İki hafta önce atmıştım ‘Her takıma bir Mehmet lazım’ başlığını…

Ardından Zonguldak Kömürspor maçı oynandı. Hiç birimizin aklının ucundan bile geçirmediği 3-1’lik hezimet çıktı ortaya…

İki penaltı bir şut Zonguldak’tan hüsranla dönmemizi sağladı.

Bu mağlubiyetin ardından, “Sen Ronaldinho’yu getirmeye dev am et başkan” başlığı altında köşe yazdım.

Yerinde izlemediğim maçın takdir edersiniz ki, kritiğini yapmak yakışmaz bize…

Cep telefonları aracılığı ile yapılan yayınlar sağlıklı olmadığı için kimin ne oynadığı, ne yaptığı çok da anlaşılmadı.

Yani bir futbolcunun topsuz alanda yaptığı koşuları göremedik.

Ya da forvet oyuncusunun, rakibin stoperlerini hangi tarafı çektiğini gözlemleyemedik.

O nedenle de teknik direktörü ya da futbolcuyu eleştirel yönde yazı kaleme almak, futbol severliğe ve gazeteciliğe ihanettir.

Bende kanımca doğru olanı yaptım ve sadece İstanbulspor maçı ile birlikte yaşanan sürece kaleme aldım.

Zonguldak-Erzurum maçının ardından sadece şunu söyleyebilirim. Demek ki, rakip iyi oynamış ki kazanmış.

Bir de şunu açıklayabiliriz, Erhan Çelenk’in topu kaleyi bulsa, belki de bugün puan cetvelindeki konumumuz farklı olacaktı.

Benim esas değinmek istediğim konu Zonguldak-Erzurum maçının ardından gerek köşe yazılarımıza yapılan yorumlar, gerekse sosyal medyadan Teknik Patron Ahmet Yıldırım ve futbolculuğuna bayıldığım Mehmet Albayrak’a yapılan yaylım ateşi…

Güya, biz teknik patron Ahmet Yıldırım ve Mehmet Albayrak’ı koruyormuşuz…

Haşaaa….

Ne haddimize bizim, Yıldırım ve Albayrak’ı korumak…

Birisi Erzurum’u şampiyon yapmış, bu yılda bitime 6 hafta kala şampiyon yapmaya aday Yıldırım…

Diğeri de Profesyonel futbolculuk kariyerinde 101 gol atmış, BB Erzurumspor’a ise 2,5 sezonda 36 gol kazandırmış Mehmet Albayrak…

Soruyorum klavye kahramanlarına, hadi meydan sizin buyurun yapın olumsuz eleştirinizi…

Bakın beyler biraz gerçekçi olalım. Eleştiri yapılacaksa onun vaktini ayarlamak lazım.

Geçtiğimiz sezon 3. Ligden ikinci lige çıkan takımlara hiç baktınız mı puan cetvelinde ne durumdalar diye?...

Siz zahmet etmeden ben söyleyeyim…

2. Lig Beyaz Grup’ta: BB Erzurum ikinci sırada… Zonguldak yedinci, Ofspor onsekizinci sırada…

2. Lig Kırmızı Grup’ta: Niğde beşinci, Etimesgut onuncu, Kastamonu yedinci durumda ligde…

Yani puan tablolarına bakıldığında BB Erzurumspor’un geçen sezon 2. Lige çıkan toplam 6 takım içinde TFF 1. Ligi’ne en yakın aday olduğunu söyleyebiliriz.

Yani bu tabloya bakıldığında takımını şampiyonluğa götüren Teknik Direktörü ve takımın gol yükünü omuzlayan santrforunu eleştirmek biraz haksızlık sayılmaz mı?

Sonra soruyorum sizlere devre arasında gönderilen Engin Baytar, Fahri Tatan, Salih Aygen, H. Cihan Avcu, Uğur Utlu’yu Ahmet Yıldırım mı gönderdi?

Biliyorum ki, Ahmet Hoca’nın ne böyle bir tasarrufu ne de raporu oldu.

Tamamen gönderilen oyuncular Ali Demirhan yönetiminin tasarrufudur.

Tabi, gelenler arasında bulunan stoper Kemal dışındaki tüm oyunculardan yönetimin yaptığı transferlerdir.

Lütfen beyler eleştiri yapın, ama haksızlık etmeyin.

Bugün Erzurumspor adına, 2,5 sezonda 36 gol atmış bir santrfor bulup getirebilir misiniz?...

Bakın Mehmet Albayrak Erzurum adına ne yapmış…

İlk golünü 25 Ocak 2015 tarihinde deplasmanda Ayvalıkgücü’ne atan kaptan Mehmet, yarım sezonu 8 golle bitirmiş…

Sonraki sezon 19 gol kaydetmiş, yani şampiyonluk sevincini yaşadığımız 2015-2016 sezonunda…

Bu sezon ne yapmış Mehmet Albayrak 9 gol kaydetmiş…

Yine takımın en fazla gol atan iki oyuncusundan biri…

Gol krallığı yarışında da ilk beşte olan bir isim Mehmet Albayrak…

Evet!...İşte o, Mehmet Albayrak, benim kardeşim ya da akrabam değil.

Tabi ki, din kardeşiyiz, dostuz, ama aile bağımız yok.

Sadece BB Erzurumspor’a faydalı bir birey olduğu için seviyorum kendisini…

Takıma katkısı müthiş…

Komplike bir futbolcu…

Sıkıştın defansa koy, başın ağrıdı sol kanada koy, o da yetmedi orta sahada oynat.

Yani istediğim her yerde oynatabileceğin bir futbolcu Mehmet Albayrak.

Dev cüsselidir, ama tekniği de iyidir Allah için…

Sağı rakibi öldürüyor, solu süründürüyor.

Kafası da iş bitiriyor.

Daha ben bu Mehmet’i nasıl sevmeyeyim Gardaş…

Adam, yerdeki rakibini kaldırmaya çalışırken, cereyan eden olayda hakem gelip kırmızı kartını göstermiş, yani böyle şeyler futbolda oluyor.

Sırf bir kırmızı kart gördü diye de Mehmet’in üzerini çizemem kimse kusura bakmasın.

Ama şunu belirtmek isterim, kaptan iki maç olmayacak, bu kesin, İnşallah Pendik ve Anadolu Üsküdar maçında aramayız kaptan Mehmet’i…

Hatta aratmazlar İnşallah takım arkadaşları Mehmet Albayrak’ın yokluğunu…

Çünkü Mehmet’siz, Nobre forvete öksüz bir çocuk gibi tek kalıyor.

Bakın Nobre’nin attığı gollere yüzde 90’ının Mehmet kafa ile indirmiş Nobre de atmış…

Onun için eleştiri yaparken, ölçülü biçili davranın. Sağınıza, solunuza, önünüze arkanıza bakın ona göre eleştirin.

Yoksa böyle benim gibi biri çıkar istatistikleri ile sizleri mahcup eder.

İşte Mehmet Albayrak gerçeği budur. Bilmem anlatabildim mi?

Dilin döndüğünce ifade etmeye çalıştım.
Şimdi herkese son çağrım.

Ahmet’i, Mehmet’i bir kenara bırakın da… Kazım Karabekir Stadı’nda takımımıza destek verelim, şampiyonluk yarışında…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.