ÖLÜM VE MEZAR TAŞI

"Gel Ey kardeş!

Bak şu mezar taşınma

Gafil insan, al aklını başına

Bak gezerken neler geldi başıma

Çürüdüm toprak oldum

Taş diktiler başıma.....!"

İşte hayatın gerçeği bu. Kimi denizde boğuldu.. Kimi alevlere teslim olup kül oldu...

Kimine birkaç metre kefen bezi , kimine iki metre kare mezar nasip oldu.

Kiminin üzerine büyük mezar taşları, anıtlar dikildi... Kiminin mezar taşı kayboldu gitti.

Firavunlara piramitleri yaptılar...! Kimilerinin başına bir taş koyup tarihte yokluğa fırlattılar....

Kimi kral, kimi sultan, kimi Karun oldular.... Mezarları görkemli ancak sonuçta toprak oldular...

Zengin idiler.. Kılıçlarıyla kesmedik baş, ayaklarıyla tekmelemedikleri mezar bırakmadılar....

Mağrurlarda, zalimlerde öldü.... Belki onlarında mezarları yağmalandı, tekmelendi, taşlandı... Ah aldılar...

*****

Dünya hayatı onlar için muhteşemdi bir kere... Güçlüydüler... Her sözleri kanundu.... Yediler, içtiler sonunda dört ayaklı tahta ata bindiler.....

Biz olmazsak yıkılır bu nizam, yıkılır dünya dediler kendi kendilerine...

İnandırdılar insanlara kendilerinin vaz geçilmez olduğunu...

Gün geldi... Vakit tamam oldu.. Vazgeçilemeyenler acılar içinde kaybolup mezara gittiler...

Lakin ne dünya yıkıldı... Ne geride kalanlar perişan oldu...

Bir aldatmaydı.. Aldanarak, zulmederek, öldürerek, gasp ederek günahlarıyla gittiler.

Kimileri Neron oldu yaktı Roma'yı, kimileri Firavun olup ilahlık tasladı...

Kimileri Ömer olup Fırat kenarında kurdun kaptığı koyunun hesabı benden sorulur deyip hüngür hüngür ağladı..

Kimi Hammurabi oldu kanun yazdı, Kimi Kanuni Sultan oldu... Kanunnameler, ferman çıkardı...

Kimi Hitler, kimi Musoluni, kimi Stalin, Lenin olup milyonlarca insanının ölümüne ferman çıkardı....

Kimi Ahmet Yesevi, kimi Yunus Emre, kimi Hacı Bayram-ı Veli olup gönüllerde taht kurdular....

Evet kimi hayırla, dualarla anıldı... Kimileride zalimlikleriyle, yaptıkları zulümlerle, kimileri attıkları iftira ile toprağa koyulup hesap günündeki cezalarını çekmeye hazırlandılar.

****

Ey insan oğlu hayat kısa, para, mal, şöhret geçici.. Bunları bir gün kaybedeceksin unutma..!

Ebedi yere, ebedi güzele, sonsuz hayata hazırlana biliyor musun...!

İşte yazının başlangıcındaki mezar taşına iyi bak.. Anla... Anlat... Hatırla...

Hayatını ona göre tanzim et sakın aklından çıkarma....

Yazımı Kerem'in yol kenarında gördüğü kuru kafaya söylediği mısrasıyla bitirelim.

Bir sual sorayım haber ver bana

Sende bu alemde var mıydın kafa?

Yedirmez içirmez bir nıhısmıydın,

Yoksa ak sakallı pir miydin kafa?

Ders, öğüt almak isterseniz yolunuz Zincirlikuyu mezarlığına düşerse bir tarafta Türkiye'nin en zenginlerinden rahmetli Sakıp Sabancı'nın diğer tarafta Türkiye'nin en önemli kabadayılarından Dündar Kılıç'ın mezarlarını görür ibret alırsınız...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.