Bu da yeni moda oldu galiba!
Öyle görünüyor ki; evde kala kala örfü, adeti ve töreyi de tankolaştırdık!
Son günlerde akım haline geldi ve sosyal medyada da herkes tarafından paylaşılmaya başlandı…
Hani “Ben Erzurum’da yaşıyorum…” diye başlayan o meşhur mesaj var ya, o işte!
Deniliyor ki:
İhtiyacı olan utanıp sıkılmadan bana ulaşsın da… Ben hiçbir şey yapamasam bile en azından bir yemeğimi paylaşırım da… Falan da filan…
Bak, bak, bak!
Sanırsınız çevrelerinde ihtiyaç sahibi insan kalmamış da, sosyal medyadan yoksul avına çıkmış beyzadeler!
Tüh size be!
Kalıbınıza tüh ki, hem de ne tüh!
*
Bizde töre bu mudur?
Bizde yardımlaşma ve hayırseverlik böyle mi yapılıyor?
Bu kimin adetidir?
Bu nasıl bir yol ve yöntemdir?
Söyler misiniz, sosyal medyada “yoksul arama” hangi aklın ürünüdür Allah aşkına?
Bu nedir, biliyor musunuz?
Vicdanını sözde rahatlatmak isteyenler için sadece bir mastürbasyon yöntemidir…
Evet, evet…
Kopyala mesajı, yapıştır sosyal medya hesabına ve böylece mesuliyetten kurtuluver gitsin, öyle mi?
Sonra da kalk ve de ki:
“Aramadılar napiyim!”
Aramazlar tabi…
Sen böyle ihale ilanına çıkar gibi fakir-fukara arayışına girersen; bırak ötesini-berisini, burnunun dibinde olanlar bile aramaz seni elbette…
*
Yapmayın!
Etmeyin!
Yabancı bir metinden çeviri olduğu tercümesinden bile rahatlıkla anlaşılabilen bu mesajı paylaşmayın artık sosyal medya hesaplarınızda!
Yardım mı yapacaksınız?
İşe önce kendi çevrenizden, akrabalarınızdan, eşinizden ve dostunuzdan başlayın! Varsa onlar arasında gerçekten yardıma ihtiyaç duyanlar, elinizi evvela onlara uzatın!
Yok mu?
Komşularınıza bakın!
Onlar arasında da mı yok?
O halde eli-ayağı düzgün yardım kuruluşları var, aşevleri var, o da olmadı devletin Kızılay’ı var, bağış hesapları var… Yani illa yardımda bulunacaksanız eğer; gördüğünüz gibi bunun hem de onlarca çeşit yolu var…
Bize yakışan da budur…
Kuşkusuz bizi “biz” yapacak olan da…
Sosyal medyaya gelince…
Biliniz ki oradayken biz “biz” değiliz!
