Beşincisi 30 Ekim 2013 tarihinde yapılan İzmir İktisat Kongresinin önemini anlatabilmek için tarihsel süreci kısaca hatırlayacak olursak;
23 Nisan 1920'de Büyük Millet Meclisi'nin Ankara'da açılmış;
Yeni Ankara Hükûmeti girdiği savaşlardan zaferle ayrılmış;
11 Ekim 1922'de Mudanya Mütarekesi imzalanarak Kurtuluş Savaşı'nın sonucuna yaklaşılmıştır.
Büyük Millet Meclisi(henüz devlet kurulmadığı için Türkiye Büyük Millet Meclisi denilemiyordu), 24 Temmuz 1923'teki Lozan Antlaşması neticesinde yeni hükûmeti uluslararası alana taşıyarak 29 Ekim 1923'te cumhuriyetin ilan etmiş ve "Türkiye Cumhuriyeti Devletini" tarih defterine resmen kaydetmiştir.
Bu gelişmeler elbette siyasi olaylardan meydana gelmektedir. Ancak dönemin siyasi ve askeri mücadele içinde olan Türk kurmayları kurulacak olan devletin yalnızca silah zaferi ile ayakta kalamayacağını önceden sezinleyerek ekonomik anlamda da bir kurtuluşun başlatılması için düğmeye basmışlardır.
Bunun için 29 Ekim 1923 tarihinden önce yani yeni Türk devletinin kurulmasından önce ekonomik olarak kurutuluşun sağlanabilmesine yönelik İzmir’de bir İktisat Kongresi planlamıştır.
Bu kongre, yani I. İktisat Kongresi veya genel olarak bilinen adıyla Birinci İzmir İktisat Kongresi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmadan önce gerçekleştirilen bir kongredir ve 17 Şubat 1923 ile 4 Mart 1923 tarihleri arasında toplanmıştır.
Yaklaşık 1135 kişilik bir delege ile İzmir’de yeni devletin ekonomik sorunlarının tartışıldığı bu kongre neticesinde Kurtuluş Savaşı ile kazanılan askeri zaferden sonra ekonomik bağımsızlık hedeflenmiştir.
Bu kongrenin ilk oturumunda genel itibariyle şu kararlar alınmıştır;
* Türk devleti, milli hudutları dahilinde, lekesiz bir istiklal ile, dünyanın sulh ve terakki unsurlarından biridir.
* Türk devleti halkı hakimiyetine, kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiçbir şeye feda etmez; ve milli hakimiyete müstenit olan meclis ve hükümetine daima zahirdir.
* Türk devleti halkı, tahribat yapmaz; imar eder. Bütün mesai iktisaden memleketi yükseltmek gayesine matuftur.
* Türk devleti halkı, sarf ettiği eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirir. Çok çalışır, vakitte, servette ve ithalatta israftan kaçar. Milli istihsali temin için icabında geceli gündüzlü çalışmak şiardır.
* Türk devleti halkı, servet itibari ile bir altın hazinesi üzerinde oturduğuna vakıftır. Ormanlarını evladı gibi sever, bunun için ağaç bayramları yapar ; yeniden orman yetiştirir. Madenleri kendi milli, istihsali için işletir ve servetlerini herkesten fazla tanımaya çalışır.
* Hırsızlık, yalancılık, riya ve tembellik en büyük düşmanımız; taasubdan uzak dindarene bir selabet her şeyde esasımızdır. Her zaman fa ideli yenilikleri severek alırız. Türkiye halkı mukaddesatına, topraklarına, şahıslarına ve mallarına karşı yapılan düşman fesat propagandalarından nefret eder ve daima bunlarla mücadeleyi bir vazife bilir.
* Türkler, irfan ve marifet aşığıdır. Türk, her yerde hayatını kazanabilecek şekilde yetişir; fakat her şeyden evvel memleketinin malıdır. Maarife verdiği kutsiyet dolayısıyla ( Mevlûdu şerif) Kandil günü, aynı zamanda bir kitap bayramı olarak tes'id eder.
* Birçok harpler ve zaruretten dolayı eksilen nüfusumuzun fazlalaşması ile beraber sıhhatlerimizin, hayatlarımızın korunması en birinci emelimizdir. Türk mikroptan, pis havadan, salgından ve pislikten çekinir, bol ve saf hava, bol güneş ve temizliği sever. Ecdat mirası olan binicilik, nişancılık, avcılık, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yayılmasına çalışır. Hayvanlarına da aynı dikkat ve himmeti göstermekle beraber cinslerini düzeltir ve miktarlarını çoğaltır.
* Türk, dinine, milliyetine, toprağına, hayatına ve müessesatına düşman olamayan milletlere daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhtar değildir. Ancak kendi yurduna kendi lisanına ve kanununa uymayan müesseselerle münasebette bulunmaz. Türk, ilim ve sanat yeniliklerini nerede olursa olsun doğrudan doğruya alır ve her türlü münasebette fazla mutavassıt istemez.
* Türk, açık alın ile serbestçe çalışmayı sever; işlerde inhisar istemez.
* Türkler, hangi sınıf ve meslekte olurlarsa olsunlar, candan sevişirler. Meslek, zümre itibarile el ele vererek birlikler, memleketini ve birbirlerini tanımak, anlaşmak için seyahatler ve birleşmeler yaparlar.
* Türk kadını ve kocası, çocuklarını iktisadi misaka göre yetiştirir.
Görüleceği üzere Türk aile yapısından işyeri sağlığına, egemenlik ruhundan eğitime verdiği manevi değere kadar daha bir çok karar alınmış ve gelecek nesiller için yol haritası çıkarılmaya çalışılmıştır.
Bu kongrenin aldığı genel kararlara ve günümüzde yapılan Beşinci İzmir İktisat Kongresine olan yansımalarına ise sonraki yazılarımızda devam edeceğiz. 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Selim Kurun 2013-11-05 09:50:22

hocam bilgiler için sağol ama beşincisine katıldıysanız onunda sonuçlarını isteriz...iyi haftalar dilerim