Yazının eşiğine hem ünlem, hem de soru işareti koyduk; koyduk ki hem hayretleri barındıran, hem de akılları şaşırtan bir soru olsun!
Bu soruyu kendimize sorsak, kendi kendimize hiç teklemeden ardı ardına sayar dökeriz; ama fikrimizi kazarak yazacak olsak, birileri çıkar ayar vermeye çalışır.
Yafta hazır.
Bazen vatan haini oluruz, bazen din düşmanı; bazen komünist oluruz, bazen faşist!
Kimse; vatansever, ülkesini, emekçileri ve insanlık onurunu düşünen demez!
..
Her zaman dediler, biz de dedik!
Dedik ki;
Bak hacı, kutsal yerlere siyaseti, siyaset alanına inancı sokma; sokarsan giren memlekete girer!
Dediler ve dedik de ne oldu!
Sokarız, dediler ve soktular!
Niye?
İhtiras!
Sandılar ki davaları memleketin derdine deva olacak!
Ve Anadolu'da analarımızın ak sütü gibi beslendiğimiz törelerimiz törpülendi; inancımız kirlendi.
Doğru söyleyenler dokuz köyden kovulurken, yanlışların yardakçıları küplerini doldurdu!
Ve ne yazık ki; şimdiki milliyetçilik mafya babalarına kaldı!
Sesini çıkarma, kısarız; söz söyleme oyarız anlayışı hakim olmaya çalışıyor.
Yazık bu ülkeye!
Ve ne yazık ki; "ya devlet başa, ya kuzgun leşe," diyenler, kuzgunların yanında olarak leş yemeye hazırlanıyorlar!
Milliyetçiliğe gönül verenler ağlayın!
Utanarak gizli gizli ağlayın!
Ülkemde satılmayan bir şey kalmadı, siz sözde milliyetçiler sayenizde onurumuz da satıldı!
Eskimiş bir gazeteci olarak birçok parti lideri izledim, kimse kusura bakmasın ama bu kadar seviyesiz bir siyaset görmedim.
Hakaretler yetmezmiş gibi, bir de bir mafya lideri muhalefete tehditler savuruyor.
Bu ne demek biliyor musunuz; açıkça söyleyelim! TÜRKİYE CUMURİYETİ'Nİ yasaları takmayan yasa dışı güçler yönetiyor!
Belki de iyi oldu!
MHP lideri Sayın Bahçeli, bir mafya liderine sahip çıkarak gerçek yüzümüzü ortaya çıkardı; mafya, salt ideolojik yapılanmasıyla değil, inanç mafyasıyla da hayatımıza girmiş bir durumda olduğunu ortaya serdi.
Ve meydan okuyarak, "sıkıysa dokunun," anlamında sözler söyledi!
Sıkıysa dokunun, sözü elbet CHP'ye değil! Anlayan anladı yani!
..
Bütün bunları bir yana bırakıp yerele döner isek!
Yapılacak ilk Genel Seçim'de AK Parti Erzurum'da kan kaybeder, MHP erir, İYİ Parti Yükselir; ama yerel seçimlerde yine Sayın Sekmen kazanır.
Kimse kusura bakmasın ama bu böyle!
Biz böyle görür, böyle deriz!
..
Bu arada şunu da söyleyelim ki zihniyet anlaşılsın.
Erzurum Palandöken İlçe Müftülüğü, küçük bir Türk Bayrağı'nı direklerine asarken, kurumlarına ait olan devasa flamasını yan yana koymuşlar!
Yani Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil eden bayrak küçük, Müftülük büyük!
Bre zihniyetsiz, o bayrağı büyütmek için ölenler oldu, sen nasıl küçültürsün!
Hani, neredeyse gazetelerin verdiği kağıttan bayrak asacaklar!
Bre cumhuriyet düşmanı olanlar, bu ne cesarettir, dersem, din düşmanı olurum, değil mi!
İşte Türkiye Cumhuriyeti'nin geldiği nokta bu!
Erzurum, Nene Hatunları, Kara Fatmaları doğurmuş bir kent, şimdi merakla soruyorum; sizin zihniyetinizi kimler doğurdu!
Neyin peşindesiniz, diye sormama da gerek yok, çünkü biliyoruz neyin peşinde olduğunuzu!
Sadece kınıyor ve yazıklar olsun diyorum.
Yirmi yıl önce, Palandöken Dağı'nın bağrındaki Atatürk portresini silenlerin hangi fikirde olduklarını gördük ve sizi de anladık!
Her şeye eyvallah da konu "bayrak" olunca biz de sınırı zorluyoruz işte!
O yüzden eleştirimiz biraz keskin oldu!
Kestiysek umarım acıtmamıştır! Yok acıttıysa, ilacı sizde var zaten, biraz riya sürer, siyasetle de sargılarsınız , değil mi yani!
Nasıl bu hale geldik biz!
Gözümüz görmez, kulağımız duymaz olduğu için olmasın sakın!
Al dilimi sen söyle, diyenlerin dili olmaya çalıştık, ne yapalım işimiz bu!
