Tarih bir coğrafyanın, bir ülkenin bir şehrin veya bir mahallenin hafızası, onu geleceğe götüren vasıtasıdır. Erzurum kadim şehir olduğu gibi mahalleleri o kadar kadimdir. Karaköse mahallesi asırlara varan bir maziye sahiptir. Dış surların Kuzey –Batı kenarında yer alan ve batı tarafı surlarla bitişik olan mahallenin Osmanlı kayıtlarına göre 17 yüzyıldan itibaren resmi defterlere geçmiş ve günümüze kadar gelmiştir.
Sultaniye Medresesi:
Erzurum asıl eserini 1911 yılında kaybetmiş İlhanlı eseri olan "Sultaniye Medresesinin"  yıkımına tanıklık etmiştir. Bir Vakıf eser olan medrese ne yazık ki Osmanlının son döneminde bütün akarlarını kaybetmiş müderrisleri, öğrencileri ve zengin kütüphanesini kaybederek harabe haline gelmiş, devrin valisi tarafından kalan kısmı yıktırılmış böylece Yakutiye Medresesinin iki katı büyüklüğünde olan Sultaniye medresesi kayıtlardan silinmiştir.
Sultaniye medresesi; Kümbeti, 17 odası geniş iç avlusu ile 1310 yılından 1911 yılına kadar sadece Erzurum'a değil bölgesine kucak açmış ve nice ilim erbaplarının yetişme ocağı olmuştur. Bu medresenin PTT bölge Müdürlüğü binasından başlayıp bugünkü Yakutiye müftülük binasından Lala Paşa camiine doğru uzanan yer idi.
Gacıroğlu Medresesi ve Cumhuriyetin İlk Kuran Kursu:
Karaköse Camiinin yanında 18. Yüzyılda yaptırılan Gacıroğlu Medresesi Cumhuriyetle birlikte Vakıflar genel müdürlüğüne verilmiş, akabinde Diyanet İşleri Başkanlığının ülke çapında 9 Daru'l Huffaz(Kuran Kursu)ın açılması kararını alınca Erzurum Müftülüğü Müderris Sakıp Efendinin(Danışman) yöneticiliğinde Hafız Mektebini bu medresede başlatmıştı. Hafız Mektebinin ikinci hocası da Hüseyin Efendi(Esengün) olup uzun yıllar bir dönem Erzurum'a damga vuran hafızları burada yetiştirdiler. Ancak gecen zaman içinde bu ilim ve irfan yeri olan medresede yıkılmış yok olmuş sadece adı dillerde kalmıştır.
Dış Kale Surlarından Kalan Parça:

1965’lere kadar dış surların kuleleri mevcudiyetini korurken  ne yazık ki yeni imar çalışmaları, kuleleri yerle bir etmiş onların yerlerine beton binalar dikilmiş, sadece çok küçük bir kalıntı kalmıştır.Bu kalıntıya sahip çıkan olmaz ise  bir kaç yıla orası da yok olup gidecektir.
Erzurum'un En Eski Mektebi(Lala Paşa Mektebi):
 Bu yetmezmiş gibi 1984 yılında dönemin belediye Başkanının emriyle 16 yüzyıldan kalma Lala Paşa caminin batı yanındaki şehrin en eski mektebi olan "Lala Paşa Mektebinin" ayakta kalan bölümü de bir gecede yok edilmiş bir tarih katliamı yapılmıştı.
Yardım Sevenler Hamamı:
Şimdilerde yeri iş merkezliği yapan ve Yakutiye Medresesinin doğusunda ye alan 2 katlı binanın yeri yardım sevenler hamamı idi. Bu bu hamamda kesme taşlardan yapılmış yıllarca Erzurumluya hizmet vermiş güzel bir tarihi anıttı. Ne yazık ki bu hamamda yıkımdan nasibini almış ve yok edilmiştir.
Ülkü Ocakları:
Binanın alt katı 1970-1985 yılları arasında ismini İstanbul'daki mağazadan alan Mahmut Paşa mağazası olarak ticari faaliyetini sürdürürken üst katı 1970-1980 arasında Erzurum Ülkü ocaklarına ev sahipliği yapmış şehrin sosyal, kültürel yapısına etki ederek bir fikrin bölgede, şehirde neşet etmesine sebep olmuştu. Binlerce insan bu ocaktan kana kana fikir sularını içmiş, gün gelmiş acıları, gün gelmiş sevinçleri paylaşmış idealist insanlara mekan olmuştu.
Horozcular Kahvesi:
Binanın doğu tarafı da bir dönemlerin horozcularına mekanlık etmişti. Horozcular kahvesi olarak özellikle 1970-1990 yılları arasında kendisine yer etmiş bugünlerde pek sevilmeyen fakat o yıllarda onlarca meraklısı olan horoz dövüşlerinin ringi olmuştu. Nice renkli sima Cumartesi, Pazar günleri bu kahvehaneyi doldurur, kurulan dövüş ringinin etrafında oturarak horoz dövüşlerini acımasızca seyir ederlerdi.
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.