THY’nin hoş bir reklam ve sloganını hatırlatmayla; “Türkiye'de uçmadığımız tek bir yer kalsa, dünyada en çok noktaya uçmuşuz ne fayda" izleyicilerden gerçekten tam not almıştı.
Reklamdaki gibi olmuyor da değil… Yeni hava alanları, limanları... Derken toplumun hemen her kesiminden gencimiz, yaşlımız, öğrencimiz, askerimiz bütçe imkanları dahilinde uçabildiği yere uçuyor…
Ancak ne var ki, meydanlardaki yer ve uçaklardaki hizmetler  bu gelişmenin çok gerisinde...
 26 Ocak Pazartesi… Yer Erzurum Havalimanı… Saat 14.30…
Yüzlerce aile arasında biz de varız.. Annemizi ve diğer yakınlarımızı uğurluyoruz Ümre’ye…
Yolcu salonu hayli kalabalık… Kayseri’den gelecek Atlasjet’e ait uçak buradaki iki kafileyi alıp Cidde’ye uçacaktı.
Kar yağışı yüzünden uçağın Trabzon’a indiğini öğrendik ve beklemeye başladık. Ancak ne bir anons ne açıklama… Dakikalar değil, saatler geçiyordu. Uçuş panosunda ara sıra bir saat sonra, iki saat sonra gibi rakamlar düşüyordu. Kadınlar, yaşlı ya da çocuklar, yüzün üzerinde Ümre yolcusu ve yüzlerce yakınları adeta bitap düştü…
Hala tek bir anons yok…
Hava şartları , doğru... Dışarıda kar yağıyor… Ama bu nispette bir kar yağışı ortamında uçaklar Erzurum’a rahatlıkla inebiliyordu. Derken THY’nin uçakları inmeye başladı saatinde Erzurum’a… Bizim uçaktan hala haber yoktu. Ne bir anons, ne danışmadakilerin bilgisi vardı bu durumdan.
Dolandırıldığımız şüphesiyle, Ümre şirketinin yetkilisine ulaştım… Cevap net değildi…
Salonda tansiyon iyice yükseldi… Erzurumlu bir amcanın, yer hizmetleri yetkilisine “Ula beni bülisen… Ben sinirli bir adamam… Eğer dediğin bu saatte de gelmezse uçak, o gözünün üstüne bir dümsük ataram, görürsen günün!”deki saat 23.30 verilmişti…
Uzatmayalım, bizimkiler o gece 01.30’da uçtular…
Bu detayı şunun için verdim; Atlasjet’in Erzurum havalimanında bürosu yokmuş… Olabilir… Ancak acentelerle nasıl bir sözleşme yapılıyor, bu durumun cezasını neden vatandaş çekiyor, hayli merak konusu…
Örneğin limanda anonslar parayla mı yapılıyor?
11 saat salonda bekleyen yolcu, iki tabak yemeği 50 TL’ye yemesi de cabası...
Bu arada, geçiş güvenlik kontrolünden asli göreve alınan polisleri de çok kibar buldum gecenin ilerleyen saatlerinde…
Bu görevi yapan hâlihazırdaki özel güvenlik ekipleri ise, sadece Erzurum’da değil karşılaştığım diğer pek çok havaalanı ve limandakiler özel bir eğitime tabii tutulmaları gerektiği kanısındayım.
İlgililer bir çalışma yapsınlar, eksiklik ve aksaklıkları rahatlıkla belirleyip tedbirlerini alacaklardır; Personelde, salonlardaki aydınlatma, satış bankoları, yiyecek içecek satış noktaları ve hizmetlerinde, anons sistemlerinden, tuvaletlerdeki pislik ve musluklara kadar…
Bu yazıda bardağı taşıran damla önceki gün Ankara’da yaşadıklarımdı...
Erzurum’da da bu rahatlığı sağlayan Mehmet Sekmen’e teşekkürle, Ankara Büyükşehir’in son bir hamle ile getirdiği konforlu otobüsle Esenboğa’ya geldim erkenden…
Mülki idare ve adli makamlara şikâyetle sirayet etmiş acı bir tecrübeyle hatırlatmak isterim..
Yakın bir tarihte HAVAŞ’la Esenboğa’ya gelirken, limana girişte otobüsümüz durdurulmuş, yaklaşık 50 kişinin kimlik kartları toplanmış, GBT sorgulamasından sonra limana varabilmiştik ama yolcuların büyük çoğunluğu uçuşa alınmamıştı.  Gerekli yerlere şikâyetlerimizi yapmış, sonra tıpış tıpış bilet fark para cezaları ödeyerek kimimiz Trabzon’a kimimiz Gaziantep ya da Urfa’ya uçmuştuk gecenin sonraki saatlerinde.
Halbu ki o gece yanımızdan otomobiller, kamyonetler bile geçerken biz otobüsle durdurulmuş maalesef yaklaşık 40 dakika bekletilmiştik. Bunun kasıtlı ve organize yapıldığı iddiasıyla biz de takipçisi olduk. Bu oluşumla aynı yerde birkaç ay sonra yine karşılaştım ama bu kez kendime opsiyonlu zaman ayırmış, bağırıp çağıran diğer yolculara acıyla gülmüştüm…
Neyse ki bu durum şimdilik kalkmış…
Şimdi gözlemlediğim, havaalanları ve limanlarında verilen hizmetlerde sınıfta kalındığı, olumsuz hava koşullarında TAV’ın bocalaması ve yolcuların kaderleriyle baş başa bırakılması. “Uçuşlar iptal, ne haliniz varsa görün” savsaklamaları...
Sözleşmelere uyulmuyor, vatandaş cılız anonslarla belirsiz ertelemelerle ya saatlerce bekletiliyor ya uçağa alındıktan bir süre sonra indiriliyor ya da, “Biletlerinizi iptal edin!” “Gidin ne yaparsanız yapın!” misali...
Bu arada, Esenboğa ve Atatürk havalimanlarında yıllardır uygulanan bir durumu da ayrıca dikkat çekmek isterim... Erzurum ve bu bölgeye yönlendirilen uçaklar berbat ve rüküş... Bu yörenin yolcularının yönlendirildiği çıkış kapıları da, körüklü yollarda pislik içerisinde...
THY’nin dünya markası olmasına gurur duyarız ama Anadolu insanına reva görülen şu sonradan oluşturma jet ve şirketlerin mevcut durumları sözleşme şartları acil gözden geçirilmeli, yer hizmetlerinin de aynı şekilde iyileştirilmesi gerekiyor.
Bir de şu online bilet satış ortamında yaşanan üçkağıtçılıklardan sanmayın ki bu milletin haberi yok...
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.