Bir de zamanın değerinin farkında olmayanlar var!
Nefis ve şeytanın en büyük aldatması zaman, helal ve harama karşı ve müthiş bir hatamız; şirke düşmek!
Şeytanın mücadelesi nasuh tövbesi yaptırmamak, ahrete muhatabını öyle gönderebilmek!
İnsanı, zamanının daha çok uzun olduğu yalanıyla avutuyor!
“Yarın diyen, helak oldu” buyuruyor, Hz. Peygamber (SAV)!
Beş milyon lirası olanı, elli milyonluk hırsa kaptırıyor!
Hangi babanın büyük maddi servetleri babalarından sonra çocukları tarafından artırılmış. Kavgalar edilmemiş evlatlarınca?
Bir gün ava gitmiştik, bir arkadaşımızın av köpeği vardı. Karnını doyurdu, sonra doyunca kemikleri götürüp, uzak yerlerde toprağa gömmeye başladı. Bu köpek belki de bir daha bu av yerine gelmeyecekti. O büyük bir hırsla biriktirmeğe devam etti. Hayatımın en büyük öğütlerinden birisini bana bir köpek verdi.
Hangi manevi servet kaybolmuş?
Çok enderdir ve helal mallardan söz etmiyorum elbet!
Nefsin hoşuna giden şüpheliler dâhil! Şüphelileri bir araştırmaya fırsat bulabilsek!
Onlarca televizyon kanallarındaki programlar, yüzlerce basılan dini kitaplar, cd’ler, dini mevzuları anlatan dinci veya dindarlar; günümüzde hep karşımızdalar!
Fıkıh en ince ayrıntısı ile masalara yatırılıyor!
Fetva veren, verene!
Mübarek günlerde yapılan nafile ibadetler anlatılıyor!
Mağazaların çekilişle yapmaya çalıştıkları umre kampanyaları ciddiyeti kavrayamadığımızın delili!
Bir çeşit kumar, çekiliş ve umre yan yana (!)
Fıkıh; en azından her Müslüman’ın ibadetlerini doğru yapabilmesi için farz!
Helal lokmadan, haram lokmadan, şüpheliden sakınmanın farz olduğunu unutmak ahrette kişi için bir facia!
Naim Hoca (Gölleroğlu) naklettiği bir kıssada; Hz. Musa (AS) çok düzenli bir şekilde namaz kılan bir insanı gördüğünde; “Yarabbi, ne güzel namaz kılıyor” diyor! Cenab-ı Hak; “Ya Musa, O’nun elbisesinde haram var, ne kadar ibadet etse kabul etmem” buyuruyor!
Naim Hoca bir şey daha derdi; “Dikkat et Müslüman; zaman az, yol uzun, ona göre tedarik etmek lazım”!
Haram lokmadan sakınmayan, korkmayan insanlara helal lokmayı anlatmak lazım değil mi?
Kişi kazancını sorgulamalı. Kul hakkını sorgulamalı. İster kamuda çalışanı, ister hele esnaf ve hele hele yöneticiler. Kamu malından geçinenler!
Şirk ise başlı başına en birincil bir fıkıh konusu! (ki ayrı bir yazıda değerlendireceğim)
Üç ayların içindeyiz.
Hataları düzeltmeye başkasından başlama alışkanlığımız, daha büyük bir hata yapmaktır.
Hataları kendimizde aramalı, bulmalı ve düzeltmeliyiz!
İslam emrediyor; tebligatı yani; yaparak örnek olmayı!
Şirksiz, helal lokma ve zamanımızın uzun olmadığını düşünerek bir üç aylar ve sonrasında düzelttiğimiz durumumuzu, tövbemize sadık kalmaya çalışarak devam ettirmek şüphesiz ki ne mübarek bir iştir.
Muhakkak ki; önce düzgün, şüphesiz, aldatmasız, sapmasız, hüllesiz, bilgisi Kur’an ve Sünnet’e tam tamına uygun bir itikat!
