Sevdamızı sessiz yaşayıp, fikrimizi haykırdığımız yıllar; yani, yüreğimizde kavak yelleri eserken, beynimizde fırtınaların koptuğu zamanlar!

Yani, 1980 öncesi!

Sıkıyönetimlerin sımsıkı olduğu günlerde, yeni yıla İstanbul'da merhaba demek için Ankara'dan kalkıp, Üsküdar'daki teyzemin evine konmuştum.

O gece Orhan Gencebay ilk kez TRT'de şarkılarını söylerken çoğu insan gibi beni de efkârlandırmıştı. "Hatasız kul olmaz," diye mırıldanarak, dar sokağın merdivenlerinden inmiş ve sahildeki bankların birine ellerim cebimde, başım omuzlarıma gömülü bir şekilde oturmuştum.

Ciğerlerim iki nefeslik deniz havasını taşırken, yanımda iki asker belirdi. "Gece saat on iki hemşerim, yasak," dedikten sonra kalkıp evime gitmemi söyledi!

"Hemşerim, evim çok yakın, bırak şurada beş dakika oturayım," dedim; dedim ama faydası olmadığı gibi, cevap olarak üzerime çevrilen dipçikle cevabını almış ve yasağa inat olsun, diye yaylana yaylana merdivenleri tırmanmıştım.

İşte o zaman bu "yasak" sözcüğü bana çok koymuştu!

Gerçi o yıllarda yasaklanan kitapları sakladığımız yerden çıkartarak okuduğumuz çok olmuştur; ama o geceki "yasak" benim için başka anlam taşıyordu.

Dedik ya, yüreğimizde kavak yelleri eserken,sevdamızı sessiz ve yalnız yaşadığımız ve de düşlere sığındığımız yıllardı. Beş dakikalık düş bile yasaklanmıştı.

Diyeceksiniz ki; e kardeşim, sen de gidip evinde kursaydın düşünü!

Ben de derim ki; iyi de, düş kurmanın da mekânı vardır, özgürlük düşü hücrede, sevda düşü sahilde kurulur arkadaş!

Her neyse, işte o günden sonra bu "yasak" sözcüğü beni çok düşündürdü.

Yasak, ne demektir, diye baktığımda, gördüm ki; "yasak" denilen şey, bir şeyin yapılmasına karşı konulan yasal ya da yasal olmayan engelmiş!

Anlaşılan "yasak" ikiye ayrılıyormuş.

Yasal olan, yasal olmayan!

Yasal olanların cezası var, yasal olmayanların ise yok!

Mesela; İnşaat sahasına girmek yasaktır!. Buraya park etmek yasaktır!. Çimenlere basmak yasaktır!. Camdan sarkmak yasaktır! Gibi yasakları yasal olmayan yasaklar olarak düşünebiliriz.

Peki, yasal olan, yani yasalarla yasaklanan cezalar ne olabilir!

Mesela, o yıllarda, falanca kitabın basımı ve bulundurulması- dolayısıyla okunması- yasaktı! (Eğer bu yasağı çiğnerseniz, Anayasa'nın bilmem kaçıncı maddesini öyle bir yerinize sokarlardı ki çıkarmanız çok zor olurdu.)

Mesela günümüzde, salgın yüzünden "maske takmak zorunludur," denildiğinde maske takmamak yasaktır, anlamını taşır! Yasal ya da yasal olmayan cezalar arasına giriyor galiba. Yasal olarak yasaktır, çünkü cezası var; yasal olmayan yasaktır, çünkü bu yasağı takmayan milyonlarca insan var.

Mesela, falanca kişiye hakaret etmek yasaktır, çünkü cezası var ve yasal yasaktır; filanca kişiye hakaret etmek de yasaktır; ama cezası yok! Demek ki bu da yasal olmayan yasaklardan.

"Bu alanda sigara içmek yasaktır!" Cezası var! Demek ki yasal olan yasaklardan!

Anladım ki; yasaklar, ikiye ayrıldığı gibi, kendi aralarında da ayrılıyorlar. Mantıklı yasak, mantıksız yasak; adaletli yasak, adaletsiz yasak!

Kimse kusura bakmasın, bir konuda kafam karışıyor ise, başka kafaların da karışmasını isterim.

Karışık kafamdan şunu çıkardım.

Ahlaki ve insani yönden gelişmemiş olan toplumlar, yasaklarla yönetilmeyi seviyorlar. En kötüsü de bireysel alanda kendi özgürlüğünün sınırını bilmeyenler başkalarına zarar vermekteler. Daha kötüsü de ister birey için, isterse toplum için olsun, fikrinize konulan yasal yasaklardır!

Yasal olmayan yasaklar insanın gelişme derecesini gösterirken, yasal olan mantıklı ya da mantıksız yasaların uygulanması ise adaletin açısını gösteriyor!

Yasaklar neden insanın ilgisini çeker ve üzerine gider ki!

Tamam da yasal olmayan yasaklarsız yaşamak için, önce sözde değil, özde insan olmak gerekmez mi!?

Böyle düşünmek, yasal olan yasaklardan mı olur; yoksa yasal olmayan yasaklar hanesine mi girer bilemem!

Yineleyelim.

Yasal olan yasakların uygulanması adil değilse, o yasaklar bu satırların yazarı için zibildir!

Umarım kimse bana, "yazma hemşerim yasaktır," demez!

Yoksa, yasak mı hemşerim!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.