Bilmem söylesem mi, söylemesem mi, diye düşünmeye gerek yok!

Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da onlarca kadın, "öldürülmek istemiyoruz, dövülmek istemiyoruz," diye yürüdüler.

Ve kolluk kuvvetlerimiz tarafından, öldürülmeseler de, dövülmeseler de gaz ile engellendiler. Bu konunun detaylarını zaten medyadan takip edenler bilir.

Asıl söylemek istediğim, kadınların bu protestosuna ya da dileklerine veya ricalarına, olmadı taleplerine, o da olmadı yalvarışlarına, o da olmazsa direnişine karşı, "böyle bir eyleme izin verilemez," dercesine tavır alınması insanı derin derin düşündürürken, vicdanında da derin yaralar açıyor.

Bunun Türkçesi şu!

"Öldürülmek istemiyorum!" Diyenlere; Yahu git işine!

"Dövülmek istemiyorum!" Diye feryat edenlere; Hadi sen de!

"Taciz edilmek istemiyorum!" Diye söyleyenlere; Bu da sorun mu yani!

"Yaşamak istiyorum!" Diye direnenlere; Vay be, ne büyük derdin varmış!

Demek değilse, nedir ki!

Oysa, onlarsız kimin dünyası dönüyor acaba!

Onlar bizim, anamız, yârimiz, kardeşimiz, teyzemiz, halamız..

İster kara çarşafın içinde olsunlar, isterse diledikleri gibi giyinsinler. Bu onların ne insan olduklarını, ne de yaşamımızdaki yerini değiştirmez!

Kim şiir yazmadı bir çift kara göz için!

Kim türküler söylemedi kaçak sevdalarına!

Kim ardından koşmadı ki umarsız sevdaların!

Yorulmadan kaldırımlar arşınlamadık mı onlar için!

İster yağmurda, ister ayazda sokağından geçerken, nefesimizde içli bir ıslıkla pencereye çıkmasını isteyenlerimiz hiç mi olmadı!

Sevilmezsek de sevmedik mi bıkmadan!

O zaman, bizi var edenlere karşı bu şiddet ve bu karşı duruş neden?

Asıl aşk, asıl sevda, seninle olmasa da sevdiğinin mutlu olmasını, huzur içinde yaşamasını istemek değilse, o ne sevdadır, ne de aşk!

Olsa olsa, sevdiğimizi sandığımız karşı cinsi bir mal olarak görmekten öteye asla gitmez. Ve o mala sahip olamadığımız için de "ya benimsin ya da kara toprağın," anlayışı ile onların canına kıymak oluyor işte!

Cana kıyamayanlar ise şiddet uyguluyor!

..

Adam, "karşımda oturma, gözüm sana takılıyor," diyerek kendi sapıklığını ortaya koymaktan hiç çekinmiyor!

"Tayt giyen kadınlardan tahrik oluyorum," diyenleri görmedik mi yani!

Yani diyor ki; "ben insan değilim, ben içgüdüleri ile yaşayan bir hayvanım!"

Kadın, "ben seninle mutlu değilim," diyerek ilişkiyi bitirmek istiyor, "ulan sen benimle nasıl mutlu olamazsın," diyen canlı türü de şak çekip ya kurşunluyor ya da kaç yıl birlikte olmuşsa o kadar bıçak darbesi ile canını alıyor!

Psikologlar diyor ki; bu tür davranışta bulunan erkek tayfasının kompleksi olduğu kesin.

Hangi konuda kompleksi olabilir acaba!

Gönlünün küçüklüğü ve işlevi olmasın sakın!

Anladınız siz onu!

..

Dünyaya geldikleri günden bu yana en büyük emekçilerin kadınlar olduğunu iddia edenlerdenim.

Evde ve yaşamın diğer her alanında!

O yüzden, sevginiz olmasa da biraz saygı gerek!

İnsanca yaşam taleplerine ve eylemlerine karşı durmak yerine, bunu anlarsak her yönden çok yol almış oluruz, bu da böyle biline!

Umarım bunu da anlatabildim!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
mehmet geçgel 2019-11-28 11:52:26

anladık sayın abi anladık... Ama asıl anlaması gerekenler anlamıyorlar...