Tohumcu açıklamasında şöyle konuştu:
“Tüm Türkiye’yi yasa boğan bu patlama ülkemizi derinden sarsmıştır. Öncelikle elim kazada yaşamını yitiren madencilerimize Allah`tan rahmet, acılı ailelerine, yakınlarına ve madencilik camiasına sabırlar diliyoruz. Soma ilçesindeki maden ocağında yaşanan patlama ile Türkiye çok sayıda evladını kaybetmiştir. İdari ve adli yönden tabi ki soruşturmalar başlatılacaktır. Acaba tahkikatlar Milletimizin aklında da bu faciayla ilgili soru işaretlerine tam manasıyla cevap verilebilecek midir? Peki bu zihni kurcalayan üzüntüyü katlayan sorular nelerdir! Maden işletmeciliğinin yetersiz, donanımsız ve deneyimsiz kişi veya kuruluşlarca mı yapılmaktadır yoksa deneyimli işin ehilleri tarafından mı madenler işletilmektedir? 4857 Sayılı İş Yasası`yla birlikte yürürlüğe giren iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı tam manasıyla yerini bulmuş mudur yoksa iş sağlığı ve güvenliği hususunda yeni düzenlemelere ihtiyaç var mıdır? Madenlerimiz dünya standartlarına göre modernize edilmiş midir? Madenlerimiz; bilim, teknik ve teknoloji ile bütünleşmiş midir? Sürekli gaz izleme sistemi madenlerimizde bulunmakta mıdır? Madencilere olası kazalara karşı alınabilecek tedbirler ve uygulaması hakkında eğitim verilmiş midir tatbikat yapılmış mıdır veya bu eğitim yönetmeliklerde yapılma zorunluluğu var mıdır irdelenmelidir? Ocaklarda patlayıcı madde kullanımında eğitimli teknik personel bulunmakta mıdır yoksa bu iş gelişi güzel mi yapılmaktadır? Ülkemizde mevcut ocaklarda sadece üretim tünelleri mi vardır yoksa ilkyardım ve tahliye istasyonlarının olmasına özen gösterilmiş midir? Maden ve Taş Ocakları ile Tünel Yapımında Alınacak İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tedbirleri Hakkında Tüzük` ile `Grizulu ve Yangına Elverişli Ocaklarda Alınması Gerekli Tedbirler Hakkında Yönetmelik` ve `Yer Altı ve Yer Üstü Maden İşletmelerinde Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği` tam manasıyla madenlerimizde uygulanmakta mıdır? Bu sorular cevabı beklemektedir. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından 2010 yılında hazırlanan `Madenlerdeki İş Kazaları `na ilişkin Rapora göre 2008 yılında işletmelerde üretilen milyon ton taş kömürü başına düşen ölüm sayısı Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK)`unda yüzde % 4. 41 iken, özel sektörde ise bu oran %11.50 dir. Dünyanın önde taş kömürü üreten ülkelerinden Çin`de ise bu oran 2008 yılında %1.27, ABD` ise % 0.02 seviyesindedir. Bu durum da madenlerimizde, özellikle özel sektör madenlerimiz de yeteri kadar önlem alınmadığını açıkça göstermektedir. Gidenleri geri getirmek maalesef mümkün olmasa da, bu istatistik ve son yaşadığımız bu elim kaza bir kez daha göstermiştir ki; Ülkemizde artık bazı şeyleri değiştirmenin çalışanın hakkı gibi çalıştırılanın da hakkının dünya moderleşmesine uygun şekilde revize edilmesiyle özellikle iş sağlığı ve güvenliği için ivedilikle yapılması gerekenlerin ele alınmasının zamanıdır. Gün bütünlük günüdür, gün acıyı paylaşma günüdür, gün dua günüdür. Ülkemizin Başı Sağ Olsun Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın.
“Tüm Türkiye’yi yasa boğan bu patlama ülkemizi derinden sarsmıştır. Öncelikle elim kazada yaşamını yitiren madencilerimize Allah`tan rahmet, acılı ailelerine, yakınlarına ve madencilik camiasına sabırlar diliyoruz. Soma ilçesindeki maden ocağında yaşanan patlama ile Türkiye çok sayıda evladını kaybetmiştir. İdari ve adli yönden tabi ki soruşturmalar başlatılacaktır. Acaba tahkikatlar Milletimizin aklında da bu faciayla ilgili soru işaretlerine tam manasıyla cevap verilebilecek midir? Peki bu zihni kurcalayan üzüntüyü katlayan sorular nelerdir! Maden işletmeciliğinin yetersiz, donanımsız ve deneyimsiz kişi veya kuruluşlarca mı yapılmaktadır yoksa deneyimli işin ehilleri tarafından mı madenler işletilmektedir? 4857 Sayılı İş Yasası`yla birlikte yürürlüğe giren iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı tam manasıyla yerini bulmuş mudur yoksa iş sağlığı ve güvenliği hususunda yeni düzenlemelere ihtiyaç var mıdır? Madenlerimiz dünya standartlarına göre modernize edilmiş midir? Madenlerimiz; bilim, teknik ve teknoloji ile bütünleşmiş midir? Sürekli gaz izleme sistemi madenlerimizde bulunmakta mıdır? Madencilere olası kazalara karşı alınabilecek tedbirler ve uygulaması hakkında eğitim verilmiş midir tatbikat yapılmış mıdır veya bu eğitim yönetmeliklerde yapılma zorunluluğu var mıdır irdelenmelidir? Ocaklarda patlayıcı madde kullanımında eğitimli teknik personel bulunmakta mıdır yoksa bu iş gelişi güzel mi yapılmaktadır? Ülkemizde mevcut ocaklarda sadece üretim tünelleri mi vardır yoksa ilkyardım ve tahliye istasyonlarının olmasına özen gösterilmiş midir? Maden ve Taş Ocakları ile Tünel Yapımında Alınacak İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tedbirleri Hakkında Tüzük` ile `Grizulu ve Yangına Elverişli Ocaklarda Alınması Gerekli Tedbirler Hakkında Yönetmelik` ve `Yer Altı ve Yer Üstü Maden İşletmelerinde Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği` tam manasıyla madenlerimizde uygulanmakta mıdır? Bu sorular cevabı beklemektedir. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından 2010 yılında hazırlanan `Madenlerdeki İş Kazaları `na ilişkin Rapora göre 2008 yılında işletmelerde üretilen milyon ton taş kömürü başına düşen ölüm sayısı Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK)`unda yüzde % 4. 41 iken, özel sektörde ise bu oran %11.50 dir. Dünyanın önde taş kömürü üreten ülkelerinden Çin`de ise bu oran 2008 yılında %1.27, ABD` ise % 0.02 seviyesindedir. Bu durum da madenlerimizde, özellikle özel sektör madenlerimiz de yeteri kadar önlem alınmadığını açıkça göstermektedir. Gidenleri geri getirmek maalesef mümkün olmasa da, bu istatistik ve son yaşadığımız bu elim kaza bir kez daha göstermiştir ki; Ülkemizde artık bazı şeyleri değiştirmenin çalışanın hakkı gibi çalıştırılanın da hakkının dünya moderleşmesine uygun şekilde revize edilmesiyle özellikle iş sağlığı ve güvenliği için ivedilikle yapılması gerekenlerin ele alınmasının zamanıdır. Gün bütünlük günüdür, gün acıyı paylaşma günüdür, gün dua günüdür. Ülkemizin Başı Sağ Olsun Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın.
Editör
Son Güncelleme: 16.05.2014 09:43
