1960 yıllarından beridir süt tüketimi ile cilt sağlığı arasında çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmaların birçoğunda süt en az ilaç kadar akne tedavisinde önemlidir sonucuna ulaşılmıştır. Fakat 2010 yılında yapılan bir çalışmada ise süt tüketimi ile akne arasında herhangi bir ilişki bulunmamıştır. Fakat daha sonrasına yapılan bazı çalışmalarda ise bireylerin yağsız süt tüketmesinin akne tedavisinde yoğurda göre daha iyi sonuçlar verdiğini göstermiştir. Bireylerin bu konuda dermatologları ile konuşarak yardımcı olmaları istemeleri en doğru seçim olacaktır.
Ara atıştırmalar genel beslenme düzeninde önerilse de bazı ara öğün atıştırmaları cildinize zarar verebilir. Özellikle yüksek glisemik indeksli besinler bunların başında gelmektedir. Kuru üzüm, bal, simit, makarna gibi besinler insülin düzeyinde dengesizlikler meydana getirdiği için deride inflamasyonlara neden olabilir. Bu besinlerden vazgeçilmesi hem cilt sağlığı için hem de kilo vermek için önemlidir. Buna alternatif olarak yapabileceğiniz en güzel uygulama basit karbonhidrat ve yüksek glisemik indeksli besinleri şekerli tahıl veya yoğurt, süt gibi besinlerle birlikte tüketmek uygundur.
Yüksek ısıda pişirilen etlerde yağ ve protein arasında bir kimyasal reaksiyon oluşur. Özellikle yaşı ilerlemiş olan bireylerin bu besinleri tüketmesi sonucu vücutlarında oksidatif stres ve inflamasyon artar. Bu durumda derilerinin daha mat görünmesine ve kırışıklıkların artmasına neden olur. Aynı zamanda bu durum kardiyovasküler rahatsızlıkların artmasına da neden olabilir. Bu bileşikler patates cipsi, kızarmış tavuk ve son derece yüksek sıcaklıkta pişirilmiş besinlerde de bulunur. Bu yiyeceklerin en iyi alternatifi pişirme yöntemi olarak ızgaranın tercih edilmesidir. Ayrıca kızartma yapılacaksa derin yağda kızartma tercih edilmelidir.
Cips, kraker ve patlamış mısır gibi birçok besin içerisinde bulunan yüksek orandaki sodyumdan dolayı vücudun su tutmasına neden olur. Eğer vücudunuzun genel olarak su tutma eğiliminde ise ve göz altlarında şişmeler meydana gelir. Bu besinler aynı zamanda deride kızarıklıklara da sebep olmaktadır. Bu tarz besinlere en güzel alternatif kavrulmamış ve tuzsuz fındık veya badem gibi besinleri tercih etmektir.
Ara atıştırmalar genel beslenme düzeninde önerilse de bazı ara öğün atıştırmaları cildinize zarar verebilir. Özellikle yüksek glisemik indeksli besinler bunların başında gelmektedir. Kuru üzüm, bal, simit, makarna gibi besinler insülin düzeyinde dengesizlikler meydana getirdiği için deride inflamasyonlara neden olabilir. Bu besinlerden vazgeçilmesi hem cilt sağlığı için hem de kilo vermek için önemlidir. Buna alternatif olarak yapabileceğiniz en güzel uygulama basit karbonhidrat ve yüksek glisemik indeksli besinleri şekerli tahıl veya yoğurt, süt gibi besinlerle birlikte tüketmek uygundur.
Yüksek ısıda pişirilen etlerde yağ ve protein arasında bir kimyasal reaksiyon oluşur. Özellikle yaşı ilerlemiş olan bireylerin bu besinleri tüketmesi sonucu vücutlarında oksidatif stres ve inflamasyon artar. Bu durumda derilerinin daha mat görünmesine ve kırışıklıkların artmasına neden olur. Aynı zamanda bu durum kardiyovasküler rahatsızlıkların artmasına da neden olabilir. Bu bileşikler patates cipsi, kızarmış tavuk ve son derece yüksek sıcaklıkta pişirilmiş besinlerde de bulunur. Bu yiyeceklerin en iyi alternatifi pişirme yöntemi olarak ızgaranın tercih edilmesidir. Ayrıca kızartma yapılacaksa derin yağda kızartma tercih edilmelidir.
Cips, kraker ve patlamış mısır gibi birçok besin içerisinde bulunan yüksek orandaki sodyumdan dolayı vücudun su tutmasına neden olur. Eğer vücudunuzun genel olarak su tutma eğiliminde ise ve göz altlarında şişmeler meydana gelir. Bu besinler aynı zamanda deride kızarıklıklara da sebep olmaktadır. Bu tarz besinlere en güzel alternatif kavrulmamış ve tuzsuz fındık veya badem gibi besinleri tercih etmektir.
Editör
Son Güncelleme: 07.05.2014 17:44
