Ankara’da artık bir gelenek haline getirilen ve bu yıl 3’üncüsü organize edilen
“Erzurum Günleri” programına meslektaşlarımızla birlikte katılma fırsatımız oldu…
Açıkçası dolu dolu, keyifli ve de Erzurum adına bir o kadar ümit vericiydi… 
Dolayısıyla “Erzurum Günleri” programına dair birkaç kelam etmek ve 11-14 Eylül tarihleri arasında adeta Erzurum kokan Başkent’ten gözlemlerimizi aktaralım istedik bugün…
Hadi buyurun o halde!
Yaşar Çelik…
Evveliyatı önce Ankara’ya, sonraki dönemlerde de Erzurum’a dayanan mesleki yaşamıyla kıymet verdiğimiz bir meslektaşımız…
Kendisi halen Ankara’da Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalışıyor… Kendisinin Başkent’le olan münasebeti yıllar öncesine dayandığından, oldukça aktif ve yine Ankara’da sosyal yönüyle de ağırlığını hissettiren bir gazeteci…
Hani derler ya; “Kambersiz düğün olmaz” diye! Ankara’daki Erzurum dernekleri de, Erzurum’a ilişkin her organizasyonda muhakkak Yaşar Çelik’i de dahil ederler işin içerisine… Ve tüm organizasyonların medya ayağını kesinlikle Çelik’e hamlederler…
Tıpkı, “Erzurum Günleri”nde olduğu gibi…
Eksik olmasın, nazik davetine biz de icabet ettik ve geçtiğimiz hafta hep birlikte tuttuk Ankara’nın yolunu…
Kimler yoktu ki kafilede!
Cemiyet başkanlarından yazarlara, yaygın ve yerel basının temsilcilerinden akademisyenlere varıncaya kadar hayli geniş bir medya ekibi oluşturulmuştu…
 
“ERZURUM GÜNLERİ” ORGANİZASYONU…
Veysel Karani Aksungur’un başkanlığını yaptığı Erzurum Sosyal İktisadi Araştırma ve Yardımlaşma Vakfı (ESAV), Feridun Önal yönetimindeki Erzurum Dernekler Federasyonu (ERDEF), Süreyya Güngör’ün temsil ettiği Ankara Erzurum Vakfı ve Yaşar Yılmaz’ın idarecisi olduğu İspir Pazaryolu Kalkındırma Vakfı (İSPAV)…
Bu oluşumlar ve sıraladığımız bu isimlerin her birisi, Ankara’da Erzurum için çarpan birer yürek aslında… Ortak paydaları Erzurum olan, Erzurum için koşturan ve yine Erzurumlular için Başkent’te adeta seferberlik ilan eden Dadaş kahramanlar…
Ve 3 yıl öncesine dönecek olursak:
Bu sivil toplum kuruluşları, “Ankara’da Erzurum’un tanıtımını nasıl yaparız?” saikiyle bir araya gelmiş ve sonuç itibariyle ortak bir platform oluşturmuşlar…
Adı “Erzurum Günleri Platformu”
İlki 2012, ikincisi 2013 ve üçüncüsü de bu yıl gerçekleştirilen “Erzurum Günleri” yolculuğunun başlangıç hikâyesi böyle işte…
Öncekilere katılamadık, ancak katılan dostların ifadesine göre; her organizasyon bir öncekini gölgede bırakıyor, tanıtım günleri çıtası her yıl biraz daha yükseliyormuş…
Tabi kolay bir iş değil bu…
Kaldı ki, iş de değil, tamamen gönül hizmeti…
Misal, ESAV Başkanı Veysel Karani Aksungur… Maliye Bakanlığı’nda Mali İşler Daire Başkanlığı görevini yürüten bu hemşehrimiz, Ankara’daki Erzurumluların yüz akı… Feridun Önal da öyle, sonra Süreyya Güngör ve Yaşar Yılmaz… Her birinin Başkent’te kurulu bir düzeni, sosyal statüleri ve hatırı sayılır konumları var… Öyle ki, tam da sefası sürülecek türden üstelik…
Ama onların derdi başka, onların bir tek derdi var, o da Erzurum…
Ne hoş değil mi?
Sen kalkacaksın milyonlarca nüfusun yaşadığı bir şehirde, Erzurum’un tanıtımı için canhıraş bir mücadele sergileyeceksin…
Kolay değil…
Hem de hiç kolay değil…
 
