Daha geçenlerde yazmıştık, hatırlarsınız…
“Büyükşehir Belediyesi, tarım ve hayvancılık özelinde harikulade adımlar atıyor” demiştik…
Misal verirken de, belediye bünyesinde kurulan tarım makinaları ve zirai aletler filosunu göstermiştik…
Neyse…
Dün gördük ki, bu filoya yeni araçlar ve yeni makinalar dahil edilmiş… Pancar posalama makinasından, taş kırma makinasına, katı ve sıvı gübre dağıtım tanklarından silaj makinalarına varıncaya kadar hem de…
Şimdi!
Bu makinalar ve zirai aletler ne işe yarayacak, biraz da ondan bahsedelim…
Hepiniz de takdir edersiniz ki, kapısının önüne silaj makinası, traktör ya da römorkör çekmek her çiftçinin harcı değildir Erzurum’da…
Gücü olan yapar da, ya gücü olmayan!
Hah işte!
Büyükşehir Belediyesi işte tam da burada devreye giriyor… Yani toprağını ekmeye ve biçmeye kendi imkanlarıyla güç yetiremeyen çiftçinin yanında olmak için…
Çiftçi gidecek belediyeye, “benim falanca makinaya ihtiyacım var” diyecek ve alacak… Tarlasındaki işini görecek, ekinini biçecek, harmanını yapacak, otunu, yemini, samanını ya da artık mahsulü her ne ise kotaracak ve işi bitince de, o makinayı tekrar belediyeye geri getirecek…
Bir, zamandan kazanacak…
İki, iş gücünden kazanacak… Yani bu makinanın yapabildiği işi yapmak için ne kendisi günlerde tarlada çalışacak, ne de başkasını yevmiye ile çalıştırmak zorunda kalacak…
Üç, işini profesyonelce yapmış olacak…
Bakınız!
Bundan 15 yıl öncesine dönsek; Erzurum’da tarımsal üretime ve özellikle de yem bitkisi üreticiliğine yoğunlaşılması gerektiğine dair kendimize ait onlarca yazıyı ve yorumu buluruz…
Çünkü hakikat dün de aynıydı, bugün de aynı… Önemli olan bu hakikati görebilmekti ve Erzurum Büyükşehir Belediyesi bunu görmüş oldu…
Biz mesela…
Bölgenin tarım ve hayvancılık merkezi olan Erzurum’da, besicilerimizin ot ve saman bulabilmek için başka vilayetlere el açıyor olmalarını kabullenemiyoruz… Erzurum’a başka bölgelerden ve şehirlerden ithal ot ya da saman getiriliyor oluşunu da tabi…
İki kere iki, eşittir dört…
Erzurumlu çiftçi kendisi üretebilir, kendi ihtiyacını yine kendisi görebilir!
Erzurumlu besici, hayvancılık yaparken ihtiyaç duyacağı yemi kendi kendine hem de çok ucuza mal edebilir…
Bunlar denenmemiş şeyler değil ki!
Erzurum, bir zamanlar değil sadece Türkiye; Orta Asya’nın bile canlı hayvan ve karkas et deposu değil miydi?
Evet, öyleydi…
Erzurum, bir zamanlar patateste, şeker pancarında ve mısırda üretim üstüne üretim rekoru kıran bir şehir değil miydi?
Kesinlikle öyleydi…
Eeee!
Demek ki kimse kimseye hayal satmıyor; burada hepimiz olabilecek ve yapılabilecekleri konuşuyoruz…
Yani?
Yanisi şu:
Büyükşehir Belediyesi’nin tarım ve hayvancılık alanında başlattığı seferberlik akamete uğramaz ise eğer; Erzurum’u çok bereketli günler bekliyor demektir…
Bizden söylemesi…
