Yüce yaradan dört kitapta (İncil, Tevrat, Zebur, Kur’an) özetle;’’Altlarından ırmaklar akan, her çeşit meyvenin bulunduğu, yemyeşil yer’’ şeklinde tarif ediyor cenneti. Şüphe yok ki o cennetle dünyadaki cennet dediğimiz yerler kıyaslanamaz. Fakat dünya hayatında cenneti andıran yerlerde yok değildir içerisinde yaşadığımız Erzurum’da. Tortum kazasına bağlı bir bucak iken 1987 yılında ilçe statüsüne kavuşan Azort ya da bugünkü adıyla Uzundere. İnsana huzur veren doğasıyla, şu üç günlük dünyanın cenneti olsa gerek.
Bağları, meyve bahçeleriyle bal, pekmez, pestil, köme üretimi yapılan küçük ölçekli işletmeleriyle dikkat çeken Uzundere’de Gürcü mimarisi ön plandadır. Karadeniz ikliminin ılımanlığının yaşandığı ilçede Anadolu kültürünün zenginliği hat safhadadır. Olabildiğine küçük bir ilçe olmasına rağmen adeta top yekûn bir turizm merkezidir. 48 metre yükseklikten akan dünya harikası Tortum şelalesi büyüleyici güzelliğiyle insanların ilçeye gelmesine sebep olmaktadır. Yine Tortum gölü, (Derinliği 100 metre) göldeki yarım ada ve ülkemizdeki en tehlikeli yollardan birisi olan Pirin kayalar mevkiindeki Tortum gölü üzerindeki Türkiye’nin en büyük cam terası (12 metre) görülmesi gereken yerlerdendir. (Cam terasa çıkmak herkesin harcı değildir. Adeta yürek ister)
Birkaç kilometre ileride bulunan yedi göller ise adeta cennetin kendisidir. İrili ufaklı göllerden oluşan doğa harikası yedi göllerin yaz kış ziyaretçisi hiç eksik olmaz. Yine Çamlı yamaç mahallesindeki 1063 yıllık Öşvank manastırı da Gürcülerden kalma göz kamaştıran tarihi bir yapıdır. Zuğar mesire yeri, Engüzek kalesi de ilçede gezilecek yerlerden bir kaçıdır. Kiliseleri, köprüleri, yemyeşil yaylaları ve ormanlarıyla ziyaretçilerini adeta büyüleyen Uzundere, uluslar arası sakin kentler birliği tarafından 2016 yılında ülkemizin 11. sakin kenti (Cittaslow; Doğal ve yavaş) olmaya hak kazanmıştır. (Ülkemizde 17 tane Cittaslow var)
İlim ve din adamı yetiştirme konusunda Tortum gibi Uzundere de oldukça aktiftir. Ülkemizin ilk Ordinaryus profesör doktoru olan Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu ilçenin yetiştirdiği değerlerden sadece bir tanesidir. Ticari alanda da aktif olan ilçe insanı hem Erzurum’da hem de ülkenin dört bir tarafında bulunmaktadır. Erzurum’da kış aylarında sıfırın altında 20-25 derecelerde seyir eden hava sıcaklığı ilçede çok nadiren sıfırın altına düşer. İlçenin ikliminin ılıman olması nedeniyle, burada dalların meyveye durması çok erken başlar. Ve şehre meyve ilk önce Uzundere’den gelir.
Tortum gölüne su taşıyan Tortum çayının ikiye ayırdığı ilçe, yerli yabancı binlerce gezginin yaz kış uğrak yeridir. Cenneti dünyada anımsamak isterseniz, Erzurum - Artvin karayolu üzerindeki Uzundere, Erzurum’a 92 kilometre uzaklıkta ve iki saatlik mesafede.
