Efkan Ala belki kaybedebilirim diye ilçesine tekrardan gelirken, partisinin Büyükşehir adayı Mehmet Sekmen tam tersi, kazanmış, uzatmaları oynuyor gibi geldi bana!
Hani biraz da skor avantajını arkasına alan, 'artık maç bitse de evimize gitsek' diyen oyuncuların olduğu takımların hakemin bitiş düdüğünü beklemesi gibi bir şey!
Müceldili Konağı'nda sabah basına verdiği kahvaltının ilk başları, ne hazindirki Büyükşehir Belediyesi'ne talipli olan ve kazanması halinde 5 yıl boyunca o koltukta oturacak adamla birbirimizi tanışma faslıyla geçti.
Bana göre hazin bir durumdu bu.
***
5 yıl birlikte olacağı Erzurum basını ile seçime 4 kala tanışma gereği duyan Mehmet Sekmen, milli iradeye sapına kadar saygılı beni en çok da rahat tavırlarıyla rahatsız etti.
Henüz daha sandık ortaya gelmemişken, milli irade henüz sandığa yansımamışken, Sekmen'in yapacaklarından bahsetmesi hiç ama hiç doğru değildi.
Arkadaşlarımızın da ısrarla onunla konuşurken 'Sayın başkan' diye hitap etmelerine artık fazla takılmıyorum ama konuşmalarında vatandaşın oyunu cebinde bilmesini yıllardır politikanın içinde olan Sekmen'in nezaketsizliği olarak düşündüm.
Bu tavrını da gelişi gibi emrivaki buldum, açık söyleyeyim!
***
Peki kazandım havasını Sekmen bilerek, kasten mi yapıyor?
Sanmam.
Öyle sandığı, inandığı için yapıyor.
Bu yaptığı doğru mu, bana göre doğru değil.
Nedeni de dediğim gibi, henüz kullanılmamış oyların kendisine geldiğini farzetmesi, milli iradeye ipotek koymuş gibi görünmesi ve de bunu alenen yapması!
Yok, yok.
Belki siz lüzumsuz gibi geliyor bu durum, amma velakin bana çok koydu, çok!
O moral bozukluğuyla olsa gerek sabah yazacağım bu yazıyı akşam saatlerine bıraktım.
---
Galalı rumuzlu yavşak ben sana bi parmak atarım hergün yanıma gelirsin beni parmakla diye sen delikanlıysan bi adını yazsana