Değerli okurlarım,
Yaklaşık 10 seneyi aşkın bir süredir makale yazıyorum, zaman zaman ilimiz Erzurum’un bazen’ de ülkenin sorunlarını ele alıyorum.
Birçok köşe okurum gerek yapmış olduğum iş, gerek bir Tv de ekonomi ve siyasi ağrılıkla yaptığım programlar ve gerekse bir Erzurum Stratejik Girişimci İş Adamları Derneği yönetim kurulu başkanı olmam münasebeti ile beni yakından tanıyor makalem yayınlandıktan sonra gerek mesajla gerekse telefonla arayarak bazen teşekkür bazen de öz eleştiri alıyorum tabi buda benim hoşuma gidiyor
Bana gelen mesaj ve telefonlarda kaleme almamı istenilen konuların; ilimizde ne basında nede makale yazan arkadaşlarımızda gündeme alan olmadığı için benimde iş dünyasının içinde gerek ülkemizin gerekse ilimizde Erzurum Stratejik Girişimci İş Adamları Derneği yönetim kurulu başkanı olmam münasebeti ile girişimcilik, ekonomi, Kobi ve üretim üzerine yazmam isteniliyor;
Bende kendi kendime karar aldım ve genel ağırlıklı olarak girişimcilik, ekonomi, Kobi ve üretim üzerine yazma kararı aldım; zaten ilimizin sorunlarını herkes ele alıyor,
Bunu da sizinle paylaşmak istedim ki neden ağırlıklı olarak bu tür konulara geçtiğimi sizlerde bilin istedim.
Bugünkü ilkyazımı ekonomi ve Kobi üzerine yazmaya karar verdim ki inşallah sizlere daha çok yararlı olabilirim
KOBİ odaklı politikaların ekonomik büyümeye olumlu katkısını da gözler önüne sermiştir”
Türkiye ikinci çeyrek büyüme rakamının da ilk çeyrekte olduğu gibi iş dünyasında büyük bir memnuniyet oluşturmuştur “Önümüzdeki döneme dair umutlarımız arttı. Bu büyüme rakamı, Türkiye ekonomisinin 2016 üçüncü çeyrekteki daralmasının sona erdiğini ve ekonominin toparlanma döneminde olduğunu teyit ettiği gibi ESGİAD olarak özellikle üzerinde durduğumuz KOBİ odaklı politikaların ekonomik büyümeye olumlu katkısını da gözler önüne sermiştir”
Türkiye ekonomisin ikinci çeyrekte gerçekleşen yüzde 5,1 oranındaki büyümenin, 2016’da beliren yavaşlama tehlikesinden uzaklaşmıştır. Sürdürülebilir büyüme için yapısal ve ekonomik reformların uygulanmasının şarttır
Bu büyümede Kredi Garanti Fonu (KGF) yoluyla gerçekleşen KOBİ–finansman modelinin büyük etkisi olmuştur. Son veriler, KOBİ’lere özel politikalar üretildiğinde, ekonomide hızlı bir geri dönüş sağlanabileceğini gösteriyor. Bugünden itibaren odaklanmamız gereken ana alan büyümenin kalitesi ve devamlılığıdır ve unutmayalım KOBİ ler bu ülkenin can damarıdır.
Bunun yolu da katma değeri yüksek bir üretim modeli ile dijitalleşmenin yönetişimden üretim süreçlerine kadar etkin bir şekilde uygulanmasından geçiyor
Birçok yazımda belirttiğim gibi KOBİ ye destek olursan eğer, KOBİ bu ülkenin damardaki akan kan olur, Ülkemiz ekonomi sinin can simidi olur KOBİ olmazsa ekonominin hiçbir değer kalmaz
Sürdürülebilir Büyüme için KOBİ’lerin Darboğazlarına Yönelik Çözümler Üretilmeli Özel tüketimin yüzde 3,2 artarak, büyümeye yüzde 1,9 katkı yapmasının, bir önceki çeyreğe göre tüketimin ivmelenmesinin kesildiğini göstermesi açısından önemli bir veri olmuştur. “Devletin nihai tüketim harcamalarının da yüzde 4,3 azalması ve büyümeyi yüzde 0,6 aşağı çekmesi dikkat çekicidir.
Şunu da belirtmek isterim ihracatın büyümeye yüzde 2.25 katkı yapması da olumlu bir gelişme. Nitekim 10 aydır ihracatta yaşadığımız artış trendine ek olarak reel sektöre verilen desteklerin geri dönüşlerinin alındığını görüyoruz.
Yatırımlar içinde inşaattaki büyüme yüzde 25 iken, makine ve teçhizat yatırımlarında yüzde 9 daralma gözleniyor. Yatırımlardaki hızlanma ve özel tüketim harcamalarındaki yavaşlamanın, sürdürülebilir büyüme modeli ile uyumlu olması için, makine & teçhizat yatırımlarının da hızlandırılması gerekiyor.
Orta ve uzun vadeli büyüme potansiyelini, yatırımların kalitesinden etkilenecek olan faktör verimlilikleri belirleyecek. Bu da makine ve teçhizat alanına, insan kaynaklarına yatırım yapmadan hızlanamaz. Bunu da göz önünde tutacak olursak önümüzdeki dönemde de, ESGİAD olarak her platformda dile getirdiğimiz KOBİ’lerin darboğazlarına yönelik çözümler üretilmesinin, finansman tarafında olduğu gibi hızlı geri dönüşler sağlamasını bekliyoruz
