Belediyelere çağrı.. Yaşam alanları oluşturulmalı

Baharın gelmesiyle birlikte özellikle açık alanlardaki kalabalıklar sizin de dikkatinizi çekmiştir. Neredeyse 9 ayını karda kışta, yağmur çamurda geçiren insanımız, doğaldır ki küçük bir güneş parıltısı görsün, kendini atıveriyor hemen dışarı.

05 Mayıs 2013 Pazar 22:19
Belediyelere çağrı.. Yaşam alanları oluşturulmalı
Piknik alanları, yeşil ve ağaçlıklı bölgeler, apartman önleri, parklar, masa ve sandalyeleri kapı önüne bırakılmış kahvehane ve pastaneler, cadde ve sokaklar.. her yer çoluk çocuk, erkek kadın tıka basa insan kaynıyor.
Bu bölgede yaşayan kültürleri analiz ettiğinizde daha çok iç mekana özgü kültürel olguların yoğunlukta olduğunu görürsünüz. Bir Akdeniz, Ege veya Marmara kadar dışa dönük kültürel kodlar yoktur buralarda. Bunun doğrudan  iklimle ilişkili olduğunu, dahası her yerdeki yaşam kültürünü oluşturan ana unsurun iklim olduğunu söylemekte bir beis yoktur sanırım.
Bu bölgenin iklimi de kar, kış, boran… Pek bilmez buraların insanı dışa dönük yaşamayı. Bir yazımda daha belirtmiştim, bizler kollarımız açık yaşayamayız, bizler büzüşük yaşamaya alışmışızdır. İklim büzüşük yaşamaya mecbur bırakmıştır. Vücut formumuzdan ses tonumuza varıncaya kadar içe dönüğüzdür. Kasılırız ve öyle yaşarız.
Pek bilmez buraların insanı dışa dönük yaşamayı, dedik ama, güneşi gördü de mi kanı kıpır kıpır eden o ışıltıların sıcaklığına bırakıverir kendini. Her yerin insanı gibi. 
İnsanın doğasında olan bir itkidir bu; güneş insanı ışığına çeker. 
Çeker de, bu bölgenin insanı dışarı çıkıp ne yapar, ne eder.. nasıl vakit geçirir?
Dışarıda olma, dışarıda yaşama kültürü oluşmamış insanlar, güneşli havaları nasıl değerlendirir?
Özellikle hafta sonları Erzurum’a şöyle bi bakarsanız, bu soruların yanıtını hemen bulabilirsiniz.
Ya pikniğe gider aileler, ya ev veya apartman önlerinde örgü örer kadınlar ya da orası burası kırık dökük, bakımsız oyuncaklarla dolu parklarda zaman geçirir çocuklar…
Dışarıda yaşama kültürümüz yok dedik ya, bunun en bariz görüldüğü yerlerden biri, belediyelerin uğraş alanlarıdır.
Bakın Erzurum’a… ne doğru dürüst bir çocuk parkı vardır, ne eli ayağı düzgün piknik alanları, ne de sağlıklı ve modern yaşam alanları…
Oysa Batı’ya gittiğinizde durum böyle mi?
En basitinden, oraların en sıradan parkları bile, buradaki çocukların pür-neşe bütün zamanlarını geçirdikleri en şaşalı parklardan daha sağlıklı, daha işlevsel ve daha donanımlı.
Size tavsiyem, bir gün çıkın ve Erzurum’daki parkları gezin.
Bir yılın 9 ayını içeride tıkılı olarak yaşayan çocuklarımıza ne türden parkların reva görüldüğüne tanık olun.
Kadınlarımız yine öyle.. Ne bir sosyal yaşam alanları var, ne de sırtlarını güneşe verip bol bol oksijen depolayacakları bir dış mekanları…
Bırakın özel yaşam alanlarını, aileleriyle birlikte piknik yapabilecekleri mesire yerlerinden dahi mahrumlar.
Ya erkekler?
Kahvehane önleri miting alanı gibi… Başka ne diyelim.
Bu mudur, güneşli havalarda vakit geçirme yöntemi?
Dışarıda yaşama kültürü oluşmamış ya da kısıtlı yaşam alanlarına sıkıştırılmış insanlarımıza yeni ve çağdaş yaşam alanları oluşturursak, eminim ki halkımızın asık yüzü tebessümle yer değiştirecektir.
Yeter ki, güneşimizi kahvehane önlerinde, çöplük alanlarından oluşan mesire yerlerinde ya da kırık dökük parklarda zayetmeyelim.
Belediyelere büyük görev düşüyor.
Artık modern ve sağlıklı yaşam alanları istiyoruz.
Lütfen bu kentin, bu bölgenin insanını bunlardan mahrum bırakmayın.
Gezip görün, bakın ki batıda belediyeler sakinlerine hizmetlerde bulunuyorlar.

Editör

Son Güncelleme: 05.05.2013 22:20
Anahtar Kelimeler:
ErzurumBelediye
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.