FESTİVAL SENİN NEYİNE?

“Kar ve kış” Erzurum’un kara yazısı olmaktan çıkmıştır.

30 Ocak 2012 Pazartesi 09:58
FESTİVAL SENİN NEYİNE?
“Kar ve kış” Erzurum’un kara yazısı olmaktan çıkmıştır.
“Kar ve kış” Erzurum’un “Hoca Dedesi” rahmetli Sıtkı Dursunoğlu’nun cumhuriyetimizin ilk yıllarında yazdığı “Kar” şiirinde:

“Büründü her taraf bir beyaz tüle
Bağlarda ‘sus’ dedi, baykuş bülbüle!”

ifade ettiği gibi bir hazan mevsimi değildir. Erzurum’un gülü kışın açar, bülbülü kar yağınca öter olmuştur. Yani eski “kara kışlar” yerini “kârlı kışlar”a bırakmıştır.
UNIVERSIADE 2011’in yıldönümünde yapılan Kış Sporları Festivali sosyal hayatımıza bir tadımlık haz bırakıp sona erdi.
Erzurum’da kış sporları festivali düzenlendi…
Şehrimiz üniversitenin ve diğer okulların tatil olduğu bu günlerde birkaç gün de olsa bir renklilik, canlılık yaşadı… Çok iyi oldu…
Şehirlerin sosyalleşmelerinde en önemli faaliyetlerden biridir festivaller…
Festivaller şehrin sahip olduğu kültürel ve tabii varlıkların markalaşmasına katkıda bulunduğu gibi, insanların kaynaştığı, sosyalleştiği, birbirlerini tanıdığı ve yaşadıkları şehre mensubiyetlerini perçinledikleri şehir bayramlarıdır.
Şehir bayramları, şehirde yaşayan insanların katılımıyla gerçek anlamda bayram olur, şen olur…
İnsansız bayramlar, yani sadece bürokrasinin katıldığı, okullardan öğrencilerin alelacele getirildiği, şehrin dinamiklerinin katılmaya tenezzül etmediği bayramlar yavan olur, garip olur.
Festivale şehrimizin yerel yönetimleri ve kurumları tüm iyi niyetiyle çalıştılar. Festival fukarası şehrimizde yapılan organizasyon kimisini çok mutlu etti, kimi olaya siyasî yaklaştı, kimi yılların verdiği miskinlikle umursamaz oldu… Bizim gibi şehrimizdeki her etkinlikten büyük bir heyecan duyan ve şehrimiz için en iyisini arzulayan insanların da elbette birkaç tespiti ve söyleyecek sözü olacaktı. Tespitlerimiz ve söyleyeceklerimiz şehrimizin daha iyiye lâyık olması gerektiğine inancımızdandır.
Festivalle ilgili hiçbir toplantıya katılamadığımız için düşünce ve değerlendirmelerimiz bundan sonraki organizasyonlarda umarım dikkate alınır:
Bir defa festivalin adının “ Kış Sporları Festivali” olması yanlıştı. “Kış sporları” ifadesi festivalin alanını ve katılımını sınırlayan bir isim. Festivalin içeriği ne olursa olsun. “Kış Sporları” ifadesi, sporla ilgilisi olmayan zaten çekingen halkı festivale mesafeli durmaya itmiş olabilir. Doğrusu, geçmişte olduğu gibi “Kar Festivali” veya “Kış Festivali” olmalıydı… Kar ve Kış sözcüklerinin kış sporlarını da içine alan kuşatıcı anlamları var.
Bu şehir artık sadece “İYİ NİYET” ile tatmin olmayı aşmalıdır.
“Birbirimizi motive edelim”, “şevkimizi kırmayalım”, “olumsuzlamayalım” gibi ifadeler doğru zamanda ve yerde kullanılmadığı zaman, gelişmenin ve ilerlemenin önündeki en büyük engeller olurlar. Ergen bir insan gibi şehrimiz, en kaba bir işte bile pohpohlanmayı beklerken, idare-i maslahattan yapılan işlerden tatmin olur hale gelmiştir. Hâlbuki medeniyet ayrıntılarda saklıdır. Gelişmiş toplumlarda yapılan işe değil, işin tüm detaylarıyla mükemmelliğine, ergonomisine, neticelerine bakılır. Evet, bu festival sayın valimizin dediği gibi büyük bir dinamiği harekete geçiren ilk hareket gibidir. Bizim takıldığımız nokta, geleceğe dair endişemiz şudur; her seferinde ilk harekette kalmayalım.
Festival’in kortej yürüyüşüne de katıldım, 3000’lik buz hokeyi salonundaki gösterilere de… Gördüğüm o ki, festival halkın gündeminde fazla yer tutmamış. Ne kortejde ne salonda halkı gördüm. Burada problemi iki nedende arayabiliriz: Ya organizasyon ve programlarıyla festivalin tanıtımı iyi yapılamadı, ya da eğlenmeyi bilmeyen, şehrine mensubiyet duygusu körelmiş miskin bir halkımız var. İki nedenden ikincisine daha çok bağlıyorum halkın ilgisizliğini…
