Bu yıl havaların maşallahı var!
Geçtiğimiz sene bu zamanlar termometreler sıfırın altında 20’leri, 25’leri gösterirken, bu yıl gün ortasında sıfırın üstünü görmek bile nasip oldu yani…
Tamam, bu aylarda yağışın olması tabiat için elbette çok büyük bir gereklilik, fakat hayat pahalılığı öyle bir noktaya getirdi ki bizleri, donmadan geride bıraktığımız her günü bile artık nimetten saymaya başladık…
Öyle ama!
Elektrik ve doğalgaza yapılan zamlar ortada; bereket havalar sıcak gidiyor da, ısınma masrafları öyle çok da dikkat çekmiyor…
Bir de kafamıza şu takıldı…
Elektrik tedarikçimiz olan şirket yok mu, ARAS?
Şu sıralar meslek örgütleri, kamu kurum ve kuruluşlarıyla habire indirim protokolüdür ki, imzalıyor…
Yüzde 10 indirim, 15 indirim, falan filan…
Ne güzel, değil mi?
Demek ki, istedikten sonra indirim de olabiliyormuş yani!
Ve yine demek ki; elektrik tarifesinin “can acıtan” bir noktaya ulaştığını bütün taraflar farketmiş olmalı ki; imzalanan her indirim protokolü, boy boy fotoğraflarla basın kuruluşlarına servis edilmeye başlanmış…
Diyoruz ki:
Bir babayiğit çıksa da, bir indirim protokolünü de vatandaşlar için imzalasa yani!
Ve dese ki: “Erzurum’da vatandaş elektriği ya da doğalgazı bundan böyle şu kadar oranda indirimle tüketecek …”
Öyle ya!
Ortada bir hakikat var; o da bu yörede yaşayan insanların ısınma giderlerinin hayli fazla ve kazançlarının da bir o kadar kısıtlı olduğudur…
Şimdi!
Bu hakikati meslek odaları ve ARAS görüyor, biliyor ve bir indirim furyasıdır ki tutturulmuş gidiyor da, bundan koskoca devlet aklının mı haberi olmuyor yani?
Ama haksız mıyız?
Her fırsatta “Osmanlı” diyoruz…
Her mecrada “Ver mehteri!” diyoruz…
“Ecdad” diyoruz…
“Cihan İmparatorluğu” diyoruz…
Osmanlı’daki hak, hukuk ve adaletten bahsediyoruz…
Ama köklerimizin bağlı olduğu o şanlı medeniyetin Erzurum ve çevresini çetin kış şartları dolayısıyla vergiden bile muaf tuttuğunu nedense hiç görmüyoruz!
Demek ki neymiş?
Osmanlı’nın sadece namını, şanını, ihtişamını ve duruşunu örnek almak yetmiyormuş…
Yani?
Yanisi şu:
Osmanlı’nın ekonomi politikalarını da akletmek gerekiyormuş!
