Fen Lisesinin Kuruluş kararının alınmasının üzerinden 25 yıl geçti. 1989 Yılında Milli Eğitim Bakanlığı aldığı karar gereği ülke genelinde 7 fen lisesi kurulmasını onaylamış bunlardan birisi de "Erzurum Fen Lisesi" olmuştur.
Okulun açılabilmesi için bina arayışına girilmiş sonunda "Atatürk Yapı Sanat Enstitüsünün" eğitim yaptığı "Kongre Binası" uygun görülmüş, kurucu müdürlüğüne "Fikret Umudum" getirilmişti.
Fen lisesine alınacak öğretmenler Temmuz ayı içinde imtihan için Ankara'ya çağrılmış , bilim sınavı ve sözlü mülakatlarda başarılı olanlar Ağustos ayı içinde "Ankara Fen Lisesine" çağrılmış kısasa süreli bir kurstan sonra okullarına gönderilmişlerdi.
15 Eylülde okullar açılmış ancak Kongre binasında 4 sınıf ile bir belletici odası payımıza düşmüştü. Okul yatılıydı ve bir çok ilden toplam 96 öğrenci gelmişti.Hiç birinin kalacak yeri yoktu. Velilerbu konuda okul müdürüne sorular soruyor müdür sorulara cevap bulmakta zorlanıyordu. İlk günlerde "Ömer Batman ve Birol Turgut" çok çalışarak Dumlu'daki askeri depodan ve Erzurum Lisesinden ödünç yatak, somya ve battaniye getirerek öğrencilerin kalacakları yatakhaneleri oluşturdular. Okulda ilk nöbetçi öğretmen, ilk ders anlatan, öğrencileri ilk yemekhaneye götürende ben olmuştum. "Durmuş Üstün" hoca belletici olmuş ve kız öğrenciler lojmandaki bir daireye, erkek öğrencilerde ikinci kattaki büyük salona yerleştirmiştik.
Zorda olsa bir hafta içinde okul düzene girmiş, öğretmen arkadaşlar birer ikişer gelerek göreve başlamışlardı. Pansiyon binası yapılmaya başlamış ancak yetişmediği için öğrenciler sıralar halinde günde üç öğün "Atatürk Endüstri Meslek lisesinin" yemekhanesine götürülerek yemek yemeleri sağlanmış, bu durum 4 ay sürmüştü.
Öğrenciler bir biriyle kardeş olmuş, öğretmen ve idareciler omuz omuza vererek çocuklara amca, dayı , arkadaş, sırdaş olmuşlardı. Öyle bir hava oluşmuştu ki "okul adeta bir hayat alanı haline gelmişti". Başarıda bundan kaynaklanmıştı. Yıl çabuk bitmiş 2. yıla başlanmış, öğrenci sayısı 190'a ulaşmıştı. Sınıf sayısı artarken Müdürlüğe "Köksal Selçuk" atanmış yeni öğretmen arkadaşlarla okul kadrosu zenginleşmişti.
1991-1992 öğretim yılına gelindiğinde öğrenci sayısı 275'lere ulaşmıştı. Artık pansiyon tam doluydu. Kongre Binası Fen Lisesine kalmıştı. Öğretmenler gece gündüz okulu terk etmiyor, sohbet- muhabbet iftihar edilecek seviyede giderken öğrencilerde üniversite sınavlarına hazırlanıyor ve öğretmenlerin kontrolü altında çalışıyorlardı. Dershaneye giden öğrenci yoktu. Tüm başarı Fen Lisesi öğretmenlerine aitti.
1992 yılında girilen sınavda okul başarılı olmuş %92 öğrencisi üniversitelerin çok iyi fakültelerine yerleşmiş kazanamayanlar tercih etmedikleri için dışarıda kalmışlardı. Yine bu yıllarda Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik derslerinde ikmale kalıp ikmalde sınıf geçemeyenler tasdikname alıp başka liselere gidiyorlardı.
