Teröre ve bölücü hainlere destek veren bin'i aşkın (1128) sözde akademisyenin zırvaları, ne olup-bittiğinden pek de haberimizin olmadığı üniversitelere çevirdi yüzlerimizi.
***
Ankara'da, İstanbul'da ve ülkenin diğer şehirlerindeki üniversitelerde tatsız olaylar yaşandığı, çok sinsi planlar yapıldığı, bölücü hainleri cesaretlendirecek adımların pervasızca atıldığı ayan beyan ortada!
***
Teröristlerin cirit attığı, hainlere arka çıkan sözde bilim insanlarının her türlü filmi çevirdiği şu günlerde, istedim ki, biz de kendi üniversitelerimize bakalım.
***
İki üniversitemiz var bizim!
Aslında "bir buçuk" demek daha doğru.
Bir yanda Atatürk, diğer yanda Erzurum Teknik Üniversitesi!
Hani denebilir ki, Atatürk bir üniversite ise, Erzurum Teknik ne?
O da olsa olsa "üniversitecik" olur herhalde!
***
Her neyse!
Asli işi "protokol görevini hakkıyla(!) yerine getirmek" olan ETÜ Rektörü Prof. Dr. Muammer Yaylalı'nın üniversitecik'ini "şimdilik" kaydıyla bir kenara bırakıp, Atatürk Üniversitesi'ne çekmek istiyorum dikkatleri.
***
Kaç zamandır Cem Atmaca ve Ende Yüncü, düzenledikleri "Haftaya Bakış" programında bazı konuları üzerine basa basa anlatıyor, soruyor, sorguluyorlar.
***
Daha geçen hafta Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak'a yöneltilen yığınla eleştiri ve soru vardı.
***
Atmaca ve Yüncü, Rektör Koçak'ın çoluk, çocuk, hısım, akraba, can ciğer birçok yakınına kadro verdiğini ve üniversiteye yerleştirdiğini iddia ediyorlar.
***
Bu iddialar doğru mu, yanlış mı, bilemem.
***
Çoğu insanın bu soruların cevabını merak ettiği bir gerçek.
Söylenenler doğru ise çok vahim, değilse zaten gazetecilik adına tam bir skandal.
***
Rektör Bey'in, bu nedenle kamuoyunun merağını giderme mecburiyeti var gibime geliyor.
***
Sessiz kalmak elbet bir yöntem!
Ancak, herkes de biliyor ki, böyle bir yöntem, "iddiaları kabullenmek" anlamı taşır.
Bu nedenle sayın Koçak, Cem Atmaca-Ender Yüncü ikilisinin gündeme taşıdığı iddiaları hiç vakit kaybetmeksizin açıklığa kavuşturmalıdır.
***
"Niye hiç vakit kaybetmeden" derseniz?
***
Sebebi gayet açık.
Önümüzdeki haziran ayında Atatürk Üniversitesi'nde rektörlük seçimi yapılacak.
Yani nöbet değişimi sözkonusu.
***
Prof. Dr. Yaşar Sütbeyaz döneminde çoluk, çocuk kimseye kadro verildiğini duymamıştık. Prof. Dr. Erol Oral döneminde de öyleydi.
***
Prof. Dr. Hikmet Koçak'ın da aynı hassasiyetle hareket ettiğine en azından inanmak istiyoruz. Umarım söylenenler dedikodudan ibaret kalır.
Bu nedenle Rektör Bey, hiç vakit kaybetmeden kamuoyunu doğru olarak bilgilendirmelidir.
BU FERYADA KULAK VERİN!
Hazır Atatürk Üniversitesi'nden söz açılmışken, Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde okuyan öğrencilerden yükselen feryada da kulak verelim istedim.
***
Yrd. Doç. Dr. Fikret Arargüç...
Hocanın ismi bu.
Arargüç, İngiliz Edebiyatına Giriş-1 dersi okutuyormuş.
***
Hocadan bu dersi alan öğrencilerin önemli bölümü, iki yıldan beri "toplu kıyım"a uğradıklarını ve "Fikret Arargüç'ün keyfiyetinden dolayı" dönem kaybettiklerini söylüyorlar.
***
Bu iddiayı dile getiren öğrenciler, dekanlığın son iki yılda tekrara kalan öğrenci sayısına dikkat etmesini öneriyorlar.
***
İddiaya göre çok sayıda öğrenci, sudan sebeplerle tekrara bırakılıyormuş.
***
Umarım Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilaver Düzgün Hoca, o dersi alan öğrencilerin feryadına kulak kabartır, dert dinler ve gereğini yapar.
***
Yoksa üç yüz kadar öğrenciye ve ailesine yazık olur.
YENİ REKTÖR KİM OLUR?
Malum, önümüzdeki haziran ayında Atatürk Üniversitesi yeni rektörünü seçecek.
***
Adaylar yavaş yavaş ortaya çıkmaya, kendilerini belli etmeye ve nabız yoklamaya başladılar.
***
Şu ana kadar 25'e yakın aday, rengini belli etmiş durumda.
Belli ki, kıyasıya bir yarışa birlikte tanık olacağız.
***
Seçimde oyu üniversitenin akademik kadroları kullanacak.
Dolayısıyla rektör de onların rektörü olacak!
***
Olaya salt o açıdan, yani bir akademisyen gözüyle bakarsanız öyle.
***
Ama Atatürk Üniversitesi, Erzurum'un çok önemli bir kurumu, lokomotifi, ekonomisinin candamarıdır!
***
Bu nedenle başta biz gazeteciler olmak üzere, sivil kitle örgütlerinin ve siyasi parti temsilcilerinin böyle bir seçime dikkat kesilmesi kadar normal bişey olamaz.
***
Erzurum insanı, yeni seçilecek rektörün profilini kaba hatları ile çizmeli, beklentilerini de açığa vurmalıdır.
***
Biz mesela, Atütürk Üniversitesi Rektörü'nden ne bekliyoruz?
***
İzninizle ben bazı beklentilerimi sıralayayım:
***
Rektör şu ya da bu cemaatin adamı olmasın!
Siyaseten herkesle aynı mesafeyi korusun, bölücü akımların kapıdan içeri girmesine asla izin vermesin..
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin çıkarları, onun için herşeyin üstünde olsun.
Bilim insanları için çalışırken, Erzurum'u da ihmal etmesin.
Üniversite kampusünü ticarethaneye çevirmesin.
Halkla bütünleşsin ve üniversitenin imkanlarını Erzurum'un kalkınması için kullansın!
Hepsinden önemlisi, üniversitesinin adına yakışır bir yol izlesin.