Dün ne oldu?

Yazdıklarımızın daha mürekkebi bile kurumadan korktuğumuz başımıza geldi…

Şöyle demiştik:

- Maazallah!.. Erzurumspor’un savunmasında görevli Aykut ve Hasan’ın başına bir iş gelse; (kart cezası, sakatlık vesaire…) takımın hali ne olacak?

Tabi bizim bu soruyu sormamızın üzerinden çok kısa bir süre geçmişti ki; Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK) kararını açıkladı…

“Hasan Hatipoğlu’na 3 resmi maç cezası!”

Hadi, buyurun buradan yakın bakalım!

Ne demektir bu?

Eğer cezada herhangi bir indirime gidilmez ise, Hasan Hatipoğlu Adanaspor ve Bursaspor maçlarında defansta olmayacak… (Resmi maç cezasının ilkini Trabzonspor maçıyla çekmiş oluyorsa eğer…)

Gelelim Aykut’a!

Tamı tamına 3 sarı kart cezası var; yani Adanaspor maçında olası bir sarı kart görürse, Bursaspor maçında o da olmayacak…

*

Belki şunu soranlar olabilir:

- İyi de, bu kadar karamsar olmanın ne âlemi var şimdi?

Cevap verelim:

Bu, kesinlikle karamsar bir bakış açısı değil; tam tersine biz buna “kuvvetli ihtimaller” diyoruz…

Peki, “B Planı” var mı?

Biri Merthan Açıl… Diğeri de büyük ihtimalle Osman Çelik…

Şimdi...

Hatırlayın bakalım!

Sezon başından beri hem bizler ve hem de taraftarlar hep bir ağızdan ne dedik?

“Stoper alın stopeeeer!”

Alındı mı?

Yok…

Neden?

Yönetim bu takımın başında sürekli dolaşan kara bulutları çabuk unuttu da, ondan…

Neden?

Aykut ve Hasan’ın birer makine olmadığı, dolayısıyla sakatlanabilecekleri yahut ceza alabilecekleri hesaba katılmadı da, ondan…

Neden?

Teknik heyet bu konuda ne düşündü ya da yönetime nasıl bir rapor sundu bilmiyoruz; ama gelinen nokta itibariyle yöneticiler Merthan Açıl’la açılım yapacağını zannetti de, ondan…

*

Hal bu iken söyleyince “söz” oluyor, söylemeyince de, “köz” oluyor içimize…

Değil mi yani?

Yönetim, bugünü kurtarmak yerine, yarını hesaba katsaydı da; savunmaya adam akıllı takviyeler yapsaydı, kıyamet mi kopardı sanki?

Kopmazdı elbette; lakin gelin görün ki, yapmadı işte…

O halde…

Oturup hep beraber şöyle dua etmek kalıyor geriye:

Allah’ım!

Sen Aykut Demir’e sabır ver, uhulet ver, suhulet ver, sükûnet ver, selamet ver!

Allah’ım!

Sen Merthan Açıl’ın ferasetini artır, basiretini artır, cesaretini artır, güç ver, kuvvet ver!

Güldünüz, öyle değil mi?

Öyleyse dün kurduğumuz o cümleyi, bugün bir kez daha kuralım:

Gülümseyin, çekiyoruz!

Zira…

Korktuğumuz başımıza gelir de, karşımıza hüsran dolu bir fotoğraf çıkarsa şayet; bilinsin ki her karesinden en az Erkan Sözeri ve oyuncu grubu kadar, Hüseyin Üneş ve yönetimi de sorumlu olacaktır…

İki kere iki, eşittir dört!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.