Bugün bu yazının kaleme alındığı öğlen saatine kadar şayet bir kamera Erzurum’u dört bucak çekmiş olsaydı, ortaya çıkan görüntü hiç mi hiç hoş olmayacaktı.

Çünkü Erzurum sokakta!

Sanırsınız ne Koronavirüs tehdidi var, ne de devletin “evden çıkmayın” çağrısı…

Niyedir bilinmez, haydi hayırlara vesile olsun diyelim…

Zahir, Dadaşım meseleyi yanlış anlamış; yapılan çağrıyı, “evde durmayın” şeklinde zannederek, canhıraş bir şekilde kendini sokaklara salıvermiş!

Yaşlısı da sokaktaydı, genci de, kadınlarımız da dışardaydı, çocuklar da…

Hele o arabalar yok mu arabalar, sanırsınız ki Erzurum düğün konvoyu olmuş akıyor!

Seksenler dizisinin meşhur “Fehmi Bey”i kafasına yatmayan bir mesele oldu mu anında, “Rukiye icat çıkarma” diyor ya, şimdi biz de değerli hemşerilerimize aynı şeyi diyoruz, ama biraz da fazlasıyla:

“Dadaş icat çıkarma, otur oturduğun yerde.”

Hadi diyelim ki şehir nüfusunun yüzde otuzu şu ya da bu haklı gerekçeyle dışarı çıkıyor, işine gidiyor, görevinin başına dönüyor, evde kalan insanlara hizmet ediyor.

Eyvallah…

Pekii şehrin yüzde yetmişine, hele hele de çocuklara, yaşlılara ve besbelli ki evde sıkıldığı için kendini sokağa atan hanım kardeşlerimize ne demeli?

Dadaşım, sen hala işin eğlence ya da tatil olduğunu mu sanıyorsun?

Birader; dünya kırılıyor, dünya…

Ölü sayısı elli bini geçmek üzere…

Hasta sayısı milyon sınırına çoktan dayandı bile…

Geçen hafta Erzurum’u övmüştük, çünkü aynı Erzurum mecbur kalmadıkça dışarı çıkmamaya özen gösteren bir şehirdi…

Şimdi aynı Erzurum’a ne oldu ki ahali birden bire sanki de zincirlerinden boşalmışçasına kendini meydanlara koyverdi.

Aklıma bir şey geliyor, dilim söylemek istemiyor, ama kalem “yaz” diyor:

Resmi veriler açıklandı, ondan önce de Vali Okay Memiş bildirmişti: Erzurum’da Koronavirüs’ten ölen kimse yok!

Sanırım yüreklere su serpen bu açıklama, Dadaşım için “ruhsat” oldu.

Hava güzel de değil üstelik buna rağmen çocuğunun elinden tutan ya da karısını koluna takan kendisini Cumhuriyet Caddesi’ne attı!

Ellerinde bir de kağıt helva olsa zannedeceksiniz ki, Nevruz’u kutluyor Dadaşım…

İcat çıkarmayın, durun durduğunuz yerde…

Ne yani Erzurum’da da onlarca ölü, yüzlerce vaka olsaydı daha mı iyi olacaktı?

O vakit mi Koronavirüs’e çalım atacaktınız?

İstanbul, Ankara ve İzmir’de de benzer manzaralar var.

Birileri zannediyor ki devlet, sokağa çıkma yasağı ilan etmekten aciz ya da bu kararı almaya çekiniyor…

Oturun oturduğunuz yerde, devlet mücbir sebeplerden ötürü en zecri tedbirleri almaktan imtina etmez.

İlla da kapınıza jandarma ya da polis mi dikilsin ki siz, “gönüllü” karantinayı “zorunlu” karantina haline getiresiniz?

Hem kafeler, lokantalar, pastaneler, kahvehane ve çay bahçeleri zaten külliyen kapalı…

Yani çocuğunuz size dese ki “baba bir dondurma al” alamazsın, hemşerim…

Baksana “yasal tefecilik” yapan bankalar bile yarım gün çalışıyor.

Demem o ki bugün, düğün-bayram günü değil.

Etme Dadaşım, kendini düşünmüyorsan en sevdiklerine kıyma…

Otur oturduğun yerde…

Çalıştığı kurum adamı ücretli izne ayırmış, “git evinde otur kimse için bir tehlike oluşturma” demiş. Fakat bizim beyzademiz, “bu git evinde otur” hükmünü,” karını ve çocuklarını al, çarşı pazar dolaş, park ve bahçelerde gününü geçir” şeklinde anlamış olacak ki, sokak zaptiyeliğine memur addetti kendini…

Hülasa, Erzurum’a hiç mi hiç yakışmıyor şu kalabalık cadde ve sokaklar…

Şu ana kadar daha dünyada (en gelişmiş ülkeler dahil) daha Koronavirüs’e kafa atan bir babayiğide rastlamadık.

Dadaş olmak her topa girmek değil ki…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.