“Güzellik her yerde hoş karşılanan bir misafirdir”. Goethe

İslam aleminin değerlendiremediği güzelliklerden bir tanesi muhakkak ki; infaktır. İnfak; para olarak yardım etmek, para harcamak, elindekini başkasıyla paylaşmak demektir. İnfak farz olan zekâtı, kurban kesmeyi ve gönüllü olarak yapılan her türlü maddi yardımı içermektedir.

İslam alemi zekâtı kısmen kaldırdı. Zekâtın ayarlarıyla oynayarak bugünkü gibi yüzde iki buçuğa indirerek yarım milyonluk evlerden zekâtı muaf tuttu. Bir o kadar da parayı arabalara yatırıp zekâttan muaf tutarak zekâta ilk kul ayarı yapıldı!

İnsanlara merak ederek zekâtı nasıl verdiklerini soruyorum! Sohbet arasında merak ederek veya ihlasını bana gösterme gayreti içinde olanlara, ne kadar zekât verebildiklerini soruyorum; merakım daha çok amatör istatistik sonuçlar yakalamak! Sonuç kötü!

Aylık geliri yaklaşık beş ile onbeş bin TL arasında olan insanların zekât ile pek ilgilenmediklerine şahit oluyorum. İnfakı birikmiş para üzerinden düşündükleri için zekât veremediklerini ifade eden insanlar çoğunluğu oluşturuyor. Bunlardan büyük bir kısmı da paranın yetmediğini ifade ediyor. Aylık onbeş bin TL’den infak yapacak 100 TL bulamayan, çünkü geliri giderini karşılamadığını söyleyen çok insana rastladım! Şaka gibi!

Erzurum’da aylık doğalgaz gideri kombili evler için ortalama 500 TL! Evi sıcak olanın empati yapmaması, toplumdan sorumluluk almamasının kötü örneklerinden birisidir. Aylık 500 TL’yi vermemek için kombiyi belli aralıklarla yakarak gideri düşürmeğe çalışarak hasta olanları düşünmek gerekir.

Birçok insan tanıyorum; bilmem kaçıncı kere hacca veya bilmem kaçıncı umreye gittiklerini söyleyen! Toplu nafile namaz kılmaya çalışanlara, insanlara sosyal medyadan dua zincirleri ile dindarlıklarını gösteren insanların infak hakkında sessiz kalmaları ne kadar ilginç!

Bazı insanlar öyledir; para isteme benden, buz gibi soğurum senden” mantalitesine sahipler ve herke kendi girdiği yolun cennete gittiğinden emin; yapacak bir şey yok!

İnfak İslam’ın güler yüzü!

Ve paramız, gelirimiz bize bir emanet! Ve mutlaka bir gün taksim edileni nerede kullandığımız sorusu sorulacak!

Tağut (*1) ise nefsimizden yani şeytandan!

(*1) Tağut, Allah’ın koyduğu ölçü dışında kendi nefsiyle insanın ölçü koyması!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.