Cinsel hayatın sadece psikolojik ve duygusal sağlık için değil ayrıca fiziksel sağlık için de çok elzem olduğunu anlatan Doğan, şöyle konuştu: “Cinsel yönden aktif çiftler hem bedenen hem ruhen hem duygusal hem de zihinsel olarak daha dengelidir. Çünkü cinsel aktivite beynimizin aynı anda endorfin, adrenalin, seratonin ve dopamin salgılamasını sağlar ve böylece bedenimizin üzerindeki tüm gerginlik ve stres ortadan kalkar. Yine aynı hormonlar bağışıklık sistemimizi kuvvetlendirdiği için tek eşli aktif cinsel hayatı olan insanların daha az hastalığa yakalandığı, hastalığa yakalanma söz konusu olursa daha çabuk iyileştikleri kanıtlanmıştır.”
Şeniz Doğan, düzenli ve aktif bir cinsel hayatın, beyindeki neron baglantılarını artırdığı, cinsel olarak aktif insanların daha zeki, daha pratik olduğu ve unutma bunama gibi belirtileri daha az gösterdikleri, hayatı daha anlamlı buldukları, daha huzurlu, uyumlu olduklarının tespit edildiğini dile getirdi. Cinselliğin insanın doğasında var olan saldırgan dürtünün regüle edilmesi ve saldırgan dürtünün sevgi, rahatlamasını sağladığını anlatan Şeniz Doğan, şunları kaydetti: "Özellikle bu bilgi, cinsel alanla ilgili yasak üreten ülkelerde neden şiddet eğilimlerinin fazla olduğunu açıklıyor olabilir. Ayrıca, ne tesadüftür ki yine aynı ülkelerde kadınlara karşı baskı, öfke ve şiddet aynı oranda fazla ve kadının sosyal hayat içerisinde olması o derece yasaktır. Cinsel dürtü bizim yaradılışımızın en karşı konulamaz engellenemez ve güçlü dürtüsüdür. Sosyalleşme ile gerçek benliğinden uzaklaşan ve dış dünya ile uyum sebebi ile gerçek duygulanım doğasını yitiren modern insanın, kendi benliği ile yeniden temasa geçebileceği en otantik ve bozulmamış yoldur. Çünkü zihni devre dışı bırakan tüm ihtiyaç ve dürtülerimizin, duygulanımlarımızın beden vasıtası ile ifade edilerek sistemimizden çıkmasını sağlar. Yani çocuklar gibi en masum ve dürtüsel olduğumuz elimizde kalan en son pratiktir. Bu sebeple ilişkilerimizin masumiyetini ve samimiyetini, manipüle edilmemiş aktif bir cinsel hayat kadar hiçbir başka şey sağlayamaz. Eğer cinsel yaşamınızda yolunda gitmeyen şeyler varsa uzman yardımı almanızda fayda var.”
Şeniz Doğan, düzenli ve aktif bir cinsel hayatın, beyindeki neron baglantılarını artırdığı, cinsel olarak aktif insanların daha zeki, daha pratik olduğu ve unutma bunama gibi belirtileri daha az gösterdikleri, hayatı daha anlamlı buldukları, daha huzurlu, uyumlu olduklarının tespit edildiğini dile getirdi. Cinselliğin insanın doğasında var olan saldırgan dürtünün regüle edilmesi ve saldırgan dürtünün sevgi, rahatlamasını sağladığını anlatan Şeniz Doğan, şunları kaydetti: "Özellikle bu bilgi, cinsel alanla ilgili yasak üreten ülkelerde neden şiddet eğilimlerinin fazla olduğunu açıklıyor olabilir. Ayrıca, ne tesadüftür ki yine aynı ülkelerde kadınlara karşı baskı, öfke ve şiddet aynı oranda fazla ve kadının sosyal hayat içerisinde olması o derece yasaktır. Cinsel dürtü bizim yaradılışımızın en karşı konulamaz engellenemez ve güçlü dürtüsüdür. Sosyalleşme ile gerçek benliğinden uzaklaşan ve dış dünya ile uyum sebebi ile gerçek duygulanım doğasını yitiren modern insanın, kendi benliği ile yeniden temasa geçebileceği en otantik ve bozulmamış yoldur. Çünkü zihni devre dışı bırakan tüm ihtiyaç ve dürtülerimizin, duygulanımlarımızın beden vasıtası ile ifade edilerek sistemimizden çıkmasını sağlar. Yani çocuklar gibi en masum ve dürtüsel olduğumuz elimizde kalan en son pratiktir. Bu sebeple ilişkilerimizin masumiyetini ve samimiyetini, manipüle edilmemiş aktif bir cinsel hayat kadar hiçbir başka şey sağlayamaz. Eğer cinsel yaşamınızda yolunda gitmeyen şeyler varsa uzman yardımı almanızda fayda var.”
Editör
Son Güncelleme: 10.08.2014 13:22
