Efendim, evime yakın bir orta öğretim okulu bulunuyor.

Bu okulun İstiklal Marşı okuması, ders zili müziği, milli bayramlarımızdaki eğlence stilleri oldukça garibime gidiyor. Yüce Türk Milleti’nin bir gencinin daha değerli, daha eğitici ve daha yüksek konularda genç yetiştirme hedefli eğlenceler düzenlenmelidir!

Amaç; bilgili, görgülü, interaktif, eğlenmesini bilen, eğlenirken hayatı ve bilgiyi alabilen, milli bayramların ne anlama geldiğini anlayan, idrak eden irfan sahibi olan gençler bu ülkenin en büyük ihtiyacıdır! Gençler özgürlüğün ne anlam taşıdığını, hiçbir esaretin ve ideolojinin kabul edilemeyeceğini anlamalıdır!

Atatürk’ün bastırdığı paraya “bozkurt” resmini niçin koydurduğunu gençlerimizin idrak etmesi lazımdır. Bozkurt, asla ve kat’a esirliği kabul etmeyen yüce Türk milletinin sembolüdür.

Bizim gelecek nesillerimizin de Cemil Meriç’in “deli gömleği” dediği bir izm’ler köleliği veya siyasi parti görüşleri ile Sartre’nin duvarına dayanmak gibi bir önyargı ve sorgulama yeteneğini kaybederek karanlıklarda kalmasınlar!

19 Mayıs Atatürk’ü anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları garip, amaçsız eğlenceye dönüşmüş, gidip izlediğim haliyle!

Kompozisyon aynen şöyle: Hoparlörlerden yüksek sesli müzik yayınlanıyor. Müzik, marşlar, oyun havaları, arabesk, hafif müzik; ortaya karışık! Öğretmenlerimiz grup grup sohbet ediyorlar, kimisi elinde telefonla oynuyor, bir öğretmenimiz okulun yan tarafında yüksek sesle birisiyle tartışıyor ki yirmi dakika sürdü, öğrencilerimiz ise kendi aralarında oynuyor, bazıları gölgeye sığınmış ne olduğunu anlamaya çalışıyor; ortak görüş ise bence bir bitse de gitsek! Veliler ise bir şey görüp, çocuklarının bu işteki rollerini anlamaya çalışıyorlar!

Bir işi gösteriş ve baştan savmak için yapmak ve içini boş tutmak istersen bu yapılan son derece uygun bir iştir!      

Ne yapılabilirdi?

1-      Gregory Petrov’un İdeal Öğretmen ve Beyaz Zambaklar Ülkesi ile Salman Khan’ın Dünya Okulu kitaplarını defalarca bakanlarımızın, öğretmenlerimizin, velilerimizin okuması, anlaması gerekir!

2-      Okullarda düzenlenen eğlencelerde; öğrencilerimizin, bilgi, görgü ve deneyimlerinin artması hedeflenmelidir!

3-      Gördükleri, yaşadıkları, okudukları her şeyin manasını anlamaları, manalar üzerinde düşünmeyi öğrenmeyi ve kendi fikirlerini oluşturmaları gerekir! Yoksa dan, dun!

4-      Eğlencelerde, bilgi yarışmaları, güzel Türkçemizi kullanma egzersizleri, kitap okuma alışkanlığı kazandıracak interaktif çalışmalar, okuduğunu anlayabilme yarışmaları, spor yapmaya alıştırmak için eğlenceli eğitimleri yarışmalar şeklinde sunmak faydalı ve anlamlı kutlamalar olabilir!

5-      Müzik niçin CD’den verilir; anlamak mümkün değildir. Neden çocuklarımız kendileri söylemiyorlar ki? Niçin bir müzik aleti çalması yönünde teşvik edilmezler?

6-      Neden İstiklal Marşımız hoparlörden okunur, niçin öğrencilerimizin göğüslerini kabartarak, yüksek sesle okutulmaz?