Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün Türkiye'nin en girişimci ve yenilikçi üniversitelerini açıklaması yankı buldu.
'En girişimci ve yenilikçi üniversite endeksi' sonuçlarına göre, 50 üniversite arasında Atatürk Üniversitesi'nin 48'inci, ETÜ'nün ise hiç sıralamaya girmemesi çok tartışıldı.
Sabancı Üniversitesinin ilk, Orta Doğu Üniversitesi'nin ikinci, Bilkent'in üçüncü, İstanbul Teknik Üniversitesinin dördüncü, Boğaziçi üniversitesinin beşinci olduğu endekse, ETÜ ile aynı yıl kurulan Bursa Teknik Üniversitesi'nin Atatürk Üniversitesini de sollayarak 41'nci sıradan giriş yapması herkesi şaşırttı.
'Atatürk Üniversitesi ile ETÜ'nün neyi eksik?', 'Bursa Teknik Üniversitesinin Atatürk Üniversitesi ve ETÜ'den neyi fazla?' konuları tartışılırken, ATA Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Recep Sadeler'den bir davet aldık.
"Deneyimli bir gazeteci olarak 'Girişimcilik ve Yenilikçilik Endeksi' üzerinden yaptığınız eleştiri, bana göre toplumda ciddi bir farkındalığın oluşmasına sebep olarak hayırlı bir netice oluşturdu. Mensubu olmaktan onur duyduğum Atatürk Üniversitesi evet 60 yıllık bir üniversite, ama 2. nesil bir üniversite olarak kurulmuş ve genetiğinde teknolojik bilgi üreterek bunun patente, faydalı modele hülasa ekonomik bir değere dönüştürmeyi hedefleyen bir pratiği yok. Özellikle 2015'den sonra Teknokent ve onun altında kurulan Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) gibi ara yüzey yapıların  faaliyetleri ile birlikte bu konuda ciddi ilerlemeler sağlanmaya başlandı" diyen Prof. Dr. Sadeler'in daveti üzerine, ATA Teknokent'i görmeye gittik.
Kahveler gelmeden Prof.Dr. Sadeler, 3,5 yıldan bu yana rayına oturtmak için olağanüstü çaba harcadığı ATA Teknokent'i ve Atatürk Üniversitesini anlatmaya başladı:
 
ATA TEKNOKENT NE YAPIYOR?
*Endekste, 150 üniversite arasından 50 üniversite giriyor.
* Bu endeks bir eğitim endeksi değil.
* Üniversitelerin girişimcilik ve yenilik yönüyle performanslarını ölçüyor.
* Artık üniversitelerin girişimci olması gerekiyor.
* Yeni dönemde kendine yeten üniversite olmak önemli.
* Üniversitelerin ürettiği teknolojik bilgileri ekonomik değere dönüştürmesi gerekir
* ARGE çalışmalarının ticarileşmesi noktasında yani teknoloji transferinin hızlandırılması noktasında üniversitelerimizin daha yavaş olduğuna inanıyorum.
* Prof. Dr. Ömer Çomaklı hocam daha önce rektör yardımcısı sıfatıyla Teknokent ve Teknoloji ofisinden sorumluydu. Bu konular üzerinde uzun süre çalışma imkanımız oldu.
* Eğitim endekslerinde bizim üniversitemiz mesela URAP için söyleyeyim ilk 10 arasında.
* Ama Girişimcilik ve yencilik noktasına gelince üniversitemiz aynı başarıyı gösteremiyor. Sebebi de bizim üniversitemizin genetiğinde bu tip bir kod yok.
* Rektörümüzün öne çıkan 3G yani 3'üncü nesil üniversite projesi var. İkinci nesil bir üniversiteyi 3'üncü nesil bir üniversiteye dönüştürmek için eylem planlarının oluşturulması ve bunların sabırla sürdürülmesi gerekiyor.
* 3G dönüşümü bütün bunlara bir zemin olacak.
* Atatürk Üniversitesini güçlü akademik kadrosu bu işe müsait.  Dönüşüm başlamıştır. Ama bu kısa dönemde olmaz. Uzun vadede bu işler yapılabilir.
* Atatürk Üniversitesinin sahip olduğu potansiyelle bu dönüşümü yakalaması şart.
* Rektörümüzün eğitim endekslerinde olduğu gibi bu girişimci ve yenilikçi endekslerde de ilk 20'nci sırayı hedeflediğini biliyorum. 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.