Arslan: Hak ve özgürlüklerin en büyük güvencesi bağımsız ve tarafsız bir yargıdır

Anayasa Mahkemesi kararlarının etkili uygulanması projesi kapsamında 5. Bölge Toplantısı Erzurum’da düzenlendi.

admin
admin
13 Haziran 2023 Salı 12:02
Arslan: Hak ve özgürlüklerin en büyük güvencesi bağımsız ve tarafsız bir yargıdır

Anayasa Mahkemesi Genel Sekreterliği ve Avrupa Konseyi tarafından birlikte yürütülen Anayasa Mahkemesinin Temel Haklar Alanındaki Kararlarının Etkili Şekilde Uygulanmasının Desteklenmesi Projesi kapsamında, Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru ihlal kararları ve ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin 5. bölge toplantısı 12 Haziran 2023 tarihinde Erzurum’da başladı.

Açış konuşmalarını Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Erzurum Valisi Okay Memiş, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı Mustafa Çetin, Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Tuncel ve Avrupa Konseyi Türkiye Birim Başkanı Könül Gasımova’nın yaptığı toplantıya Anayasa Mahkemesi Başkanvekilleri, Üyeleri, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı, Yargıtay ve Danıştay Üyeleri, Bölge İdare ve Adliye Mahkemelerinin Başkanları, Başsavcılar ile bölgede görev yapan hâkim ve savcılar katıldı.

Toplantının açılışında konuşan Anayasa Mahkemesi Başkanı Prof. Dr. Zühtü Arslan, adaletin tesis edilerek toplumu oluşturan bireylerin hak ve özgürlüklerini koruma kaygısının hemen her zaman siyasal hayatın merkezinde yer aldığını belirterek bu amacı gerçekleştirebilenlerin parlak bir medeniyetin mimarları ve taşıyıcıları olduğunu dile getirdi. Bu nedenle de tarihsel sınavımızın hak ve adalet eksenli bir medeniyetin inşası ve idamesi olduğunu vurgulayan Başkan Arslan, bu sınavı verenlerin başında yargı kurumlarının ve mensuplarının geldiğini ifade ederek hemen her medeniyette hak ve özgürlüklerin en büyük güvencesinin bağımsız ve tarafsız bir yargı olduğunun altını çizdi.

Temel hak ve özgürlüklerin etkili şekilde korunmasının genelde yargı kararlarının özelde de Anayasa Mahkemesi kararlarının tam olarak uygulanmasına bağlı olduğunu dile getiren Başkan Arslan, Anayasa Mahkemesine bireysel başvurunun temel hakların korunmasında etkili bir hak arama yolu olarak varlığını sürdürmesi için verilen kararların objektif etkisinin hayata geçirilmesinin önemi üzerinde durdu.

Anayasa Mahkemesinin başvurucunun ihlalden kaynaklanan mağduriyetini gidermek amacıyla ihlalin sonuçlarını ortadan kaldırmaya ve durumu ihlalden önceki hâle getirmeye yönelik kararlar verdiğine değinen Başkan Arslan; bu subjektif işlevin yanında ve ötesinde, bireysel başvurunun asıl amacının yeni ihlallerin ortaya çıkmasını engellemek olduğunu vurguladı. İhlale neden olan ve kanundan kaynaklanan yapısal sorunların giderilmesi için kanun koyucuya bildirimde bulunulmasına yönelik kararlara vurgu yapan Başkan Arslan, “Bireysel başvuru hukuk alanında ülkemizde gerçekleşen en büyük kazanımlarından biridir. Bu kazanıma sahip çıkmak sadece Anayasa Mahkemesinin değil, tüm kurum ve kuruluşların ortak görevidir. Bu konuda yasama, yürütme ve yargı organlarının Anayasa’nın Başlangıç kısmında ifadesini bulan ‘medenî bir işbirliği’ içinde üzerlerine düşen görevleri yapmaları hayati derecede önem taşımaktadır.” diye konuştu.

