Prof. Dr. Kamil Aydın için “siyasette müseccel bir marka” diyorsak; kuşkusuz sebepsiz yere değil…
Önceki gün TBMM Genel Kurulu’nda 15 dakika boyunca kürsüde kaldı, dün de Bengütürk TV ekranlarında fevkalade güzel bir değerlendirme yaptı Kamil Hoca…
Koronavirüs süreci ve bu süreçte yaşananları öyle bir güzel özetledi ki; herkes ama herkes için istisnasız bir takım ibret ve dersler vardı anlattıklarında…
Muhalefete öyle güzel mesajlar verdi ki; yüreğinde azıcık samimiyet olan her bir muhalif, öyle zannediyoruz ki imzasını rahatlıkla atardı Kamil Aydın’ın söylediklerinin altına…
Ne dedi?
- Siyaset yapmanın, siyasi mülahazalarda bulunmanın ve bu salgın sürecini siyaseten bir fırsata dönüştürmenin hiç zamanı değil!
“Zaman kenetlenme zamanı, bir araya gelme ve dayanışma zamanı” dedi…
Peki, Aydın’ın verdiği bu mesajları “arsızlar” anlar mı?
Anlamaz…
“Yerli Yersiz konuşanlar” anlar mı?
Anlamaz…
“Milletin derdiyle dertlenmeyenler” anlar mı?
Anlamaz…
“Komşusu açken tok yatan bizden değildir” gibi ilahi bir dayanışma ölçüsüne iman etmemiş olanlar anlar mı?
Anlamaz…
Kamil Hoca’nın mesajlarını “kaostan, krizden ve kargaşadan” beslenmeye çalışanlar anlar mı?
Anlamaz…
“Milletin birlik ve beraberliğinden rahatsız olanlar” anlar mı?
Anlamaz…
Evet…
Bu mesajları anlamayacak olanlara verilecek çok örnek var, biliyoruz… Kaldı ki, onların kim olduklarını sizler de biliyorsunuz… O yüzden örnekleri çoğaltarak ne satırlarımız, ne de sizlere okutarak zihniniz kirlensin istemiyoruz…
Dolayısıyla Kamil Aydın’ın verdiği mesajların, içinde bulunduğumuz sıkıntılı süreci sıhhat ve selametle geride bırakabilme adına eşsiz bir yol haritası olarak görüyoruz…
İzleyeceğimiz yol çok basit:
El ele vereceğiz…
Omuz omuza vereceğiz…
Şanlı tarihimiz boyunca her musibeti, her belayı ve her sıkıntıyı nasıl ki alt edip, üstesinden gelmişsek; bu musibeti de evvel Allah’ın izniyle bertaraf edeceğiz…
Yani?
Yanisi şu:
Koronavirüs’le mücadele ederken, devletle milleti karşı karşıya getirmek isteyen virüslü zihniyete de esaslı bir ders vermiş olacağız…
Görün, bakın!
Hiç de zor olmayacak onlarla mücadele etmek…
Çünkü bu millete ve bu milletin değerlerine buldukları her fırsatta o kadar çok saldırdılar ki; o güruhun hastalıklı beyinlerine de, zihinlerinde taşıdıkları virüse de, bağışık haldeyiz artık…
Hem ilacımız da belli:
BİRLİK VE BERABERLİK…
