Bir şehri güzel gösteren şeyler, sakinliği, işleyen trafiğindeki ahengi, temiz havası, gürültünün olmamasıdır.
Gürültü, hava kirliliği insanlarda stresi körüklüyor! Daha fazla geriliyoruz!
Hava kirliliği şehrin daha çok Gez Mahallesi, Sanayi, Kongre Caddesi, Tebrizkapı, Yunus Emre Mahallesi, Mahallebaşı’nda yoğunlaşıyor! İnsanın yürürken, genzi yanıyor, göğsü sızlıyor; yürürken akciğerlerinize kirli kömür islerinin dolduğunu hissediyorsunuz!
Hava kirliliğinin sebebi, kontrolsüz kömür kullanılması, Sanayi’de yağ ve lastiklerin yakıt olarak kullanılması! Doğalgaz kullanması gereken apartman ve işyerleri kömür kullanıyorlar!
Erzurum, işleyemeyen trafiği ile maalesef oldukça stresli görünüyor.
Araç sayısı her geçen gün sayı olarak hızla artıyor, Erzurum’un ise kalabalık semtlerinde, sokaklarda büyük bir yoğunluk oluşuyor! Sokaklarda, caddelerde iki sıralı park, trafiği felç ediyor, sokaklarda manevra yapmadan ilerleyemiyorsunuz.
Araç sahiplerinin gidecekleri yere kadar arabayla gitmek istemeleri de trafiği sıkıştıran etkenlerden birisi.
Büyük işlek merkez caddelerde yapılan çift sıralı park, yürüyen trafiğe adeta çelme takıyor. Ambulans, itfaiye, polis araçlarının bir vakaya ulaşması imkansız!
Allah saklasın bir terör veya tabii afet olsa; ana caddeler felç!
Erzurum’un ilacı TARMWAY!
Erzurum’un ilacı; Kayakyolu merkezli TELEFERİK!
Erzurum’un ilacı; METRO!
Olur’da Elektrik, Su, İnternet, GSM Halleri!
Olur’a geçtiğimiz hafta (10 – 14 Kasım 2015) tarihleri arasında yoğun bir şekilde kar yağmış!
Bütün şebekeler iptal! Olur’un dünya ile bağlantısı kesildi!
Daha sonra yağmur, fırtına ve yeniden elektrikler, operatörler kesiliyor!
Ne zaman kar-yağmur yağsa; Olur kayboluyor! Olur’un stratejik önemi ise Olur’un habersiz kalmasını veya Olur’dan haber alınamaması çok büyük risk teşkil ediyor!
Ya kaloriferlerin içinde olduğumuz kış şartlarında yanmamasını nasıl anlayabiliriz?
Kışın kalorifer olmadan ve hele evlerde soba teşkilatı da yoksa o zaman işte mahvoldunuz demektir!
Belki de hasta olanların rapor, ilaç durumlarını, ulaşım olmadığı için çalışan kesimin iş kaybının bütçesini çıkardığınızda; trafo veya şebekelerin yenilenmesi veya ciddi olarak tamiri daha ekonomik olacaktır.
Ama sorumlu yok; üstüne alınan yok, tamir eden yok! Olurlunun sesi de çıkmıyor; çünkü gerçekten çok beyefendi insanlar, devleti seven, yormak istemeyen insanlar!
İtiraz etmek de istemiyorlar!
Belki de yönetenler bu yumuşak karnı biliyorlar!
Ne zaman yağmur yağsa; utanıyorum! Bir şarkı vardı Neşe Karaböcek’in!
Olur, da utanıyor galiba; yağmur-kar yağınca; dünya ile ilgisini kesiyor!
Aslında utanacak olan sorumluluk duymayanlardır!
Duyarlılığıniz için teşekkürler bir eğitimci olarak şunu belirtmek istiyorum işte bu olumsuzluklar pırıl pırıl gençleri uzaklaştırdi çok kıymetli vatanlarından lütfen artık olur destekleyin vatanini çok sevenler ses çıkarmiyirso bu bir kabahat değildir.tekrar tekrar teşekkür ederim duyarlıliginiz için bir olurlu olarak