Hatırlarsanız Tunceli’de geçtiğimiz hafta içinde üzücü bir olay yaşanmıştı
Şehrin merkezindeki Moğultay Mahallesi Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan Şehit Nahit Bulut Polis Karakolu’na öğle saatlerinde PKK’lılar tarafından saldırı düzenlenmiş, olayda bir polisimiz şehit olurken, iki hainden biri ölü, diğeri yaralı ele geçirilmişti.
Aynı olayda yaralanan bir bayan da, daha sonraları kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.
Bu olaydan akıllarda, çatışmanın naklen yayınından çok, çatışma sonrası bir gurup Tuncelili’nin polise fırlattığı kova ve protesto ısılkları kalmıştı.
***
Tunceli, ülkemizin farklı illerinden biri.
Müthiş bir tabiat güzelliği var.
Munzur bir harika.
Ama gelin görün ki, insanı hiç güven veren bir yapıda değil.
Teröre yardım ve yataklık eden, PKK’lıların değirmenine su taşıyan ne kadar hain varsa, sanki bu şehirde toplanmış!
Tabi her insanı aynı kefeye koyarak tartmak haksızlık olur.
Tunceli’de iyi insanlar vardır ve çoğunluktadır mutlaka.
***
Büyükşehir Belediye Erzurumspor, çarşamba günü Türkiye Kupası’nda Cemal Gürsel’de işte bu şehrin takımıyla karşılaşacak.
***
Anlayacağınız rakip Dersimspor!
***
Niye Tuncelispor değil de Dersimspor?
Insan sormadan edemiyor elbet.
***
Bu soruyla birlikte insanın aklına başka şeyler de gelmiyor değil.
Örneğin…
“Niye Ankaraspor değil de Osmanlıspor” ne ise…
“Niye Cemal Gürsel Stadı değil de, Kazım Karabekir Stadı” ise…
“Niye Tuncelispor değil de Dersimspor” da odur!
Anlayacağınız sporun siyasete ne kadar hoyratça bulaştığının resmidir bu!
***
Büyükşehir Belediye Erzurumspor’un 3 maç seyircisiz oynama cezası vardı.
İki maç seyircisiz oynandı ki, bunun biri de Cizrespor maçıydı, iyiki de seyircisiz oynandı.
Herkes, Tuncelispor maçının da seyircisiz oynanacağını sanıyordu.
Sonuçta bu da resmi bir karşılaşmaydı.
Meğer yönetmeliklerde değişiklik yapılmış.
Artık her karar kendi mecrasında geçerli olacakmış.
Yani ceza lig maçı içinse, bir başka lig maçında o ceza geçerli olacakmış.
Dolayısıyla Tuncelispor kupa maçında taraftar tribündeki yerini alacak.
***
Sosyal medyada birkaç gündür ciddi bir yapılanma ve organizasyon göze çarpıyor.
Bazı çevreler, taraftarı Türk Bayrağı ile Cemal Gürsel’e davet ediyor!
***
Tehlikeli çağrılar bunlar!
Sanki savaşa gidilecek!
***
Sormak gerekmez mi:
Niye Türk Bayrağı?
Bu bir milli maç değil ki, Türk Bayrağı ile maça gidilsin.
***
Konya’da Hollanda’yı evire çevire yendiğimiz maçtaki görüntüler aklımızda.
Öyle bir şovda herkes Türk Bayrağı ile yerini alır, aldı da.
Ama Tuncelispor maçına mavi-beyazlı Erzurumspor bayrağı ile gidilir, gidilmeli de.
***
Rakip Tuncelispor ya da resmi adıyla Dersimspor olabilir.
O takımın formasını sırtında taşıyan futbolcuların ne suçu var?
Kaldı ki, futbolcu Erzurum’a abuk sabuk düşüncesini yaymak veya eylem yapmak amacıyla değil, futbol oynamak için geliyor.
Yapılması gereken, Erzurum’a yakışır misafirperverliktir.
***
Bugünden tezi yok Büyükşehir Belediye Erzurumspor yöneticileri ortaya çıkmalı ve taraftarı tahrik eden gruplara “durun, yanlış yaparsınız” demeliler.
Başta Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen olmak üzere, kulüp yöneticilerinden sağduyu çağrıları gelmeli, insanımız sükunete davet edilmelidir.
***
Bu maçın öncesi ve sonrasında güvenlik önlemlerinin en üst seviyede tutulacağından eminim.
***
Önemli olan polisin ve diğer güvenlik güçlerinin tavrı değil, önemli olan taraftarın tavrı ve tribünlerdeki sergileyeceği tutumdur.
Derim ki, hayli stresli günler yaşıyoruz, bu nedenle ipleri çok daha fazla germeyelim, sinir harbine girmeyelim.
***
Yazımı yazarken Dağlıca’dan kahreden haberler geldi.
İki zırhlı araca PKK’lı hainler tarafından mayınlı saldırı düzenlenmiş.
Çok sayıda şehit ve yaralılar varmış.
İlerleyen saatlerde ne kadar zayiat verdiğimiz belli olur.
***
Rabbim’den şehitlerimize rahmet, insanımıza sabır ve metanet diliyorum.
Hepimiz “yeter” deme noktasına çoktan geldik bile.
Üzüntü ve çaresizlik hepimizi kahrediyor.
***
Şehit sayısı arttıkça, sinir katsayımız da yükselecektir.
Bunun patlaması aman Cemal Gürsel’de olmasın.
Umarım sadece bu maçta değil, umarım her zaman sağduyu galip gelir.
***
Cinnet geçirdiğimiz bir dönemde o sağduyuya çok ihtiyacımız var.
Derim ki, eğer o sağduyuyu biz Erzurum’da çarşamba günü tesis edemeyeceksek, maçı erteletelim.
Stres patlaması yaşamaktan, tatsız olaylar yaşamaktansa, maç oynanmasın, ertelensin daha iyi olur.