Bir Ramazan ve bayramını daha geride bıraktık.
Rabbim, tutulan oruçları, yapılan ibadetleri kabul etsin.
***
Dikkat ettiniz mi bilemem de, bu bayram dışarıdan Erzurum'a çok sayıda insan geldi sanki.
Şehrin caddelerinde dolaşan farklı plakalı araçlar, bu gerçeğin bir göstergeydi.
Gelenlerin çoğusu şehrin yabancısı değildi, göç eden insanlarıydı.
Kimi İstanbul'dan, kimi Antalya'dan, İzmir'den, Bursa'dan ve diğer şehirlerden yüzlercesi yola çıkmış ve bayram öncesinde baba ocağında buluşmuştu.
***
Başta aile kabristanları olmak üzere, şehrin tarih kokan mistik köşelerinden çekilen fotoğraflar ardı ardına sosyal medyada paylaşılıyor, yaşanan heyecan bir şekliyle dışa vuruluyordu.
***
Kimileri Topdağı'na çıkmış, tabyaları dolaşmış, kimi Abdurrahmangazi'den dostlarına selam yollamış, adeta "eyy millet ben memleketimdeyim" narası atmıştı.
***
Duyulan heyecan ve gösterilen ilgi beni de memnun bıraktı doğrusu.
***
Böyle olmalı aslında.
Erzurumlu, hele de dışarıda yaşayan insanımız, her fırsatta memleketine sahip çıkmalı, sahip çıktığını da söylemiyle değil, eylemiyle orta yere koymalı, gözler önüne sermeli.
***
Yoksa laf ile peynir gemisinin yürümeyeceğini hepimiz iyi biliyoruz.
***
Başta İstanbul olmak üzere, birçok şehirde Erzurumlular Derneği var.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine gore, yurt genelinde 781 bin 832 Erzurum doğumlu insanımız yaşıyor.
***
Muazzam bir rakam bu.
Rahatlıkla "Erzurum'un dışında bir başka Erzurum daha var" denilebilir.
***
Bu insanlarımızın bir bölümü, sözünü ettiğim o derneklerde Erzurumlu olarak, Erzurumluluk adına faaliyette bulunuyor.
***
Ramazanlarda verilen iftarlar, kurtuluş günlerinde bir araya gelinerek düzenlenen etkinlikler, cenazelerde ve düğünlerde yaşanan birliktelikler memlekete duyulan hasretin, geçmişe duyulan özlemin birer göstergesidir.
***
Yalnız...
O insanlar, dernek üyeleri ve yöneticileri sanki Erzurum'dan bağımsızlar, sanki Erzurumlular ama değiller gibi!
***
İnsana "saçma" gibi geliyor ama, böyle mi ne?
***
Adının önünde Erzurum ismi bulunan dernekler ve o derneklerde faaliyet gösteren insanlar, Erzurum'dan bihaberler!
***
Biliyorum ki, çoğusunun içini hasret ve memleket özlemi yakmıyor, adeta kavuruyor.
***
Köyünü, mahallesini, eşini, dostunu, arkadaşını aklına getiren insanların en azından göz pınarlarında yaşlar biriktiğini ve burun direklerinin sızladığını da tahmin edebiliyorum.
***
Ama gelin görün ki, çoğu memlekete karşı kayıtsız, çoğu ilgisiz, çoğu duyarsız!
***
Mı?..
***
Yani gerçekten böyle mi, yoksa ben ve benim gibi düşünen insanlar yanlış mı değerlendirme yapıyoruz?
***
Bi yerde hata var gibime geliyor.
Hata olduğunu da, bayram arefesinde yaşadığımız o coşku dolu görüntüler nissettiriyor insana.
***
Acaba dışarıda yaşayan Erzurumlular memleketlerine gelmek, belki buralarda yatırım yapmak istiyor, köprüler kurmanın yollarını arıyorlar da, biz mi kayıtsız kalıyor, o insanlara el uzatma noktasında gerekli samimiyeti göstermiyoruz?
***
Dedim ya, biyerlerde hata yapılıyor.
***
Bence bizim, yani Erzurum'da yaşayan Erzurumlular'ın, önce varsa yapılan hataları tespit edip, gidermemiz gerekiyor.
***
Aslında şanslı bir dönemdeyiz.
***
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, İstanbul'dan transfer bir insan. Benzeri sorun ve sıkıntıları bizden çok daha iyi bilen ve belki yaşayan birisi.
***
Dolayısıyla var olan sorunları çözmek de öncelikle ona düşüyor.
***
Geçmiş yıllarda ERVAK, bir köprü oluşturma adına Sultansekisi Toplantıları düzenleyerek önemli işler yapıyordu.
***
Sevgili Necati Bölükbaşı ağabeyinin vakıf başkanlığını bırakmasıyla birlikte, "çaşır günleri, civil peynir etkinlikleri" denilerek küçümsenen Sultansekisi Toplantıları da rafa kalktı.
***
Kim bilir belki Büyükşehir Belediyesi bu anlamda yeni bişeyler yapabilir.
Tabi Başkan Sekmen'in bazı olumsuzlukları düzeltmesi kaydı şartı ile.
***
Hani meraklıları "o olumsuzluklar da nesiymiş?" diye sorarsa...
Sayın Sekmen'e, adı "kent konseyi" olan işe yaramaz bir grubun varlığını gösterebilirim.