Ziya Çilingiroğlu, Kemal Alyanak, Hadi Vuralar, Mithat Turgutcan, Sadrettin Haşıloğlu, Şenol Mızrak, Sebahattin Bulut, Ali Kurt, Zühtü Akbaba, Ayten Taftalı.

Daha adını sayamayacağım, yakın tarihlerde kaybettiğimiz çok sayıda kişi, sadece varlıklarıyla şehirde iz bırakmakla kalmamış, vefat ettikten sonra da, geride bıraktıkları arşivler ile yaşıyor olduklarına inandığım isimler.

Zira, onca yaşlanmışlıklarına rağmen yaşamışlıkları da çok olmuş onların.

Hele de arkalarında bıraktıkları kitaplar, belgeler, fotoğraflar ve arşivleriyle de bunu göstermişler.

Erzurum’da spor denince bir dönemler akla ilk gelen isim olan Ziya Çilingiroğlu’nun yıllar önce vefat ettikten sonra ödünç olarak aldığım, sonrasında da iade ettiğim o fotoğraf albümünü gördüğüm için, her bir karesinin ne denli önemli olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum.

***

Yakın tarihe ışık tutacak, her bir karesi belge niteliğinde ki o fotoğraf albümü ne oldu, nerede, merakımdan patlayacağım.

Bir şekilde o, birbirinden ayrı hikayesi olan fotoğraflar illa ki bir elde tutulmalı, kaynaklara aktarılmalıdır.

Aynı arşiv hafızası geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz Zühtü Akbaba için de geçerli.

Akbaba’nın fotoğrafta gördüğünüz elinizdeki albüm, Erzurum’un yakın tarihine ışık tutacak bir kaynaktır bence.

Bir şekilde bir elde tutulmalı ve artık ilim olarak kabul edilen arşiv oluşturulmalı, sadece o fotoğraf karesinde olanlar değil, gelecek nesil de tanısın, tanınsın.

Zira, mazisi olan sokaklardan geçerken adımlar yavaşlar, bu benim son kararımdır.

***

TUTTUĞUM BABA SÖZLER: Asıl marifet buluttaydı ama herkes yağmura şiir yazdı (Cahit Zarifoğlu)

DUVARIN DİLİ: Gidene asfalt bile dökeriz. Maksat rahat yol alsın!