Timsal Karabekir, anlattıklarıyla babasının bilinmeyen yönlerini öğrencilerle paylaştı.
AİBÜ Kültür Merkezinde gerçekleşen konferansı, Rektör Prof. Dr. Hayri Coşkun başta olmak üzere öğretim elemanları ve çok sayıda öğrenci ilgi ile takip etti. Timsal Karabekir, geçmişte çok ıstıraplar çekildiğini hatırlatarak başladığı konuşmasında gençlere seslenerek, meslekleri ne olursa olsun bir tarihçi kadar tarih bilmeleri gerektiğini vurguladı. Karabekir, “Tarihini bilmeyenin coğrafyasını başkaları çizer” dedi. Babasını Doğu Cephesinde büyük bir başarıya imza atarken tarihi gerçekleri de kayıt altına alma fırsatı yakaladığını belirten Karabekir, Sözde Ermeni Soykırımı ile ilgili babasının o dönem bir kitapçık hazırladığını ancak öneminin anlaşılmadığını ifade ederek, “Kazım Karabekir anılarında diyor ki; ‘İstanbul’a gelir gelmez Harbiye Nazırı Abdullah Paşa’ya çıktım. Ben size Doğu’da Ermeni mezalimini içeren bir takım vesikalar gönderdim. Niçin bastırmadınız. İlerde Ermeniler bunun tersiyle bizleri suçlayacaklar. O dönemde devletin bütçesi dahil kimsenin cebinde yeterli para yoktu bunları bastıracak kadar. Temin ettim ve bastırttım.’ Ne acıdır ki, Kazım Karabekir’in bu uyarıyı yapmasının üzerinden yüz yıl geçti ve biz hala bu çirkinliklerle uğraşmaktayız” diye konuştu.
Timsal Karabekir, doğu vilayetlerinde babasının yetim çocukları okutan, kurslara gönderen bir ‘yetim babası’ olarak bilindiğini anlatarak, “Okullarda her konuda kurs vererek onları eğitirdi. Kurduğu okulda yetimhanedeki yavruları için ağaç bayramı, kitap bayramı yapardı. Okumak onun için önemliydi. Kitap Bayramını, peygamberimizin doğum gününde yapmıştı. O’nun yetim sevgisi Türklerle sınırlı değildi. Amerikalılar Trabzon’da bir Ermeni yetimhanesi açıyorlar ve Karabekir, Ermeni çocukları oraya gönderiyor. Onlara da babalık ediyor” şeklinde konuştu.
Timsal Karabekir, babasının Mustafa Kemal Paşa’yı Anadolu’ya çağırarak, “Ben 15. Kolordu başında Erzurum’a gidiyorum. Sizi bütün kolordumla destekleyeceğim” dediğini anlatarak, şöyle devam etti;
“Amasya genelgesi İngilizleri kızdırır. Osmanlı Hükümetine baskı yaparak Mustafa Kemal’in tutuklanmasını isterler. Bu emir, Kazım Karabekir’e verilir. Mustafa Kemal Paşa, Erzurum’dayken Karabekir’e verilen emri duymuş, her ne kadar kendisini İstanbul’dan doğuya davet eden Karabekir o olsa da yine de tedirgin olmuştur. Kazım Karabekir gelir. Sivil olan Mustafa Kemal Paşanın karşısında, asker selamı verir ve ‘Paşam dün olduğu gibi bugün de bütün kolordumla emrinizdeyim’ der. İşte o gün İstiklal Harbimiz başlamış ve kazanılmıştır. O gün Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur.”
Konuşmasında Kazım Karabekir’in çok partili hayata geçmek için Mustafa Kemal Paşa’ya yardım etmek amacıyla Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nı kurduğunu ancak fırkanın Şeyh Sait isyanı gerekçe gösterilerek haksız şekilde kapatıldığını kaydeden Timsal Karabekir, babasının Mustafa Kemal’e suikast girişimine de bulaştırılmak istendiğini ve idamla yargılandığını hatırlattı. Babasının bu olaydan sonra uzun yıllar şu anda müze olan Zürafalı Köşk’e kapandığını söyleyen Timsal Karabekir, Mustafa Kemal’in hasta yatağındayken Kazım Karabekir’le görüşüp helalleşmek istediğini ancak bu isteğin Karabekir’e haber verilmediğini, durumu sonradan öğrenen babasının ‘Bilseydim giderdim’ dediğini de sözlerine ekledi.
Büyük bir ilgiyle izlenen konferansın sonunda Timsal Karabekir, öğrencileri ‘Dede Evi’ diye nitelendirdiği İstanbul Erenköy’deki Kazım Karabekir Paşa Müzesi’ne davet etti.