“Bilindiği üzere, şehirleri ve ülkeleri yaşanabilir ve kalıcı kılan temel değer adalettir.” diyen Anayasa Mahkemesi Başkanı Prof. Dr. Zühtü Arslan, “Bilinen ilk yazılı kaynaklardan, toplumun örgütlü şekli olan devletin temel gayesinin adaleti sağlayarak insanların huzur içinde bir arada yaşamasını temin etmek olduğunu anlıyoruz. Sözgelimi, bundan yaklaşık dört bin yıl önce yazılmış olan Hammurabi Kanunlarında bunu görebiliyoruz. Bu Kanunların “Önsöz” ve “Sonsöz” kısmında Kral Hammurabi’nin memlekette adaleti tecelli ettirmek, başka bir ifadeyle memleketin diline doğruluk ve adaleti koymak için görevlendirildiği tekrarlanarak anlatılır. Hammurabi Kanunlarına göre yöneticinin varlık nedeni, kuvvetlinin zayıfı ezmesini engellemek, öksüzün, yetimin haklarını adaletle yönetmek ve tüm ezilenlerin haklarını aramaktır. Esasen Babil İmparatorluğundan bugüne meselenin özü pek değişmemiştir. Adaletin tesis edilerek toplumu oluşturan bireylerin hak ve özgürlüklerini koruma kaygısı, hemen her zaman siyasal hayatın merkezinde yer almıştır. Bunu gerçekleştirebilenler parlak bir medeniyetin mimarları ve taşıyıcıları olmuş, başaramayanlar ise tarihe kötü bir nam bırakmışlardır. Bu nedenle tarihsel sınavımız hak ve adalet eksenli bir medeniyetin inşası ve idamesidir. Bu sınavı verenlerin başında yargı kurumlarının ve mensuplarının geldiği ise izahtan varestedir. Zira hemen her medeniyette hak ve özgürlüklerin en büyük güvencesi bağımsız ve tarafsız bir yargı olmuştur. Diğer yandan, temel hak ve özgürlüklerin korunması yargı kararlarının etkili şekilde icra edilmesini gerektirmektedir. Bu noktada, yargıyla birlikte diğer devlet organlarının, kamu kurum ve kuruluşlarının sınavı başlamaktadır.” ifadelerini kullandı.

Bireysel başvurunun hukuk alanında ülkemizde gerçekleşen en büyük kazanımlarından biri olduğunun altını çizen Başkan Zühtü Arslan, şunları söyledi: Bu konuda yasama, yürütme ve yargı organlarının Anayasa’nın Başlangıç kısmında ifadesini bulan “medenî bir işbirliği” içinde üzerlerine düşen görevleri yapmaları hayati derecede önem taşımaktadır. Bu duygu ve düşüncelerle sözlerimi tamamlarken Avrupa Konseyi temsilcilerine, oturum başkanı ve konuşmacı olarak bugünkü toplantıya katkı yapacak olan Anayasa Mahkemesinin değerli başkanvekili ve üyelerine, Yargıtay Ceza ve Hukuk Genel Kurullarının değerli başkanlarına, Danıştay Daire Başkanı ve üyesine, Bölge Adliye Mahkemesi ve Bölge İdare Mahkemesinin başkanları, başsavcıları ve üyelerine, Baro Başkanına ve toplantının organizasyonunda emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca güzel şehrimiz Erzurum’da bizleri misafir eden başta Sayın Valimiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Başsavcımız olmak üzere şehrin tüm yöneticilerine Anayasa Mahkememiz ve şahsım adına teşekkür ediyorum.”

Konuşmasında, Erzurum’dan da övgüyle bahseden Başkan Arslan, “Anadolu’nun kadim şehirlerinden birindeyiz. Erzurum sadece Ahmet Hamdi Tanpınar’ın beş şehrinden biri değil, aynı zamanda ünlü şair Puşkin’in yaklaşık iki yüz yıl önce gelip gördüğü ve hakkında kitap yazdığı bir şehirdir. Puşkin, Erzurum’u taştan yapılmış ve damları çimle kaplı evlerin bulunduğu “Asya Türkiyesi’nin en önemli kenti” olarak anlatır. Erzurum bugün de, evleri taştan ve damları çimle kaplı olmasa da, ülkemizin en önemli ve en güzel şehirlerinden biridir. Anayasa Mahkemesi kararlarının sonuçlarını, subjektif ve objektif etkilerini ele aldığımız bölge toplantılarının beşincisini Erzurum’da yapıyor olmaktan dolayı büyük bir mutluluk duyduğumu ifade etmek isterim. Öncekiler gibi bu toplantının da başarılı ve verimli geçmesini temenni ediyorum.“ ifadelerini kullandı.

Bölge toplantısının birinci günündeki oturumlarda Anayasa Mahkemesi kararlarının objektif etkisi ve bireysel başvuru ihlal kararlarının subjektif etkisi konularında sunumlar yapıldı, sunumların ardından gerçekleştirilen yuvarlak masa toplantıları ile bölge toplantısının ilk günü tamamlandı.

Editör

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.