İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencilerinin kurduğu Ekonomi kulübü, “Aşkın gözyaşları” kitabının yazarı Sinan Yağmur’u ağırladı. Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi Salonu’nda düzenlenen seminere öğrenciler yoğun ilgi gösterdi.
Sinan Yağmur, Ney ve def eşliğinde şiir okuyarak söyleşisine başladı. Yağmur, daha sonra tasavvufun ne demek olduğundan, nasıl anlaşılması gerektiğinden bahsetti. Aşkın ne demek olduğuna da değinen Yazar aşkla ilgili şunları söyledi: “ Aşk Allah’tan geldiğini bilip Allah’a gitmektir. Başında ve sonunda Allah’ı görmektir. Maşukun yanına değil yarasına gitmektir. Aşk ilişki değil iki yüreğin tam ruh olmasıdır. Aşkı günümüzdeki çıkmak kavramıyla karıştırmayın onlar hevestir. Boya posa bakar. Gelip geçicidir. Sokakta bulduğunuzu pazarda kaybetmeye mecbursunuz.”
Dostluktan söz eden Sinan Yağmur daha sonra Mevlana ve Şems arasındaki aşktan bahsetti. Mevlana ve Şemsle ilgili söyleşisinin ardından salondakilere Peygamberimizi hayatta en çok gören kişilerin isimlerini sordu. Yağmur, Ebu Cehil cevabını bilenlere hediyeler verdi.
Bundan sonraki yazacağı romanın Kerbela ile ilgili olduğunu söyleyen Yazar, romanında ele aldığı kişilerin coğrafyasına giderek kaleme aldığını belirtti. Ayrıca hayatında en çok yazmakta zorlandığı kitabın Kimya Hatun olduğunu ifade eden Yağmur, “Hayatımda şu ana kadar yazarken zorlandığım kitap “Kimya Hatun” oldu. Kitabın 23. Sayfasında yazdığım bir cümlenin sonunu getiremedim. Bir erkek olarak bir kadını yazmak çok zordur. Narindir, biyolojik özellikleri erkeklerden farklıdır. Sonra düşündüm ki sen bir erkeğe niye takılıyorsun, aşkın cinsiyetimi var. Bu düşünceden sonra 40’a- 43. sayfaya geldim. 2016’ya kadar yazacağım kitapların projesini de yaptım” dedi.
Söyleşinin ardından Ekonomi kulübü Sinan Yağmur’a Erzurum’un meşhur Oltu taşından yapılmış tespih hediye ettiler. Yağmur, gençlerle fotoğraf çektirdikten sonra salondan ayrıldı.
Sinan Yağmur, Ney ve def eşliğinde şiir okuyarak söyleşisine başladı. Yağmur, daha sonra tasavvufun ne demek olduğundan, nasıl anlaşılması gerektiğinden bahsetti. Aşkın ne demek olduğuna da değinen Yazar aşkla ilgili şunları söyledi: “ Aşk Allah’tan geldiğini bilip Allah’a gitmektir. Başında ve sonunda Allah’ı görmektir. Maşukun yanına değil yarasına gitmektir. Aşk ilişki değil iki yüreğin tam ruh olmasıdır. Aşkı günümüzdeki çıkmak kavramıyla karıştırmayın onlar hevestir. Boya posa bakar. Gelip geçicidir. Sokakta bulduğunuzu pazarda kaybetmeye mecbursunuz.”
Dostluktan söz eden Sinan Yağmur daha sonra Mevlana ve Şems arasındaki aşktan bahsetti. Mevlana ve Şemsle ilgili söyleşisinin ardından salondakilere Peygamberimizi hayatta en çok gören kişilerin isimlerini sordu. Yağmur, Ebu Cehil cevabını bilenlere hediyeler verdi.
Bundan sonraki yazacağı romanın Kerbela ile ilgili olduğunu söyleyen Yazar, romanında ele aldığı kişilerin coğrafyasına giderek kaleme aldığını belirtti. Ayrıca hayatında en çok yazmakta zorlandığı kitabın Kimya Hatun olduğunu ifade eden Yağmur, “Hayatımda şu ana kadar yazarken zorlandığım kitap “Kimya Hatun” oldu. Kitabın 23. Sayfasında yazdığım bir cümlenin sonunu getiremedim. Bir erkek olarak bir kadını yazmak çok zordur. Narindir, biyolojik özellikleri erkeklerden farklıdır. Sonra düşündüm ki sen bir erkeğe niye takılıyorsun, aşkın cinsiyetimi var. Bu düşünceden sonra 40’a- 43. sayfaya geldim. 2016’ya kadar yazacağım kitapların projesini de yaptım” dedi.
Söyleşinin ardından Ekonomi kulübü Sinan Yağmur’a Erzurum’un meşhur Oltu taşından yapılmış tespih hediye ettiler. Yağmur, gençlerle fotoğraf çektirdikten sonra salondan ayrıldı.
Editör
Son Güncelleme: 18.03.2012 12:27
