Sağlık Bakanlığı verileri bence sadece hastane ortamında covid 19 hasta ve ölü sayılarını veriyor. Evlerine gönderilen hastalar, evlerinde covid 19 enfeksiyonundan ölen hastaları kapsamıyor. Bir şehirde günde yakalanan ve ölen hastaları Türkiye geneline göre bir oran yaparsak; ortaya çok ciddi rakamlar çıkar! Belki insanlarda kendi akılları sıra günde bin kişi hastalanıyor; bizim hastalanma oranımız yüz binde bir, ölüm oranı da milyonda dört diye yanlış bir hesapla rehavete kapılabilirler!

***

Kendimin medeniyet seviyesi, bilgi, insanlık seviyesi, sosyallik durumu olarak nerede olduğunu merak etmişimdir! Sosyal konumuma, bilgi seviyeme, sosyallik durumuma haydi biraz not verip değerlendirebilirim; ama topluma uyum, insanlığa katkı, daha çok beyaz insan olma, aydınlanma çabam, düşünme ihtiyacı hissetme veya referans insan olma yolunda ne kadar mesafe katetteğimi bilemem! Bunun için ikinci, üçüncü ve hatta dördüncü gözlere ihtiyaç var!

Mesela bazen zeki olduğumu düşünüyorum; ama bunu bana en son kim ve ne zaman söyledi hatırlamıyorum! Saygılı ve nazik olduğum konusu da öyle! Eğer saygı ve nezaket konusunda sınıfta kalmışsam; zeki olmam bir işe yaramaz!

“İnsanlara yardım etmiyorsanız, hiç olmazsa onları dinleyerek yardım edin” diyen E. Hemingway ne kadar haklı! İnsanların bazen sesli bazen sessiz feryatları, isyanları vardır, çaresiz kaldıkları veya profesyonel yardıma ihtiyaç duydukları! Yardım edilmeyen veya dinlenmeyen insanların içindeki feryatlar gizliden çok sesliye dönmeden! İçeride kalıp insanı zehirleyebilir! Hem dinlemek ya da yardım etmek insanı yalnız kaderine terk etmekten daha kolay ve daha güzel değil midir?

***

Doktorları, sağlık personelini dinlemiyoruz! Anlatıyorlar, her gün riskteler, risk ölüm riski; düşünemeyen insanlara bunu anlatmaya çalışalım lütfen! Anlatıyorlar; anlatıyorlar dinleyen yok! Korunun diyorlar; düğün yapıyor adam, mazereti; iki saat ne olur ki? Bayram ziyaretlerine hasta ziyaretlerine gidiyor, yaş günü pastasına saldırıyor, askere gidenlerle halay çekiyor!

Her şey ne ki? Her şeyden ne olur ki?

İnsanlar ölüyorlar!

Sağlık personelleri ölüyorlar, istifa ediyorlar! Sevdiklerimiz ölüyor!

Adam yaş günü, sünnet, düğün, nişan, toplu yemek derdinde!

Adam covid 19 gribine yakalanmış, ölüm korkusu içinde! Doktor beş metreden ilaç yazıyor, hastaneye yatması gerekirken yatamayan insanlar var! Hastaneye kabul edilmesi gereken ve yatmakta ısrar edip de kabul edilmeyen belki de kabul edilemeyen hasta var!

Hastaneye normal hastalığından dolayı gidemeyen hastalar, ertelenen ameliyatlar var! Hastanede tomografi çekilmek için, test yapılması için saatlerce koridorlarda bekleyen hastalar var!

Bir tarafta da bunu ciddiye almayan insanlar var!

Başına gelene kadar aldırmayan insanlar var!

Evde tek başlarınalar!

Hopluyor, zıplıyor, maske takmıyor, normal durummuş gibi ziyaretlerini, gezmelerini ertelemiyor; ama insanlara bulaştırıyor, virüsü taşıyor, masum insanların ağır çile çekmesine sebep oluyor!

Ama sor; zeki, akıllı, kul hakkı konusunda müthiş bilgili,(!) dinini çok iyi biliyor,(!) saygılı veya saygıyı hak ediyor,(!) hatta modern veya aydın olduğunu(!) düşünüyor!

Haydi oradan!

Siyahtan beyaza doğru uzanan insan karakterlerinde kendini bembeyaz sütten çıkmış ak kaşık gibi görenlerin gri olabilmek için alacakları o kadar çok mesafeleri var ki!

Ve birçok insan işlerin gerçekten nasıl yapıldığını düşünüyor! Nasıl olması gerektiği konusunda kendi fikri yok!

Dikteler insanlara hayat, geleceğe ümit vadetmiyor!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.