Komplo teorilerinden hiç mi hiç hazzetmem, ama mevzubahis Kâmil Karabörk gibi bir babayiğit polis şefi olunca insan ister istemez “acaba” diyor.

Türkiye’nin ateş çemberinden geçtiği o meşum günlerde Kâmil Bey, Erzurum Emniyet Müdürü olarak, bırakın elini kolunu, gövdesini ve başını bile taşın altına koymuştu.

Öyle sıkıntılı ve zor günlerdi ki…

Kâmil Bey, Erzurum’da adeta tek başına tabiri caizse yedi düvele karşı çarpışıyordu.

Bir yandan paralelci hainler üstü örtülü tehdit ediyordu, bir yandan da kimi güç odakları kaşlarını çatıp duruyordu!

Buna rağmen Kâmil Müdür, çakallara da sırtlanlara da pabuç bırakmadı.

FETÖ itlerinin darbeye teşebbüs ettiği o mahut akşam birlikteydik, polisevinde…

Nasıl aslanlar gibi mücadele ettiğine, kendisini arayarak teslim olmasını isteyen FETÖ’cü şerefsize nasıl posta koyduğuna bizzat tanık oldum.

Erzurum’dan Hatay’a gitti.

Hoş orada da yan gelip yatmadı. Malum; Hatay, Suriye meselesinden ötürü bir polis müdürü için Erzurum’a göre bin kat daha meşakkatli bir şehir. Buna rağmen kendisine verilen görevleri lâyıkıyla yaptı…

Benim yetkimde olsaydı, emniyet genel müdürü olarak Kâmil Bey’i atardım…

Körolası o kaza yaptı yapacağını işte…

Ne yazık ki çok sevdiği ve çok değer verdiği eşini kaybetti Kâmil kardeşim…

Kendisi, kızları ve damadı halen hastanede tedavi altında, Allah’tan hepsine acil şifalar, muhterem yengemize de rahmetler diliyorum.

Şimdi gelelim o hiç hazzetmediğim komplo teorisine…

Görüntülere bakarsanız, ortada bir suikast ya da önceden planlanmış ama kaza süsü verilmek istenen bir durum yok.

Ancak yine de kesin sonuç, bilirkişilerin ve uzmanların verecekleri raporla ortaya çıkacak.

Kaza yapan eğer Kâmil Karabörk gibi bir isimse, kimse meseleye alelade bir kaza nazarıyla bakamaz, olayın üstüne gitmek zorunda…

Çünkü bu adam, Erzurum’da paralel yapının ardından da FETÖ’nün belini kırmış bir kimse…

FETÖ, O’nu bir kaşık suda boğsa yine de yetinmez…

Bizim yakın tarihimiz onlarca suikastla doludur.

Başbakanlar, bakanlar, yargı mensupları, hâkim-savcılar, gazeteciler, işadamları ve bürokratlar, terör örgütleri tarafından menfur saldırılara uğrayıp katledildiler.

Bu sebeptendir ki…

FETÖ ile çok etkin mücadele eden önemli bir polis şefinin suikasta uğrama ihtimali hiç mi hiç yabana atılacak bir şüphe değildir.

Tamam, tüm bu iddialar yapılan soruşturmada eni konu açığa çıkacaktır, bundan bir şüphemiz yok da…

Lâkin birader unutma ki bu ülke de, suikastlara yabancı bir yer değil hani…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.