Su akar, rüzgar eser, bulutlar yağmur bulutu, dolu bulutunu sürükler, lakin tarihin akışı durmaz değişir.

19 Mayıs 1919 yılı böyle bir zaman, mekân ve tarih diliminin ortaya çıkardığı gerçek.

Peki Türk Milleti bu gerçeğe uzanan yolda ne durumdaydı? Asıl merak edilecek, sorulacak sorular burada gizli.! Bu soruların cevabı vermeden 19 Mayıs anlaşılamaz.....!

Osmanlı Devleti; 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşıyla çok ağır yara almış....Üretemeyen, sanayi devrimini yakalayamamış, hala ilkel tarım ve ziraat işlerine mahkum olmuş bir coğrafya....

Yeni yeni açılan iptidai, rüştiye, idadi, darülmuallim, Darul Fünun mektepleri.....

Verimli olmaktan çıkmış, akarlarını kaybetmiş bir medreseler geleneği... Yer yer isyanların odağı yerler.

Derken Birinci, ikinci meşrutiyet olayları... Yetmezmiş gibi, depremler, hastalıklar ve Yunan Savaşı..

Balkan bozgun Altı Ayda 182.000 Kilometrekarelik Balkanları kaybedişimiz. Balkanlardan milyonlarca insan yerinden yurdundan çıkarılmış, sürülmüş, öldürülmüş, insan toplulukları İstanbul'da yatacak yer arıyorlar.

Duyunu Umumiye Deli Dumrul olmuş, geçenden bir geçmeyenden iki vergi alıyor.

Orduda 1400 Paşa, general emekli edilmiş.. Orduda paşa kalmamış. Alman Generaller orduyu sevk ve idare ediyor.

Derken Birinci Dünya Savaşı. Yedi Cephede 3.000.000 Mehmet kahramanca savaşıyor. Elde avuçta bir şey kalmamış. Allahu Ekber, Yemen, Süveyş, Irak, Galiçya ve Çanakkale'de Mehmetler destan yazmış..

Almanlar mağlup sayılınca Osmanlı da mağlup sayılmış.

30 Ekim 1918. Mondros Ateşkes Anlaşması. Ocağımıza incir dikmiş. 1., 7., ve 24 madde ile tüm Osmanlı topraklarını işgale açık hale getirmiş.

İstanbul işgal edilmiş, Sinop'tan Batum'a kadar bölgede Pontuscular Müslüman Türk kanı dökmek, sürmek, öldürmekle meşguller......

Sivas, Erzurum, Diyarbakır, Van ve mücavir iller Ermeni çetelerince yağmalanıyor, Müslüman Türk katliamı tam gaz devam etmekte.

İtalyanlar Antalya ve havalisine, Yunanlılar İzmir ve Batı Trakya'yı, Fransızlar Adana, Mersin, Maraş Antep' işgal etmiş...

İngilizler Kerkük, Musul Hakkari civarını işgal etmiş Türk milleti boğulmak üzeredir.

Binlerce Rum, Ermeni, Fransız, Amerikan okulları terörist yetiştirmekte, millet perişan, sahipsiz bir kurtarıcıyı beklemektedir.

Padişah ve etrafı İngiliz ve Fransız kuklası olmuş bir şeyler yapamamaktadır. Adeta esir edilmiştir.

Trakya da, Anadolu da kurulmakta olan Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri işgallere karşı örgütlemekte İstanbul'da Halide Edip Sultan Ahmet Meydanında gerçeği dünyaya ilan etmekte

Erzurum'da Murat Paşa Camiinde toplanan Erzurumlu kadınlar Muallim Zeliha Faika Hanım önderliğinde başlayan işgalleri protesto etmektedirler. Miting düzenlemekte Türkün esir edilemeyeceğini dünyaya haykırmaktadırlar.

Tüm bu acı olaylar sonucunda Türk Milleti yok edilmek üzereyken Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları Samsun'a bir Güneş gibi çıkıp Türkün esir edilemeyeceğini tüm dünyaya ilan etmiş....!

19 Mayıs bu gerçeğin dünyaya kabul ettirmenin başlangıç günü.

Bu arada Türk Milletinin boğulmaya çalışıldığı, 100 yıl önceyi anlamak istemeyen bir kısım insanlar, bu acı tabloyu görmek istememekte, bu nedenle Türkün Ateşle İmtihanını öğrenmek dahi istemektedirler.

Görmek istemeselerde bir gün Atatürk ve Arkadaşlarının Samsuna çıkışını anlayacak ve bir hakkı teslim edeceklerdir..................!

Vesselam.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.