“Günlerce aç kaldım, düşündüm, anladım ki düşünmek için bilgi gerekir”! Bu söz Konfüçyüs’e ait. Bu söz ile Konfüçyüs bilgiyi kutsallaştırıyor.
Bilgi vazgeçilmezdir. Bilgi hayatın kutsal kaynağıdır!
Ülkenin saadeti bilgili insanların çokluğu ve iktidar olmasına bağlıdır, bilgili insanlar ülkenin refah seviyesini yükseltir ve risk bilgili insanların yönetimiyle minimaldir. Gelişen ülkeler bu yüzden vatandaşlarının eğitimi, bilgi düzeyinin yükselmesi için büyük efor sarfederler.
“İlim Çin’de de olsa alınız” diyor Hz. Muhammed!
Bilgi gerçekten kutsal. Eğer dünyada yaşıyorsak, bilgili olmak zorundayız. Eğer hayatta rahat etmek istiyorsak bilgili olmak zorundayız. Eğer hayatta risksiz yaşamak istiyorsak bilgili olmak zorundayız. Eğer hayatta ve vatanımızda kalıcı olmak istiyorsak bilgili olmak zorundayız!
Ülkeler akıl, bilgi ve adaletle yönetilir. Bu büyük bir bilgidir. Bu bilgi kulak ardı edilemez ve hayat kaynağımızın odak noktasına koymamız gerekir!
Ülkemizde yaşanan gelişmeleri okuyabilmemiz, siyasi taraftarlık, siyasi partiye girerek, cemaatlerin, dini liderlerin gözüyle, kulaktan dolma bilgilerle, bizim ailemiz atamız, parti liderimiz veya babamız şöyle derdi gibi bilgilerin kıymeti yoktur. Hele ki sosyoloji ve tarihin tekerrür etme huyunu bilmeden, emperyalist ülkelerin tarihi plan, proje ve yok edip yutma huy ve hırslarını anlamadan, karşı hedefler belirleyip yaşama sokmadan bu vatan toprağında mutlu yaşayamayız! Yaşatmazlar!
Toplum bilincinin oluşması gerekir. Toplumun bilinçli bir toplum olmasının ilk şartı bireysel olarak bilgili olmak, deliler gibi okumak, okuduğunu çok iyi anlamak, anladığını düşünmek ve vatanını ölesiye sevmektir. Vatanını sevmek, vatanını kendinden bile kıskanmak, korumak düşüncesini en üst düzeye getirmek gerekir.
Günümüzde vatanımızda yaşanan olumsuz ve riskli ve başka ülkelerde emsaline rastlanamayan gelişmelerden haberdar olan vatandaşların oranı nedir; diye düşünüyorum, sonuç hiçbir akla mantığa uymuyor.
Gelişmiş ülkelerin hiç birisinde yapamayacağınız her şeyi Türkiye’de yapabilmenin vebali bu ülkeyi sevme bilincinden yoksun insanlarımızın üzerinedir. Bunları kabul etmelerinin sebebi ise bilgi eksikliği veya bilgi denen şeyin hiç gelişmemiş olması veya şahsi yüksek menfaat getirileridir!
“Türk Milleti zekidir” diyen Atatürk’tür. Türk Milleti’ni büyük ve kutsal gören Atatürk’tür! Atatürk Türk Milletini zeki, bilgili ve akıllı, özgür, özgür iradeli ve çağdaş olarak görmek istemiştir. Hedefimiz böyle olmalıdır. Önce bilgi; okumak, düşünmek! Tehlikeler ancak böyle görülebilir, anlaşılabilir!