DOĞUTÜRK
2014-02-04 00:49:11

Kadın ve Erkek ve bir TV Programı!

Tevhit GÜLSEVEN

tevhitgulseven@gmail.com 04 Şubat 2014, 00:49

Medyadan bu sefer yakınmak, eleştirmek yerine medyaya bu sefer isyan ediyorum, siz değerli okuyucularıma da şikâyet ediyorum!
Allah, kadınla erkeği birbirlerinin eksiklerini tamamlamaları için yaratmış, birbirlerine çok geniş alanlarda muhtaç kılmış!
Kadına da erkeğe de geniş haklar vermiş. Kimseyi kimseye köle anlamında emanet etmemiş.
Sonra; Allah Resulü;Cennet, annelerin ayakları altındadır” diyerek kadını zirveye taşımış!
Nasıl bir makamdır? Elbette sınırlarını bilemem, ama öyle bir makam ki; Cennet-i Âlâ bile “ananın” (kadının) ayaklarının altında kalmış!
Cennet’e gitmenin bir yolu; ana denen muhteşem bir yaratılmışın rızası için şerh düşülmüş, ana’nın –babanın rızası olmadan olmuyor, Cennete gidilmiyor!
Allah Resulü: “Müslümanların iman yönünden en üstünü, ahlakı en güzel olanı, hanımına, en iyi, en lütufkâr davranandır”. (Tirmizi)
Allah Resulü’nün başka bir Hadis-i Şerifte de “Eşinden zulüm gören kadının, ahretteki davacısı ben olacağım” buyurduğu rivayet ediliyor!
“İçinizden zulmedenlere büyük bir azap tattıracağız!” (Furkan, 25/19), 
“Zalimlerin ise hiçbir dostu ve yardımcısı yoktur.” (Şura, 42/8) mealindeki Ayet-i kelimeler de zalimliğin ahrette nasıl bir fena karşılığı olacağını belirtmektedir.
Eş, ana- baba ve kim olursa olsun; bir kimse için adaletten ayrılmak, adaletle davranmamak, istemediği veya hoşlanmadığı bir şeyi yapmak; zulümdür!
Can yakan demek ki canının yanmasına hazır olsun!
Gizli aşikâr eşini döven, şiddet uygulayan, insan yerine koymayan, emre itaatsizlik halinde gözünü kırpmadan öldürenler; bu Ayet ve Hadisler ışığında bilmem ki hiç düşündünüz mü?
Oysa insanların aileleri, ana-babaları, eşleri, akrabaları, komşuları ile bir hukuk içinde olmalılar. Bu ortak ve uyulması gereken hukuk herkesin daha mutlu olması için elzemdir. Olmazsa olmaz!
Karı-koca, gelin- kaynanada da bu böyledir, damat- kayınpederde de bu böyle olmalıdır.
Herkes hakkını, sınırını bilmelidir.
Nezaket, saygı ise en başta gelen bir kuraldır, işin temeli hukuk, yöneticisi nezaket; müthiş. Vicdan ise; Allah korkusuyla kişinin hukukunun boyutlarını aşmaması için nefse vurulan kilit!
Birisi eksik olduğunda; maalesef tam anlamıyla “insan” olunamıyor.
 
Kaynana Gelin, Seda'ya Gelin!
Bir televizyon kanalı güya bir program yapmış; zaten çok iyi durumda olmayan aile hayatının altına dinamiti yerleştiriyor!
Aynı aileden kayınvalide, oğlu ve gelini; karşı karşıyalar!
Korkunç bir arena!
Oğul sorulan nifak sorularında ya annesini, ya eşini tutmak zorunda!
Oğlu, annesini tercih ettiğinde eşinin yüzü, ya da eşini tercih edip eşinin yanında yer aldığında annesinin yüzündeki kızgınlık, öfke, aşağılanmışlık hissi, utanç hissedilir şekilde açığa çıkıyor!
Gelinlerle kayınvalide ve damatların horoz dövüşü gibi birbirlerine karşı laf- söz saymaları, “evde görüşürüz”, “sen görürsün” gibi tehditler aslında çatının temelden sarsıldığını gösteren bir işaret.
Elbette ve eminim ki; bu maçın rövanşı evde günlerce hatta senelerce sürüp gidecek, damat ya annesini ya da eşini kaybedene dek bitmeyecek; avamın kültürü malum; daha yüksek perdeden birileri olsa ne yazar? ; gene sonuç değişmez çünkü fitne çok büyük.
Ve fitne oldukça başarılı sokuluyor!
Daha kötü ihtimalle evde bir belaya sebep olabilecek bir programdır, bu program!
Yapıcı, birleştirici, uzlaştırıcı, eğitici bir program yapmak ve parçalanmış gelin- kaynana- damat ilişkilerini düzeltmek ve öğütler, ibretler yerine, direkt yıkmayı, bölmeyi, parçalamayı hedeflemiş korkunç bir yarışma düzenlenmiş.
RTÜK ne iş yapar bilinmez ama sosyoloji ve psikoloji uzmanlarının bir an önce bu programın yıkıcı gücünü azaltmak, toplum ve ailedeki tahribatını engellemek için harekete geçmelilerdir.
Şahsen; elektronik (e-meyil) posta veya mektupla ilgili kanalı uyaracağım!
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.