SARI GELİN GÜRCÜ ÇIKTI

Ünlü türkücü Yavuz Bingöl’ün ortaya attığı ‘Sarı Gelin Ermeni’dir’ iddiası, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gürsoy Solmaz’ın ‘Sarı gelin Gürcü’dür’ söylemiyle yeni bir boyut kazandı.

11 Temmuz 2011 Pazartesi 20:42
SARI GELİN GÜRCÜ ÇIKTI
ÖMER AKARSU HABERİ

Allahuekber Dağları’nda Sarı Gelin’e ait bir mezar bulunduğunu, Sarı Gelin’in ne Türk ne de Ermeni olmadığını aslında Sarı Gelin’in Gürcü Penek Kralı'nın kızı olduğunu anlatan Solmaz, "Sarı Gelin türküsünün kahramanı olan genç kız, 1130'lu yıllarda yörede hüküm süren Gürcü Penek Kralı'nın kızıdır. Türkünün kahramanı Sarı Gelin, bazı kişilerce ifade edildiği gibi, ne Türk, ne de Ermeni'dir. Sarı Gelin aslında Gürcü kızıdır" dedi.
Abdulkadir Geylani’nin müritlerinden olan dönemin Bağdat Halifesi Şeyh Senan'ın, Abdulkadir Geylani’nin verdiği görev neticesinde Penek’e geldiğini ve burada Gürcü Penek Kralı’nın sarı saçlı kızına aşık olduğunu Sarı Gelin türküsünün de aşkını anlatan Şeyh Senan’a ait olduğunu belirten Solmaz türkünün sözlerinin devamının Allahuekber Dağları’nın çevresinde yaşayan köylüler tarafından söylendiğini, Allahuekber Dağları’nda Sarı Gelin ve Şeyh Senani'ye ait mezarları evlenmek isteyenlerin, hasta olanların ziyaret ederek dilekte bulunduklarını aktaran Solmaz, Sarı Gelin ve Şeyh Senan hikayesini şöyle anlattı:
"Abdulkadir Geylani, müritlerini çeşitli yerlere göndererek onlardan İslamiyet'i yaymalarını istemiştir. Müritlerinden Şeyh Senan'a “Sen de Penek'e gideceksin, orada İslamiyet'i yayacaksın. Ola ki görevini aksatırsan, umarım ki domuzların ayakları senin omuzlarında olur”, diyerek bir anlamda serzenişte bulunmuştur. Şeyh Senan, Penek'e gelir. Fakat buranın hakimi Gürcü Kralı'nın güzel ve sarışın kızına aşık olur. Sık sık görüşürler. Birbirlerine daha yakın olmak için Şeyh Senan, Sarı Gelin’in önerisiyle onların domuzlarına çobanlık etmeye başlar. Böylece aradan 7 yıl geçer. Bir gün domuz yavrusunu sırtlayıp getirirken, domuz yavrusunun ayakları Şeyh Senan’ın kulağına ve omzuna değer. Aniden mürşidi Abdülkadir Geylani'yi hatırlayan Şeyh Senan, mürşidinin kendisine söylediği  “Şayet görevini aksatırsan dilerim ki domuzların ayakları omuzlarının üzerinde olur” sözlerini hatırlar. Şeyh Senan durumu sevdiğine anlatır, ona hak veren ve kendisiyle aynı düşünceyi benimseyen Sarı Gelin onunla gitme kararını bildirir. Durumu öğrenen Penek Kralı, kızını biraz da yaşlı olan Şeyh Senan’a vermek istemez. Daha sonra Şeyh Senan, sarı kız ve birkaç müridiyle birlikte Penek’ten kaçarlar.
Onların kaçtığı haberini alan Gürcü Kralı askerlerini peşinden gönderir, 500 Gürcü asker kaçanları Allahuekber Dağları'nda sıkıştırır. Şeyh Senan ve müritleri ile Sarı Kız askerlere karşı koysalar da sonuçta tümü öldürülür. Askerler dağın eteklerinde müritleri, zirvesinde de Şeyh Senan ve sevgilisi Sarı Gelin’i öldürülürler. Hatta Şeyh Senan’ın son nefesinde, üç defa “Allahuekber” dediği için bu dağların “Allahuekber” adını aldığı rivayet ediliyor. "
Yrd. Doç. Dr. Solmaz, Sarı Gelin türküsünün Allahuekber Dağları’nda söylenen son nakaratının ise şöyle olduğunu söyledi:
Vardım kilisesine baktım haçına,
İki örük vurmuş sarı saçına,
Kız seni götürem İslam içine,  
Sarı gelin aynen ölsün sarı gelin,
Vay Sinan ölsün sarı gelin.

Editör

Anahtar Kelimeler:
SARI GELİN GÜRCÜ ÇIKTI
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.