“ERZURUM TANITIM GÜNLERİ”NİN AÇILIŞI…  
Atatürk Kültür Merkezi’ndeyiz…
Yüzlerce dönümlük bir alan ve içerisinde devasa bir de kompleks kurulu… Çatısında iri kıyım harflerle ERZURUM yazıyor… Öyle ki, alana kilometrelerce kala adeta gözüne gözüne çarpıyor bu yazı…
Sonra bilboardlar, raketler, pankartlar… Ankara’nın dört bir yanında “Erzurum Tanıtım Günleri”nin davetiyeleri asılı…
Hoş ki, ne hoş…
Hem işin program kısmı bir tarafa, Ulus’u, Kızılay’ı, Çankaya’yı, Dışkapı’yı, Cebeci’yi ve Başkent’in daha birçok noktasını süsleyen bu görseller bile ahali üzerinde Erzurum algısı oluşturmak için ziyadesiyle yetiyordu sanki…
Her neyse…
Protokol tribünü yavaş yavaş dolmaya başlıyor… Ankara’daki Erzurumlu bürokratlar, işadamları, STK temsilcileri ve yöneticiler adeta akın ediyorlar programa…
AK Parti’nin Erzurum Milletvekilleri Dr. Cengiz Yavilioğlu, Adnan Yılmaz, Fazilet Dağcı Çığlık… İlaveten Kars, Ankara ve İzmir Milletvekilleri…
Erzurum Valisi Dr. Ahmet Altıparmak, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, bazı ilçelerin belediye başkanları… Ve son olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Erzurumlu İdris Güllüce geliyor alana…
Protokol sırasına göre yapılan açılış konuşmalarında, Erzurum’un tanıtımına ilişkin görüş ve düşüncelerini dile getiriyor her bir konuşmacı… Kimi tarihi geçmişine vurgu yapıyor, kimi kültürel zenginliğine ve kimi de, turizm alanındaki ayrıcalığına dikkat çekiyor Erzurum’un…
Ve bu konuşmaları yapanlar arasında birisi var ki; meseleyi sadece birkaç cümleyle özetliyor…
O da Vali Dr. Ahmet Altıparmak…
“Bar her yerde oynanır, ama Başbar sadece Erzurum’da oynanır” şeklinde kurduğu o enfes cümleyle bile Erzurum’un farkını ortaya koyan Vali Bey, Erzurum’un 750 bin kişinin değil, aslında 4 milyonluk bir nüfusu temsil ettiğine dikkat çekiyor…
Haksız da değil hani…
Zira Erzurum bölgenin her anlamda merkezi… Tamam, her şehrin nevi şahsına münhasır muhakkak farklı özellikleri vardır, ama su götürmez bir gerçek var ki, o da bölgenin topyekün tarifinin Erzurum olmadan kesinlikle yapılamayacağıdır… 
 
