Seçim hükümeti kuruldu.
Güvenoyu almasına gerek olmayan hükümet…
Ülkeyi seçime taşıyacak hükümet…
Başlangıcıyla bitişi göz açıp kapatıncaya kadar geçecek olan hükümet…
Seçim hükümeti partilerin bu ülkeyi yalnız bırakmadıklarını göstermeleri için biçilmiş kaftandı…
Göremedik!
İsterdik ki, iktidar olacak kadar kimseye destek vermeyen bu halkı naz/niyazla kimse hayal-i sükuta uğratmamış olsaydı.
CHP’de, MHP’de bu hükümetin içerisinde aslanlar gibi yerini alıp ülkeyi fırtınalardan sakin sulara taşıyabilseydi.
Telaşa mahal yok kimse bakanlık için AK Parti’ye yanaştılar diye kimseyi suçlayamazdı…
Zira başı sonu belli, ne yapmak üzere kurulduğu ayandır seçim hükümetinin.
Şimdi hani “Hırsız varrr” diye bağıranlar/bağırtanlar vardı ya…
İşte onlar isterdik ki, girsinler seçim hükümetinde kabineye…
Bakan olsunlar ve ellerine geçen devlet erkiyle aslanlar gibi hırsızlıkları bir bir ortaya döksünler.
Biz öyle isterdik de ne hikmetse onlar öyle olsun istemediler.
Artık bu millet, hırsızlar diye feryad edenlerin samimiyetini sorgularsa kimse gocunmamalıdır.
Ya “hırsız varrrr” diye bağırırken samimi değillerdi…
Ya da hırsızları yakalamaktan imtina ettiler!
Paradoksunda kalan seçmeni kimse suçlayamaz.
Çözüm süreci bir bölünme ve parçalama politikasıdır diyenler, ellerine geçen altın fırsatı teptiler…
Oysa bu millet onlardan aslanlar gibi kabineye girip, MGK’ya katılıp ihanetse bu süreci paramparça etmelerini beklerdi.
Onlar seçim hükümetinde bulunmayı reddederek, bu milletin onlara verdiği yetkiyi hakkıyla kullanamadılar.
Ülkenin hassas bir dönemden geçtiğine kanaat getirerek halkın kendisine verdiği yetkiyi kullanma kararı alan Tuğrul Türkeş’i ise partiden ihraç etmekle tehdit ettiler.
Türkeş, soyisminin MHP için nasıl bir değer taşıdığına bile bakmadan…
Üstelik halkın kendisine verdiği yetkiyi kullandığı için onu Disiplin Kuruluna ihraç istemiyle sevketmek, çözüm süreciyle ilgili bütün iradeyi de HDP’den bu fırsatı kullanmak üzere seçim hükümetine giren bakanların insafına bırakmak anlamına geldiğini bile bile bu tavırlarında ısrar ettiler.
Bu millet eğer iddianız doğru ve çözüm süreci adeta bir çözülme sürecidir diyorsanız girin kabineye aslanlar gibi hesap sorun demek için sizi helal oylarıyla Meclis’e göndermişti oysa.
Seçim hükümeti grubu olan her partinin oyu nisbetince temsil edilmesi anayasal zorunluluk olan bir kabine…
Siz hayır dediniz ve bu ülkenin bölünmesine hizmet ettiklerini her fırsatta söylediğiniz bir partiyi AK Parti’yle baş başa bıraktınız…
Bunu bakın AK Parti bölücülerle birlikte hükümet kuruyor demek için yaptıysanız, vatan severlik bunun neresinde sorusunun karşılığını bu halk anlamakta zorlanacaktır.
Bu halk beklerdi ki, girin kabineye eleştirdiğiniz ne varsa bakanlık yetkilerini de elinizde bulundurarak hesap üzerine hesap sorun!
Size altın tepsiyle sunulan bu millete hizmet etme fırsatını elinizin tersiyle ittiniz.
Bu elbette Kasım seçimlerinin neticelerine yansıyacak bir tavırdır.
Ha bir de unutmadan sakın meydanlara çıkıp AK Parti devlet imkanlarını seçimlerde kendi lehine kullanıyor diye feryada başlamayın…
Zira siz seçim hükümetine girseydiniz de devlet imkanlarını kimseye yedirmeseydiniz derler adama!
Bu millet, bunca zor zamandan geçerken sandıkta size verdiği temsil yetkisini kullanmanızı istedi…
Yüklerini hafifletmeniz…
Hırsızlıkları gün yüzüne çıkarmanız…
Devleti çar çur edenleri ortaya dökmeniz için size güvenmişti!
Siz olmaz dediniz.
Bakalım bunun karşılığında size oy verenler ne diyecekler.
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.