Türkiye’de divan şiiri denince akla gelen isimdi Hayati İnanç. Erzurum Büyükşehir Belediyesi, Ramazan sohbetleri için davet ettiği isimlerden biri de oydu. Divan şiiri hastası ben için hayatta tanışmak ve canlı olarak sohbetini dinlemek istediğim isim olmasından ötürü de kaçırmamalıydım Hayati İnanç’ı. Curling Federasyonunun seçimi için geldiğim Ankara’dan dönerken o akşam onun sohbetini dinlemeye odaklamıştım kendimi. Fakat o da ne? Hayati İnanç daha Ankara’dayken birde baktım, biz yolcular uçağa alınırken karşımda. Kaçırmazdım elbette bu fırsatı, tanıştım hemen. Sohbetlerindekinin aksine sert bir ada görünce karşımda doğrusu biraz da şaşırdım. Ama baktım ki konuşurken bildiğim Hayati İnanç! Yine güleç, yine içten. Uçakta kendisini daha yakından tanıma fırsatı buldum, şiir sohbeti yaptım, daha çok görüşürüm diye telefonunu dahi aldım. Erzurum’a indikten sonra da Yakutiye Medresesindeki proğramını da izledim tabii ki. ‘Peygamber efendimiz’ için yazılan şiirlerden örnekler verdi, sohbeti ile yine fethetti bizleri. Televizyon kanallarından tanıdığım ve de hayranlık duyduğum bir isimle tanışmış olmak, 55 yaşına bir gün sonra giren biri olarak nasıl mutlu oldum anlatamam.. (NOT: Ne varki Hayati İnanç’ı Erzurum’a getiren Belediye’den Mücahit Ercoşkun’un dışında bir yetkili de o sohbette yoktu, ona da aklım ermedi doğrusu!)
Bravo Ayto baba!
İbrahim Erkal’ın vefatına kuşkusuz bir Türkiye üzüldü. Ama biri var ki çok fazla üzüldü. Erzurum’un renkli simalarından Ayto Baba olarak tanınan amatör ses sanatçısı Aytekin Limon, bu ani ayrılışla adeta yıkıldı. Yakından tanıdığı ve zaman zaman da görüştüğü İbrahim Erkal’e yanan Ayto baba, Erkal sevgisini resmini koyup üzerine de ‘Seni unutmayacağız’ yazan bu tişörtle gösterdi.
Kent estetiğimi dediniz?
Göze hoş gelmeyen, çarpık yapılaşmadan nasibini alan şehirlerden birisi de kuşkusuz Erzurum’dur! Hele de ‘marka kent’ olduğu zaman zaman dillendirilen Erzurum’un estetik anlamda yerlerde süründüğünü söylersek sanırım çok da insafsız davranmış olmayız. Bir defa şunu peşinen söyleyeyim. Yakın bir tarihte Cumhuriyet Caddesindeki Kuşkaylara ait binanın tepesinden Mumcu ve Yoncalık tarafına baktığımda gördüklerimi siz de görmüş olsaydınız belki de sizin bu konuda kuracağınız cümleler daha katı olacaktı! O kadar yani! Nüfus artıyor, yeni yeni binalar üretiyoruz, iyi güzel de yaparken şehir estetiğine önem veriyor muyuz? Modern mimari gereği estetik kaygı taşıyor muyuz? Açık konuşmak gerekirse yok, hak getire! Ve belediyelerimiz de kent estetiği yönetmeliği bulunmasına rağmen maalesef bu konuda titiz değil. Sadece bu konudaki ilgisizliğe bir örnek vereyim, yeter. O da şu. Ankara, İstanbul, İzmir gibi Büyükşehirlerde ihdas edilen daire başkanlıklarından biri de Kent Estetiği Daireleri! Peki, Erzurum da Büyükşehir olduğuna göre böyle bir daire başkanlığı var mı? Doğrusu ben şu ana kadar duymadım, varsa da cahilliğime verin. Bildiğim kadarıyla Estetik Kurulu var ama Daire Başkanlığı yok! Ankara’da kent estetiği için bayağı bir faaliyet gösteren ve ciddi ölçüde de bir bütçesi olan Kent Estetiği Daire Başkanlığının yanda verdiğim ilanını görünce hem heveslendim hem de hayıflandım! (NOT: Haksızlık etmeyeyim, geçen gün akşam iftar sonrası fark ettim, Fil köprüsünün üzerine yapılan peyzaj çalışmaları dört dörtlük olmuş, akıl edenleri, yapanları kutluyorum)
--
SEVDİĞİM BABA SÖZLER: Aslanlar kendi hikayelerini yazmadıkça avcıların hikayelerini dinlemek zorundayız. ( Afrika atasözüdür)
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.