Farkındasınız sanırım yarısını geçtik…

Ramazan bitiyor.

Bitişi bir bayram sabahına denk düşüyor.

Kişisel yaşamımız için çok önemli olan şeyler, iyi biterse bayram bal kıvamında olur.

Sahi bu Ramazan siz bayramı hak ettiniz mi?

Siz, içiniz rahat; bir Ramazanı daha bayramla buluşturuyorum diyebilecek durumda mısınız?

Bayramınız bal kıvamında olabilecek mi?

Ramazan size, bir daha gönül rahatlığıyla gelebilecek konukseverliği yaşadı mı?

Bu âdemoğlu kıymetimi çok iyi bildi der mi sizin için?

Siz, yüreğinizden damlayan iki damlayla, en sevdiğinizi uğurlar gibi mi konuğunuza veda ediyorsunuz?

İçiniz, bayramın gelişinden mi yoksa Ramazanın gidişinden mi kıpır kıpır oluyor?

Sahi siz, bu Ramazan fukaralara daha fazla yardım ettiniz mi?

İftar sofranızı envai çeşit yemekle mi yoksa sofrasında yiyecek ekmeği olmayan iki kardeşinizle mi süslediniz?

Açlıktan içiniz sıkıldığında kalbinizden ne geçti?

Engellenemez bir isyan mı, acizliğinizi fark etmenin derin suskunluğu mu?

Ramazanda insanlarla neyi paylaştınız?

Anlaşılamaz bir şiddeti mi yoksa daha iyi kavradığınız tebessümü mü?

Açlığın oluşturduğu ağız kokusunun, nefret edilerek kaçılacak değil yardıma koşulacak bir alarm işareti olduğunun farkına varabildiniz mi?

Sahi bu gidişin ardından içiniz rahat mı?

Sayenizde kaç çocuk artık yama tutmayan çorabından kurtuldu?

Kaç anne, size dua etmenin sevinciyle ne yapacağını şaşırdı?

Kaç iyilik, sizin tarafınızdan tanıdık tanımadık demeden insanların yüzünü güldürdü?

Asık suratlı olmaya bütün yaşamınız boyunca paydos kararı verdiniz mi?

Aç kalmaktan daha beter bir şey olmadığını, iyice bir anladınız mı, sizi bayrama teslim ederek gitmeye hazırlanan Ramazanı uğurlamadan?

Bu Ramazan dünya işleri için kendinizi kandırmaktan vazgeçeceğinize dair, kendinize söz verdiniz mi?

Artık dünya hırsıyla kendimi kirletmekten vazgeçeceğim dediniz mi?

Peki, Ramazan bitince de sözünüzde duracağınıza emin misiniz?

Biliyorsunuz Ramazan yalancıları hiç sevmez!

Sözünüzde durmazsanız bir daha size gelmez!

Siz geldi sansanız da, emin olun gelmez.

Siz, nasıl bir konuktan olduğunuzu fark edene kadar, Ramazansız kalırsınız!

Sahi benim şimdi sorduklarımı bu Ramazan boyunca kaç kere kendinize sordunuz?

Yavrularınızı, Ramazan hürmetine, günde kaç kere daha, fazladan öptünüz?

Dünyadaki bütün yavruların, aslında sizin yavrularınız gibi şefkate ve merhamete muhtaç olduklarını biliyorsunuz değil mi?

İyi o zaman, siz konuğunuzu uğurlamayı hak ettiniz demektir.

Onun gidişi tekrar geleceğini bilmenin bayramıyla doldurur boşluğunu.

Unutmadan, fukaraları, çocukları, yardım etmeniz gerekenleri sakın unutmayın!

Tanıdık tanımadık herkesi, elinizin yettiği herkesi, gözünüz görsün görmesin, şefkatinizden sakın esirgemeyin!

Olur mu? Olursa bayramınız da bal tadında olur ve misafiriniz bereketini size yeniden, yeniden getirir.

Unuttuysanız hatırlatayım istedim, on gün sonra bu ramazanı ne kadar arasanız bulamayacaksınız!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.