Kıymetli dostum Recep Küçükoğlu'nun, Erzurum Tarım Kredi Kooperatifleri Birlik Başkanlığı’na seçildiğini gazetelerden okuyunca iki bakımdan mutlu oldum, gururlandım.
Birincisi şu: Şehrin geleceğinde tarım, hayvancılık ve yüksek teknolojiye dayalı gıda sanayiinin önemli bir rol oynayacağına dair inancımı hep muhafaza ettim, bu konuda atılan her adımı alkışladım, yapılan her çalışmaya yazılarımla destek olmaya çalıştım.
Şehirlerin kalkınma, zenginleşme vizyonunu belirlerken ekonomik genetiklerine uygun rotalar çizmesi gerektiğini savunuyorum.
Yem bitkilerine ağırlık veren ekim biçim işleri bir yandan yürütülürken, hayvancılık ve gıda sanayiine özel bir önem verilmesinin gerekliliğini herkes kabul ediyor.
Son yıllarda hayvancılık sektörüne önemli teşvikler verildi. Erzurum, tüm yatırım önceliği ve teşvik paketlerinde yer aldı. Birçok tesis yapıldı. Sulama kanalları ovaya can veriyor. Organize sanayi bölgesinde süt ürünleriyle ilgili devlet desteğiyle çok iyi tesisler açıldı.
Bu gayretlerin şehrin zenginlik devrimi ile taçlanması için yerel markaların tedarik zincirlerinde ve raflarda yer alması gerekiyor. Bunun için de şehir önderlerinin ve yaratıcı girişimci sınıfının azim ve kararlılığını aynı şevk ve heyecanla sürdürmesi lazım. Küçük küçük büyük adımları koşu ritmine ulaştırarak hedefe yaklaşıyoruz Allah'ın izniyle.
Yeri gelmişken çok kere ifade ettiğim Erzurum Tarıma Dayalı İhtisas Hayvancılık, Gıda, Besi Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulmasına ilişkin hayalimi bir kere daha dillendirmiş olayım.
Savaşta barut ne ise projelerin hayata geçirilmesinde finansman odur. Bir yandan büyük tarım işletmelerinin, diğer yandan küçük üreticinin yeterli kredi ile desteklenmesi Erzurum’u bu coğrafyanın Hollanda’sı haline getirme hedefinin besmelesidir.
İşte bu noktada kendisine büyük görev düştüğüne inandığım TürkiyeTarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği; 1 merkez birliği, 17 bölge birliği, 1615 kooperatifi,204 hizmet bürosu, 19 iştirakçisi olan ve bünyesinde 12.322 kişi istihdam eden millî bir kuruluşumuz. (TKK 2021 Faaliyet Raporu).
Türk tarımını sürdürebilir en üretken sektör yapmayı amaçlayan, çiftçilerin sosyoekonomik güvencesi olma vizyonuyla faaliyet gösteren Tarım Kredi Kooperatifleri, öyle gözüküyor ki gelecekte gıda piyasasının tanziminde de devletin terbiye edici eli olacak.
Bilirliğin kredi kullandırma oranını 2018-2021 yılları arasında %33,60 oranında artırması sevindirici bir gelişme. Bu artıştan Erzurum gibi kadim hayvancılık merkezlerinin yeterli payı alması için pozitif ayrımcılık yapılması gerektiğini söylemeye gerek var mı? Bunu tam anlamıyla sağlarsak Erzurum Türkiye’yi, dünyayı doyurur hale gelebilir.
Dünyanın gıda krizi ile karşı karşıya geldiği ve bu durumun kalıcı bir kaosa dönüşme sinyalleri verdiği yeni dönemde Tarım Kredi Kooperatiflerinin yeni bir vizyona, yeni ve cesur bir kredilendirme anlayışına ihtiyacu var. Hemen bu anlayışın kodlarını vereyim: AT UNUT FÜZESİ gibi, Erzurum üreticisinin kredilendirmesine VER UNUT anlayışı hâkim olmalı. Ver unut dediysek, krediyi ve üretici batırsın, sen de tahsili unut demek istemiyorum tabii ki. Ama sıkboğaz etmesin kooperatifler çiftçiyi, hayvancıyı, bürokrasiye boğmasın, üretmesine fırsat versin, faize boğmasın ki geri ödesin fakir fukara aldığını.