AİBÜ Kültür Merkezinde gerçekleşen konferansı, Rektör Prof. Dr. Hayri Coşkun başta olmak üzere öğretim elemanları ve çok sayıda öğrenci ilgi ile takip etti. Timsal Karabekir, geçmişte çok ıstıraplar çekildiğini hatırlatarak başladığı konuşmasında gençlere seslenerek, meslekleri ne olursa olsun bir tarihçi kadar tarih bilmeleri gerektiğini vurguladı. Karabekir, “Tarihini bilmeyenin coğrafyasını başkaları çizer” dedi. Babasını Doğu Cephesinde büyük bir başarıya imza atarken tarihi gerçekleri de kayıt altına alma fırsatı yakaladığını belirten Karabekir, Sözde Ermeni Soykırımı ile ilgili babasının o dönem bir kitapçık hazırladığını ancak öneminin anlaşılmadığını ifade ederek, “Kazım Karabekir anılarında diyor ki; ‘İstanbul’a gelir gelmez Harbiye Nazırı Abdullah Paşa’ya çıktım. Ben size Doğu’da Ermeni mezalimini içeren bir takım vesikalar gönderdim. Niçin bastırmadınız. İlerde Ermeniler bunun tersiyle bizleri suçlayacaklar. O dönemde devletin bütçesi dahil kimsenin cebinde yeterli para yoktu bunları bastıracak kadar. Temin ettim ve bastırttım.’ Ne acıdır ki, Kazım Karabekir’in bu uyarıyı yapmasının üzerinden yüz yıl geçti ve biz hala bu çirkinliklerle uğraşmaktayız” diye konuştu.
Timsal Karabekir, doğu vilayetlerinde babasının yetim çocukları okutan, kurslara gönderen bir ‘yetim babası’ olarak bilindiğini anlatarak, “Okullarda her konuda kurs vererek onları eğitirdi. Kurduğu okulda yetimhanedeki yavruları için ağaç bayramı, kitap bayramı yapardı. Okumak onun için önemliydi. Kitap Bayramını, peygamberimizin doğum gününde yapmıştı. O’nun yetim sevgisi Türklerle sınırlı değildi. Amerikalılar Trabzon’da bir Ermeni yetimhanesi açıyorlar ve Karabekir, Ermeni çocukları oraya gönderiyor. Onlara da babalık ediyor” şeklinde konuştu.
Timsal Karabekir, babasının Mustafa Kemal Paşa’yı Anadolu’ya çağırarak, “Ben 15. Kolordu başında Erzurum’a gidiyorum. Sizi bütün kolordumla destekleyeceğim” dediğini anlatarak, şöyle devam etti;
“Amasya genelgesi İngilizleri kızdırır. Osmanlı Hükümetine baskı yaparak Mustafa Kemal’in tutuklanmasını isterler. Bu emir, Kazım Karabekir’e verilir. Mustafa Kemal Paşa, Erzurum’dayken Karabekir’e verilen emri duymuş, her ne kadar kendisini İstanbul’dan doğuya davet eden Karabekir o olsa da yine de tedirgin olmuştur. Kazım Karabekir gelir. Sivil olan Mustafa Kemal Paşanın karşısında, asker selamı verir ve ‘Paşam dün olduğu gibi bugün de bütün kolordumla emrinizdeyim’ der. İşte o gün İstiklal Harbimiz başlamış ve kazanılmıştır. O gün Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur.”
Konuşmasında Kazım Karabekir’in çok partili hayata geçmek için Mustafa Kemal Paşa’ya yardım etmek amacıyla Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nı kurduğunu ancak fırkanın Şeyh Sait isyanı gerekçe gösterilerek haksız şekilde kapatıldığını kaydeden Timsal Karabekir, babasının Mustafa Kemal’e suikast girişimine de bulaştırılmak istendiğini ve idamla yargılandığını hatırlattı. Babasının bu olaydan sonra uzun yıllar şu anda müze olan Zürafalı Köşk’e kapandığını söyleyen Timsal Karabekir, Mustafa Kemal’in hasta yatağındayken Kazım Karabekir’le görüşüp helalleşmek istediğini ancak bu isteğin Karabekir’e haber verilmediğini, durumu sonradan öğrenen babasının ‘Bilseydim giderdim’ dediğini de sözlerine ekledi.
Büyük bir ilgiyle izlenen konferansın sonunda Timsal Karabekir, öğrencileri ‘Dede Evi’ diye nitelendirdiği İstanbul Erenköy’deki Kazım Karabekir Paşa Müzesi’ne davet etti.
Editör
Son Güncelleme: 16.04.2013 17:19