İDRİS GÜLLÜCE’NİN “AZİZİYE” VURGUSU
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce…
O da Erzurumlu…
Bulunduğu mevkiler ve yürüttüğü görevler dolayısıyla yaşamının büyük bir bölümünü Erzurum dışında geçirmiş bir isim…
Bakan Güllüce’nin konuşmasında dikkatimizi çeken husus, üzerinde ısrarla durduğu “Aziziye Tabyaları” oluyor…
“Erzurum, Aziziye sebebiyledir ki; ikinci Çanakkale’dir” diyor…
“Erzurum’a geldiğinizde önce Aziziye’yi görün, ardından nereyi istiyorsanız orayı gezin” diye bir de salık veriyor Atatürk Kültür Merkezi’ni dolduran kalabalığa…
Ve Dadaşça dili…
Ardından bir anısını şöyle anlatıyor Bakan Güllüce:
Sordular bana: “Dadaşça biliyor musun?” diye…
“Evet, biliyorum” dedim… “Ama Dadaşça’yı herkes anlar” diye de ekledim…
İşin nasılı sorulunca da:
- Dadaşça demek, sevgi demek… Mertlik demek, şefkat demek, büyüğe saygı, küçüğe sevgi demek… Dadaşça demek; vatan, millet ve bayrak sevgisi demek…
Bu sözler karşısında etkilenmemek mümkün mü sizce?
Değil elbette…
Hem sadece Ankara da değil, yurdun dört bir yanında yapılan Erzurum ve Erzurumluluk tarifiyle karşılaşınca insan, insan şunu diyor kendi kendine:
“Erzurumlu olmak hakikaten de bir ayrıcalıkmış…” 
 
ÇAŞIR, AŞOTU, KADAYIF DOLMASI VE CAĞ KEBABI
Stantlardayız…
Erzurum’dan ve Ankara’nın dört bir yanından tanıtım günlerine koşanlar, kurulan stantlar arasında adeta mekik dokuyor…
Üstelik ne ararsanız var…
Çaşırdan küflü peynire, cağ kebabından kadayıf dolmasına ve hatta aş otuna varıncaya kadar Erzurum’a has o mutfak kültürü kokuyor her yer…
Misal, kesme şeker…
İzmirli bir bayan denk geldi, konuştuk ayaküstü…
Dedi ki:
- Ben bu organizasyonu her yıl dört gözle bekliyorum… Erzurum’un kesme şekerini almadan, cağ kebabını yemeden ve ayran çorbasını tatmadan edemiyorum…
Sorduk:
- Peki, bu mudur sadece?
- Mesela siz Erzurum’u tarif edecek olsanız, bunu nasıl yapardınız?
İşte yanıt:
- Erzurum’un tarife kesinlikle ihtiyacı yok. Herkes biliyor ki, Türkiye Cumhuriyeti Erzurum’da kuruldu... Üstelik Erzurum Türkiye’nin sayılı kış turizmi merkezleri arasında… Ayrıca hayvancılık sizde, tarım sizde… Bildiğim kadarıyla kaplıcalarınız da var… Ne bileyim, Erzurum bambaşka bir şehir yani…
Açıkçası çok şaşırdık…
Hele hele, Erzurum’la ilgili olarak kurduğu cümleleri öyle bir finalle tamamladı ki bu hanımefendi; itiraf etmek gerekirse “haklısınız” demek zorunda kaldık…
Ne mi dedi?
- Allah bir arada bu kadar nimeti Erzurum’a vermiş ama Erzurum bu nimetlerin kıymetini bilmiyor… Bu kadar güzellik bizim İzmir’de olsa var ya, biz orasını şimdiye çoktan dünya kenti yapmıştık…
Ne dersiniz, sizce de haklı değil mi?
 
(Yarın TBMM temasları ile devam edeceğiz inşallah) 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
AYSUN GEMALMAZ 2014-10-02 09:18:58

federasyonun davetine icabet edip istanbul dan ankaraya gittim ve muhteşem birlikteliğe katıldım ..büyük emek neticesinde kültürümüz ananevimiz sergilenmişti ..3. sü yapılan erzurm günlerinin diğer iki sinde de bulunmuştum her gecçen sene daha da güzel olmakta ..tek temennim diğer şehirlerde de erzurum günlerinin birlik ve beraberlik oluşturarak yapılmasıdır ..emeği geçen tüm dadaşlarıma müteşekkirim

Avatar
Şahin Karadağ 2014-09-16 18:57:55

Guzel bir etkinlik olmuş belli.