Festival fukarası bir şehirde bir festivalin kortej yürüyüşündeki kalabalık, Havuzbaşı’ndaki havuzun yarısını doldurmuyorsa; o şehrin halkında sosyal hayata katılma, sosyalleşme, bir araya gelme konularında problem var demektir. Cuma akşamı 3000’lik buz hokeyi salonunda salona geldiği halde, dışarıdaki bedava çay ve gofreti; saha içerisindeki genç ve çocuk sporcuların gösterilerine, Cumhur Seval’in skeçlerine, şehrimizin değerli sanatçıları Nurullah Akçayır ve İbrahim Erkal’in konserlerine ve hepsinden önemlisi Azerbaycan’dan gelen 56. Eurovision Şarkı Yarışması’nın birincisi Eldar&Nigar ikilisinden Nigar’ın sahne almasına tercih etmişlerdir. Nigar maalesef boş salona şarkılarını söyledi.
Salona gelen halkın salon içine ilgisizliğini gösteriler sırasındaki yanlış ışık organizasyonuna da bağlayabiliriz. Sevdiği sanatçıyı görmekte sıkıntı çekeceği kadar loş ışıklar yüzünden sahneye çıkan ne folklor ekipleri, ne sanatçılar, ne sporcular izleyenler tarafından keyifle izlenebildi. Sahne daha ışık olmalıydı. Tamam, ışık gösterisi de olmalıydı; ama bu söylediklerimi bir düşünsün sayın organizatörler…
Yaklaşık 400 bin merkez nüfusu olan Erzurum nerede?
3000 kişilik salon dolmadı… Yılda kaç defa Erzurum’da festival veya benzeri etkinlik yapılıyor?
Açıkçası salona çocuklarımla giderken salonda karşılaşacağım muhtemel izdihamda neler yapacağımı zihnimde geçirmekteydim. Salona yarım saat geç gitmeme rağmen salonun -bırakın izdihamı- VIP tribünlerinin de boş olduğunu görünce izdihamla karşılaşmadığıma, salonun boş oluşuna çok üzüldüm. Salona gelenlerin en az yarısı da -dediğim gibi- bedava çay ve gofret sırasından salonun içiyle, gösterilerle ilgilenmediler.
Salondakiler de görmeye gelmişler, eğlenmeye değil. İzlemeye gelmişler, heyecansız, duygusuz…
Sayın Başbakanımızın, Bakanımızın ve valimizin Erzurum için çırpınmasına bak, bir de Erzurum’u sahiplenmeyi kimselere bırakmayanların tutum ve davranışlarına bak! El insaf…
Şehrin burnu havada yerel zenginleri(!) neredeydi?
Üniversite kampüsünde yaşayan ve şehrin organizasyonlarına tenezzül etmeyen elit güruh(!) nerede?
Tüketerek statü kazanmaya çalışan lümpenler nerede?
Sahi Erzurum’un her mahallesinde bilmem kaç evi, salonu olan cemaatler neredeydi?
Erzurum sevdası, yerel ve ulusal kaynakları kendi grubu için kullanıp kurutmakla olmuyor.
Kendin için değil, şehir için ne yaptın? Yetiştirdiğin insanlar Erzurum için ne yaptı?
Hemen kızmayın! Erzurum o kadar da büyük şehir değil… Herkes herkesi tanıyor…
Meselâ Türkçe Olimpiyatları’nda yaşanan izdihamın ve katılımın ne kadarı, şehrin umumî meselelerinde görülüyor?
Neden kendi organizasyonlarına şehrin en ücra mahallelerinden insanları bir talimatla getirenler; şehri, resmî organizasyonlarda yalnız bırakıyorlar?
Hadi diğer sivil toplum örgütleri ve dinamikler, sizin için “öteki”, anladık da…
Erzurum valiliği, resmi kurumlar, yani devlet, yani Erzurum şehri, yani tüm şehrin kenetlenmesi gerektiği resmî organizasyonlar da sizin için “öteki” mi? Devlet sizin organizasyonlarınıza duyarsız kalmıyor da siz neden devletin organizasyonlarına tenezzül etmiyorsunuz?
Lütfen bir açıklama… Hani hoşgörü ve diyalog?
Erzurum değişmemeye direniyor. Maalesef bundan 40 yıl önceki Erzurum’da daha dinamik bir sosyal ve ekonomik hayat vardı.
Erzurum neyi muhafaza ettiğini, neyi muhafaza edemediğini bilmiyor, neyi muhafaza etmesi gerektiğini de…
Her organizasyonda eksiklikler, hatalar, yanlışlar olur; ancak halkın ve sivil dinamiklerin şehirlerine ve şehrin meselelerine yabancı kalmaları kabul edilecek bir durum değildir.
Evet, “söz var halk içinde; söz var hulk içinde!”
Halk içinde söylenen sözler maalesef yalama yaptı, vurgusunu yitirdi…
Erzurum’un ekonomisi, kalkınması, zihinsel ve sosyal gelişimi için çok önemli olan bu festivaller, gelecek yıllarda sadece yerel dinamiklerle değil, Koç gibi, Sabancı gibi ulusal ve uluslararası güçlerin de katılımı sağlanarak yapılmalıdır.
Bu vesileyle tüm zorluklara rağmen, yapılan “Erzurum Kış Sporları Festivali”nde emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz…

Editör

Son Güncelleme: 31.01.2012 11:07
Anahtar Kelimeler:
FESTİVAL SENİN NEYİNE?
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.