Özetle diyorum ki; çiftçinin tarlaya tohum atması gibi gerçek üreticiye bol bol kredi saçmalı kooperatifler, banka mantığını terk ederek. Geri dönmez, ödenmez diye hiç çekinmesin, tasalanmasın yönetimler. Elleri nasırlı insanlar vicdanı nasırlı kredi kaçakçısı değil ki borcunun üstüne yatsın. Hazır birliğin başında çok tecrübeli, zirai krediler konusunda birikimli bir değerli bankacı varken kooperatif-üye ilişkisi yeniden düzenlenmeli, Tarım Kredi’nin kredi musluklarından Erzurum üreticisine Kuzgun Barajı suları gibi gür kaynaklar akıtılmalı.
Unutmadan söyleyim; bakın Aziziye belediyesinin termal sera projesiyle ürettiği domatesler Erzurum marketlerinde yerini aldı. Bakın isteyince oluyor, nerede üretim orada zenginlik ve refah...
Recep Küçükoğlu’nun seçilmesinden iki bakımdan mutlu oldum, gururlandım demiştim, ikinci sebebi de izah edeyim.
Recep Küçükoğlu'nun kurumla üretici arasında muhkem bir köprü olacağına inanıyorum. Fıtratı, birikimi, liyakati buna çok uygun çünkü. Aktif siyasette güleç yüzü ve problem çözme yeteneği ile güzel bir izlenim bırakmıştı. Bir de kendisi köylünün, üreticinin derdini, problemini yakından bilen biri. Güncel sıkıntıları yukarılara dirayetle taşıyacak medeni cesarete ve dirayete sahip bir halk adamı.
Yazıyı kaleme alırken Erzurum’da Tarım Kredi Kooperatifi Bölge Birliğinin kurulduğu yılları hatırladım. O tarihlerde rahmetli babam M. Hulusi Bey Erzurum Ziraat odası başkanıydı. Tarım Kredi Bölge Birliğinin şehrimizde kuruluşu için kendisinden destek istenmişti. Aile işletmeciliği şeklinde ayakta kalma ve büyüme çabası içinde olan ve kooperatifleşmeye sıcak bakmayan bölge çiftçisini ikna etmek hiç de kolay değildi. O zor işin başarılmasında, kooperatifin üye ve yönetim kurulları oluşturmasında ömrünü ziraatın gelişmesine adayan babamın, Ziraat odası Meclis Başkanı M. Cihat Güngör’ün, oda yönetiminin, Recep beyin babası Muhtarlar Derneği Başkanı Hacı İshak Küçükoğlu’nun gayretlerini, samimi çaba ve katkılarını bugünkü gibi hatırlıyorum. Ayrıca dalıp gittiğim hatıra ekranımdan bana gülümseyen Sıddık GÜL, Ömer ÇALMAŞUR amcalarımı rahmetle, Selami UÇAR abimizi minnetle yâd etmek isterim. Gördüğünüz gibi birlik ile böyle duygusal bir bağım var. Allah cümle geçmişlerimize rahmet eylesin.
Dostlarımızın seçimle veya atamayla bir göreve getirildiğini işittiğimizde kendimiz o koltuğa oturmuş gibi keyifleniyor, gururlanıyoruz. Uzayan kol bizden olsun, amma illa ki liyakat sahibi olsun. Fuzuli makam işgali en feci israftır. Layık bir kişinin mühim bir koltukla buluşması en güzel vuslattır. Recep beyi tebrik ediyor, başarılar diliyorum. Kendisinden önce görev yapan değerli hemşehrilerimizi de sevgiyle anıyorum.
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.