Edinilen bilgiye göre, İhsan Cinisli 1919-1922 yılları arasında gerçekleşen ve 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Antlaşması ile resmen sona eren İstiklal Savaşı’nda iki kez vurularak gazi unvanı elde etti. Cinisli’ye şeref madalyası verildi. 1969 yılında hayatını kaybeden İhsan Cinisli’den oğlu Nasih Cinisli’ye (62) ‘en büyük mirasım’ dediği madalyası kaldı. Babasının madalyasını yıllardır yanında taşıyan Nasih Cinisli, yatsı namazını kılmak için önceki gün Yoncalık Mahallesi’nde bulunan Muhyiddin-i Arabi Camii’ne gitti. Cinisli, caminin sıcak olması nedeniyle pardösüsünü çıkararak askılığa astı. Bu sırada camiye giren hırsız, pardösünün yakasında bulunan madalyayı fark etti. Cinisli namaz kılmaya başlayınca hırsız, pardösüyü alarak kayıplara karıştı. İlçede esnaflık yapan Nasih Cinisli, namazı bitirdikten sonra pardösüsünün yerinde olmadığını görünce polise başvurdu.
“43 yıldır onurla yakamda taşıyordum”
Babasının gazi madalyasını çaldırmanın üzüntüsünü yaşayan Nasih Cinisli, “O madalyayı benden almak için karşıma çıkıp yakama yapışsaydı ancak canımı alabilirdi. Hırsızla mücadele eder, ölümü göze alır yine de madalyaya dokunmasına izin vermezdim. Babam 1969 yılında son nefesini verirken yakasında bulunan İstiklal Madalyası’nı çıkararak bana verdi. 43 yıl boyunca babamdan kalan tek anısı olan İstiklal Madalyası’nı onurla yakamda taşıdım. Birçok insan benim istiklal gazisi olduğumu sanıp bana saygı duyardı. Babamın onurunu, şerefini üzerimde taşımak bana gurur veriyordu. Ancak gittiğim camide sıcak olduğu için pardösümü çıkarıp askılığa astım. Namaz bittiğinde pardösümü yerinde bulamadım. Cami imamına pardösümün yerinde olmadığını söyledim. Bir süre cami içerisinde pardösüyü aradık ancak bulamadık. Pardösünün hırsızlar tarafından çalındığını anladık. Camiye girmeden önce uzun boylu biri beni takip ediyordu, benimle birlikte camiye girdi. Ben ondan şüphelendim. Polisi çağırdık. İncelemeler yapıldı. Şimdi polis babamın çalınan İstiklal Madalyası’nın peşine düştü. İnsafsız hırsız. Çaldığı madalyanın maddi değeri yok ama benim binlerce liram olsaydı, onları çalsaydılar da babamdan kalan İstiklal Madalyası’na dokunmasalardı” dedi.