Ne diyordu! Yılmaz Vural maç öncesinde: “Değil Konya Real Madrid bile gelse yenmemiz lazım.”

İyi de hocam maç oynanmadan kazanılmıyor ki:…

Konya bizi özellikle ilk yarıda pas manyağı yaptı.

Ya Real Madrid olsaydı halimiz ne olurdu sen düşün Yılmaz Hocam…

***

Oysa ne güzel umut tacirliği yapmıştın.

Bizi de ne güzel inandırmıştın.

Biz de saf Anadolu çocuğu olarak nasılda inandık sana…

***

Dizdiğin ilk onbirle daha birinci dakikada kafamızda soru işareti oluşturdun Yılmaz Hoca…

***

Cuma günkü taktik idmanında sarı yelekleri verdiği takımla maça çıksan iddia ediyorum bu sonuç ortaya çıkmazdı.

68 yaşındasın kurt hocasın, ama evladın yaşındaki İlhan Palut’un Konyaspor’u karşısında sefilleri oynadın.

Konya bizi pas manyağı yaptı, bunu aynen bizim gibi sende saha kenarından izledin.

Milosevic’in 9’uncu dakika attığı golle moralimiz bozuldu.

15’te Da Costa’nın kafasından gelen golle umutlandık.

Ama 44’te bu kez Konya’nin stoperi yıktı bizi, Abdulkerim Bardakçı’nın attığı golle gardımız düştü.

Vallahi Konyaspor, Real Madrid’den daha dişli çıktı.

Resmen bize futbol dersi verdi.

Biz ezildik üzüldük.

Konya forveti biraz becerikli olsa tarihi fark olurdu.

Koca 45 dakikada sanki Erzurum ununu elemiş eleğini asmış gibiydi.

İlk yarıda ortaya çıkan skordan çok Mavi-beyazlıların teslimiyetçi ruhu bizi üzdü.

***

Dedik belki devre arası Yılmaz Vural olaya müdahale eder, ikinci yarı Erzurum kendisinden beklenen gol ve golleri bulur diye ümit ettik ama yanılmışız.

Gördük ki, değişen bir şey yok.

Yılmaz Vural da bizim gibi sadece izlemiş maçı…

Üstelik de Obertan’sız ikinci yarıya başlaması Yılmaz Hoca’nın ikinci yarıya başlaması, bize pes dedirtti Vallahi…

Ya! hoca Allah aşkına Zakarya, Elba, Omolo, Ricardo Gomes oyuna devam ederken, senin Obertan’ı ikinci yarıda sahaya sürmemene şaşırdık Vallahi…

Ya! Yılmaz Hocam, Erzurumspor gibi takımlarda sahada ancak bir tane futbolcunun kötü oynama hakkı vardır.

Ama gördük ki, dört oyuncu vasatın da altında.

Diğerleri de vasat…

Bir tek kaptan Aatıf direndi.

Tek çiçekle de bahar gelmez.

Aatıf’ın çırpınışları uzatmanın son dakikasında penaltı getirdi. O penaltı da VAR’dan döndü zaten…

Maçın 23’üncü dakikasında beş dakikaya yakın bir düşünme molasının ardından Konya’ya penaltı veren orta hakem Sarper Barış Saka ve VAR hakemi Serkan Tokat, her ne hikmetse Erzurum’un penaltısını gasp ettiler.

Ey! Hakem efendi, ey! VAR, tamam yerden gelen top rakibin eline çarptı, penaltı verilmez Eyvallah, ama ikinci pozisyondaki penaltıyı nasıl gasp ettiniz.

Vicdanınız rahat mı?…

***

Tamam Konyaspor dersine daha iyi çalışmış!…

Tamam O eski Yılmaz Vural’dan eser kalmamış.

Onun da enerjisi ve heyecanı bitmiş.

Diğer takımlarda saç baş yolan, saha kenarında durmayan, yerlerde yuvarlanan bağırıp çağıran Yılmaz Vural, belli ki, Kovid-19 rahatsızlığından sonra bir hayli durulmuş ve sakinleşmiş.

***

Futbolcuları da vurdum duymaz ve ruhsuzlar ordusu olmuş, Aatıf hariç…

Bu bizim iç meselemiz.

Bu Erzurumspor’un aile meselesi…

Ama Sarper Barış Saka yüzünden ‘Sakat’a gelmemiz, ve VAR Hakemi Serkan Totak tarafından puanımızın ‘Tokat’lanması anlaşılır gibi değil.

Saka, Erzurumspor’a gelince doğruluk meleğe kesilmiş. Serkan Tokat’ı anlatmaya gerek var mı?

Ankara bölgesi hakemi.

Gençlerbirliği ve Ankaragücü ile çekişiyoruz.

O, bizi ince ince ‘Tokat’lıyor, sezon başından beri…

İlk yarıda Sivas’a 2-1 yenildiğimiz maçın hakemi Serkan Tokat’tı…

Hatay’a sahamızda 3-1 mağlup olduğumuz maçı da Serkan Tokat’tı..

Evimizde kaybettiğimiz Denizli mücadelesinin de VAR hakemiydi.

Bilmem anlatabildim mi?

Bir takımın puanları daha nasıl ‘Tokat’lanabilir ki:…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.