Bu başarıdan dolayı 1993 yılında Ankara'da yapılan Liseler arası olimpiyat seçmelerine bir otobüs öğrenciyi Şahset Öztekin, ben ve Nesimi Aktaş hocamız götürmüştük. Fizik, Kimya , Biyoloji ve Matematik dallarında 7000 lise içinde ilk yirmi beşe girmiştik. O yıl bu başarıdan dolayı ÖSYM okula nakdi yardımda bulunmuş ve laboratuarlara malzeme almıştık. İkinci mezunlarımızı 1992-1993 yılında verirken başarımız % 94 olmuş gerçekten büyük bir başarıya , idarecisi, öğretmeni ve öğrencisi beraber imza atmıştık
Fen Lisesi binası yapılmaya başlanmış biteceği günleri beklerken okulumuz proje yarışmalarında başarılara imza atmaya devam etmişti. Fizik dalında alınan başarılar yanında Fizik Olimpiyatları için yapılan seçmelerde iki öğrencimiz farklı yıllarda ilk 20'ye girerek Antalya kamplarına katılmış ve okulumuzu başarıyla temsil etmişlerdi.
Yeni bina tamamlanmış okul 1997-1998 öğretim yılında taşınmış modern laboratuarlarda deneysel ve teorik çalışmalar hızlanmıştı. Öğrenciler başarıdan başarıya koşuyorlardı. İdarecisi, öğretmeni , memuru ve kantincisi tek yürek , tek vücut olmuşlardı. Yeni gelen öğretmenler , emekli olan öğretmenler, belleticiler okulu mesken tutmuş tüm şehre örnek olmuşlardı.
Öğretmenler günü kutlamaları, Ramazanda ekseri öğrencinin katılımıyla kılınan teravih namazları okula ayrı bir renk katıyordu. 2000'den fazla mezun veren, yüzlerce doktor, mühendis, işletmeci, öğretmen , akademisyen çıkaran okulun öğrencilerinin hepsi üniversiteyi bitirmiş ve şu anda ülkemize hizmet etmektedirler. Bütün bu başarılarda, müdürlerimiz; Fikret Umudum, Köksal Selçuk, Birol Turgut, Yılmaz Oğuzhan, Semih Kır , Yavuz Kali, öğretmenlerimiz Abdurrahman Zeynal , Ahmet Er, Şahset Öztekin, Yavuz Turalıoğlu, Eyüp Ergün, Necmettin Taşçı, Cemil Kırkkeseli, Mehmet Öztürk, Birol Ülke , İbrahim Altınbaş, Recai Orhon, Alim Öztürk, Selami Keleş, Mehmet Ali, Abdurrahim Demir, Yücel Şenol, Fikret Polat, Şakir Olpak, Ziya Özdemir, Emre Atalay, Yalçın Özemen, Murat Kömeç, İsrafil Şakar, Cevat Aykut, Atasever Keleş, Nesimi Aktaş, Mustafa Eken, Ebubekir Gündoğdu, Muammer Akyürek, Fahrettin Akıncıoğlu, Selami Maranbaba, Şenol Kaya ve ismini sayamadığım arkadaşlarımızın gayretli çalışmaları ile olmuştur.
Şu anda 25 yıllık mazisi bulunan Erzurum İbrahim Hakkı Fen Lisesinde çalışmakta olan tüm meslektaşlarımı böyle güzel bir okulda çalıştıkları için tebrik ediyorum.Bu okulda eğitim gören yavrularımıza da bu okulun kıymetini bilip okulun imkanlarından ve öğretmenlerinden en iyi şekilde istifadeyle istedikleri hedefe ulaşmalarını temenni ediyorum. Kendimi bu okulda çalıştığım için şanslı hissediyorum ve büyük bir aşk ve şevkle çalıştığımı ifade etmek istiyorum. Sonuç olarak emeğimizin karşılığını başarıyla alabilmenin mutluluğu içerisindeyim.
Son olarak aramızdan ayrılan Nesini Aktaş ve Atasever Keleş arkadaşlarımıza Allah'tan rahmet dilerken sağ olan arkadaşlarımıza sağlıklı başarılı ve huzurlu bir ömür dilerim.
Seninle olmak, sende yaşamak gerçekten güzeldi. Teşekkürler EFL...