CUMHURİYET CADDESİ TRAFİĞE KAPATILSA ANCA OLUR

Gazetelerin küçük haberleri oldum olası ilgimi çekmiştir.
***
Geçtiğimiz gün tek sütuna sığdırılmış bir haberde, İtalya’daki bazı belediye meclislerinin aldıkları ilginç kararlar sıralanmıştı.
Bugünlerde bizim belediyelerin icraatları sık sık manşetlere çekiliyor ya…
Bu yüzden çok daha fazla ilgimi çekti haber.
***
Gerçekten ilginç kararlar almış İtalyan meclisleri.
***
Alın size güzelinden iki örnek:
- Ferrara Kenti’ndeki parklarda çimlerde yatmanın cezası 60 Euro’ymuş. Yani bizim paramızla deyin ki 150 TL.
- Vercelli Kenti’nde nikah töreninde çiftlerin üzerine geleneksel pirinç atma ritüeli (dini alışkanlık) ortalığı kirletiyor diye yasaklanmış.
***
Daha başka kararlar da var elbet.
Ama ben, Erzurum’da yaşananlar ile benzerlik gösterdiğinden, bu iki kararı dikkatlerinize sunmayı yeterli buldum.
***
Akşamları özellikle de teravih namazının hemen sonrasında Cumhuriyet Caddesi ana-baba gününe dönüyor.
Hele de Lalapaşa ve Yakutiye’nin çevresi sanırsınız mahşer yeri.
Çoluk, çocuk, yaşlı-genç, kadın-erkek kimi ararsanız orada.
Tam bir cümbüş anlayacağınız.
***
İki yıldır yaşanan bu kalabalık görüntüye bişey demiyor, desem de bir anlam ifade etmeyeceğini zaten biliyorum.
Amacım sadece Avrupalı ile aramızdaki düşünce farkına dikkati çekmek.
Adamlar dini gelenekleri arasında olmasına ragmen pirinç atılmasını “çevreyi kirletiyor” diye yasaklıyorken, biz elimizde kabuklu yemiş paketleri çıt ha çıt!
Ne demiştim geçen haftaki yazımda:
“Bize her yer çöplük!”
***
Bu yazıyı okuduktan sonra, yolunuz düştüğünde, ister sabah olsun ister akşam…
Alıcı gözle, yani daha dikkatle bi bakın çevrenize.
Sabah Yakutiye’nin bahçesindeki çimlerin üzerinde uyuklayanlara…
Akşam da o çimlerin üstünde termos termos çay yudumlayan, çekirdek çıtlatan insanlara sıklıkla rastlayacaksınızdır.
***
Görüntü gerçekten çok ilginç, ama daha ilginç olanı var.
***
Haydi çimeni, ağacı, parkı, bahçeyi geçtik!
Daha o çiçekler, kasımpatılar, menekşeler neyin nesi?
***
Binlerce insanın keyfi hareket ettiği, gezdiği, oturduğu, yuvarlandığı ve tonlarca çekirdek kabuğunu çevresine saçtığı meydana ne diye çiçek ekilir!
Var mıdır bunun mantıklı bir izahı?
***
Dünyanın hiçbir tarafında beldesini kendi eliyle kirleten, halkını da kirletmesi, yıkıp, dökmesi için teşvik eden bir belediye bulamazsınız.
Ama bizde var.
***
Neymiş efendim, Ramazan şenliği yapıyormuşuz.
Aslına bakarsanız ben şenlik düşüncesine zinhar karşı birisi değilim.
Şehrin sosyal hayatı bu tür organizasyonlarla zenginleşir.
Ama herşeyin bir yolu yordamı vardır.
Bizim Ramazan geceleri tam bir arabesk görüntü içeriyor.
Ne bir plan var, ne de program.
Böyle olunca geceler karman çorman hal alıyor.
***
Belli ki arz, talebe göre oluşuyor.
Yani halkın önemli bölümü bu tür etkinliklerin yapılmasından yana.
Bu nedenle Yakutiye Meydanı kalabalıkları almıyor.
Sakın ola ki, ilgiye ve kalabalıklara bakıp, “en doğrusunu yapıyoruz” deme yanılgısına düşmeyelim.
Yığınla yanlış, yığınla sorun ve sıkıntı var.
O zaman çare üretmek gerek.
***
Yüksek sesle düşünüyorum:
Acaba Cumhuriyet Caddesi trafiğe tamamen kapatılırsa ne olur?
***
Geçtiğimiz yıllarda cadde trafiğe geçici de olsa kapatılmış, uygulama çok da beğenilmişti.
Diyorum ki, bu teklif yeniden tartışmaya açılsa yani, olur mu?
***
Olmaz gibime geliyor!
Çünkü geç kaldık.
Zira önümüzdeki yıl seçimler var.
Bakalım seçimlerden sonra karar alma makamındakiler yerlerini koruyacak mı, kimler yoluna devam edecek ya da devamsızların yerine kimler seçilecek?
Bunu gelecek yıl bu zamanda inşallah görmüş olacağız da…
Umarım seneye bugünlerde “elim kırılaydı” pişmanlığını yaşamıyor oluruz.
Çünkü artık çoğu insanda kırılacak el de kalmadı!